eğer istanbulspor forveti eline geçen fırsatların heps'n' değil en mühimlerini kullanabilseydi, hacettepe belki de milli ilgin en farklı mağlûbiyetine uğrayacaktı..
ve yine eğer hacettepe başa baş futbolunun gerektirdiği mükemmel kombinezonları sadece santrfor hayri'nin neticelendirmesini beklemeseydi. ankaranın mor-beyazlı takımı da en az rakibi kadar galibiyete yaklaşırdı. zira hacettepe mağlûp olmasna rağmen maça ortak başlamıştı. ama geliştirilen akınlar sadece hayrinin kabiliyetine terkedilince netice almak zorlaşıyordu. o kadar zorlaşıyordu ki. istanbulspor defansının en başarılı sağ kanadına yüklenmek gibi yanlış bir yol tutmalarına bile sebep oldu. santrfor hayri, eline gecen fırsatları müthiş sürati ve enerjisi ile tek başına kullanmak sevdasına düşüyor, forvetin diğer elemanları da ayaklarına geçen topları şuursuzca santrforlarına aktarmak için mücadele ediyorlardı.
istanbulspor ise bilhassa santrfor güngör'ün çok aksamasına rağmen sahaya yenmek için çıkmışyı ve oynadığı futbol da bu vasfı belli edercesine seri idi. kenan gerek müdafaada gerekse hücumda boş sahayı tamamen kontrolü altına almış, kesici ve tanzim edici haf olarak başarıya erişmişti. kasapoğlu ise fevkalade ayak hakimiyeti ile forvet arkadaşlarını deplasmana zorluyor, uzattığı ara pasları bilhassa nazım ve ahmetin beceriksiz hareketleri ile smeere vermiyordu.
kısacası güzel bir maçtı bu. hava çok ağır, rakip oldukça çetindi ama, istanbulspor da bütün bu engelleri aşacak bir oyun tutturmuştu. bilhassa ihsan eski günlerini hatırlatan bir formda olduğunu her hareketi ile belli ediyor, zaman zaman tek başına büyük tehlikeler yaratıyordu. ali, nâzım ve ahmet de vasata yaklaşan bir oyun çıkartmış olsalardı herhalde skor levhası 2-1 de kalmıyacaktı.
müsabakanın 20. dakikalık zamanı futbol olarak güzel netice bakımından ise kısır geçmişti. istanbulsporun beklenen gole kavuşması için 4 dakika daha geçmesi gerekecekti. hacettepe kalecisinin kısa vuruşu ceza sahasının biraz dışında aliye geldi. bir anda nazımın önüne düşen top rakip müdafaa tarafından çeliniyordu ki nazım son bir gayretle topu solaçık yerindeki ihsana uzattı. ihsan hele dünkü ihsan bu fırsatı kaçırmazdı. nitekim kaçırmadı da.. kaçleye daha da yaklaşarak o müthiş sol şütünü patlattı. top cevatın kolları üzerinden kurşun üst direğin içine vurdu ve ağlara değdi: 1-0
gol istanbulsporu daha büyük bir gayrete getirdi. hemen bir dakika sonra alinin mükemmel ortasını nazım üç metreden kaleciye teslim etmeseydi 2-0 lık avantaj açık farklı neticeye giden yol olacaktı. hacettepe atlattığı bu tehlikeden sonra hiç ummadığı anda beraberliğe kavuştu. k. oktay'ın esapelik pası netice vererek cinsten değildi. hayri her ihtimale karşı deparını yapmış, santrhaf güngör ise üzerine doğru gelen topa hamlesini hazırlamakla meşguldü. güngör vuramadı. hayri seken topu kovaladı, yakaladı ve çok akıllıca sabihe kadar sokulduktan sonra kaleye plâseleyiverdi: 1-1. 44. dakikada k. oktayın yakın mesafeden kaçırdığı fırsat devrenin son hareketi oldu.
ikinci devrenin başlaması ile istanbulspor galibiyet golü peşinde koşmaya başlamıştı. bunun da tahakkuku kısa sürmedi. dakika 48. kasapoğlu nazımın uzattığı topa büyük bir süratle daldı. solbeki ve kaleciyi ekarte ettikten sonra ayağından açılan topu son bir gayretle kaleye yolladı.
sağbek necdete kaleye girmek üzere olan topu tamamlamaktan başka iş düşmemişti. devrenin bundan sonraki kısmında sarı - siyahlı takım 23 ve 24. dakikalarda iki muhakkak gol fırsatını kullanamadı. nâzım ve ahmetin boş kaleye atamadıkları toplar auta çıkarken. hacettepe de bir frikikten istifade edemedi ve maç 1-0 istanbulsporun galibiyeti ile sona erdi.