yeşil-byeazlılar bugün altınordu ile karşılaşıyorlar
esen kaftan izmir'den bildiriyor
«işte gol böyle atılır...» der gibi muhterem, forvetine gol atmasını öğretmişti. sık sık gol pozisyonuna gir, fırsat kaçır, ondan sonra da maçı mağlûp bitir...
bu mağlûbiyet. vefa için mukadderdi. ancak muhterem topu kendi kalesine değiş de, rakip kaleye atsaydı, vazifesini başaran oyuncu olarak alkışlanacak, fenerbahçe - altınordu maçının neticesini değiştiren bek basri gibi sayısının değerini puanla yükseltecekti.
gol olur muydu? seyirci, maçta böyle pozisyona çok şahit olmuştu. evet, çoğu skor levhasını değiştirmeden heba olup gitmişti...
kronometre 25 inci dakikayı gösteriyor. tuncer ceza sahası içinde topla yürüyor, amma etrafında müsait pozisyonda arkadaşı da yok. ne yapacak diye seyrediyoruz. topa öylesine vuruyor ki, şut değildi, pas da değildi. muhterem hamle yapıyor. durdurmadan dokunduğu top gerisinde bulunan baskının bakışları arasında sağ koşeden ağlara giriyor. vefa böylece kendi golüyle hem de şık bir golle mağlûp duruma düşüverdi.
göztepe muhakkak ki vefadan daha iyi oynadı. her hattıyla müessir, ama uzun müddet gol atamamanın telaşı içindeydi. nu telâş bir de gol yemesine sebep oluyor. 58 inci dakikada ismet'in pasını ibrahim önce nefis bir çalım, arkasından da şahane bir şutla gole tahvil ediyordu. birbirini takip eden pozisyonlarda genç forvet, doğrusu usta futbolculara taş çıkartacak hareketler yapmıştı.
maçın neticesini değiştiren bir bek var sahada... göztepenin iki numaralı formasını taşıyan yılmaz, ikinci devrede sakatlandığı için sol açığa alınmıştı. 63 üncü dakikada hamdinin kovaladığı topu güzel bir hareketle avut çizgisi hizasında yakalayan ve ortalayan yılmaz, gürsel'in kale ağzında vuruşuyla ikinci golde hisseye sahip oluyor.
sarı-kırmızılılar iki dakika sonra bir frikik atışında neticeyi tâyin eden sayıyı yirmi metre mesafeden gürsel'in baskın'ın üzerinden giden şütüyle kaydediyorlar. yeşil-beyazlı kalecinin hatalı olduğu bu golle vefalılar göztepe karşısında mağlûbiyete boyun eliyorlar: 3 - l.