palermo'nun sempatik görünüşlü babacın reisi vilardo, takımı mağlûp olmasına rağmen neşeini kaybetmemişti. şişman ve yuvarlak çehresinde eksilmeyen bir tebessümle «metin'i gördünüz. onu bu oyunu ile takıma almamız, herhalde bize fayda sağlamaz» diyerek şöyle devam ediyor: «galatasaray çok güzel bir takım. kendilerini bir defa seyretmiş olmama rağmen lig şampiyonluğunu hak edecek bir futbola sahip olduklarını söyleyebilirim. bize karşı çok sür'atll oynadılar. pazar günü lanerossi vicenza ile lig maçımız olduğundan, fazla yorulmamak için oyunu yavaşlatmak istedik ama muvaffak olamadık. iki haf suat ve ahmet ile recep, büyük klâsı olan futbolcular. bu arada seyircinizi de çok beğendiğimi söylemek isterim. tribünlerdeki kalabalığı hiç yadırgamadık. zira seyirciniz, aynı palermo seyircisi gibi...»
palermo g. saray'ı davet edecek
sözlerini bitirirken, italya lig maçlarının sonunda galatasaray'ı palermo'ya davet edeceklerini söyleyen vilardo, memleketimizde ikinci bir maç oynayamayacaklarını ve bu akşam italya'ya döneceklerini belirtti.
soyunma odasına âsâp bozukluğu içerisinde giren palermolu futbolcuların hepsi de galatasaray'ın avrupa çapında bir takım olduğunu açıklamaktan kaçınmıyorlardı.
g. saray soyunma odasındaki sevinç
g. saray soyunma odasında konuşulanları dahi anlamak mümkün değildi. zira duhuliye seyircileri kulakları sağır eden tezahürata aralıksız devam ediyorlar ve ısrarla metin'i görmek istiyorlardı. teknik menecer gündüz kılıç basın mensuplarına şu beyanatı verdi: «galatasaray biraz da italyan futboluna karşı türk futbolunu temsil etmek için sahaya çıkmıştı. futbolcularımız bu vazifeyi hem çok iyi futbolle, hem de centilmenlikle yerine getirdiler. palermo'lu idarecilerle konuştuk. biz metin'i istiyor ve onlardan anlayış göstermelerini bekliyoruz. hakeme gelince, ecnebilere yaranmak için yapmadığı kalmadı.»
etrafındaki kalabalığa rağmen metin oktay «maçın nasıl bittiğini dahi anlayamadım. çok heyecanlıydım» şeklinde konuşuyor ve kıymetli günlerinden birini daha yaşadığını söyleyerek «benim her şeyim olan türk seyircilinin kalbini italya'ya götürüyorum.» diyordu. turgay ise yediği golde ışıkların gözünü aldığını ve topu görmediğini ifade ediyordu.