şanlıurfa'daki ziraat türkiye kupası finalinde zafer trabzon'un olurken, en son 1983'te kupayı kaldıran fenerbahçe'ye yine hasret kaldı. alex'in golüyle geri düşen bordo-mavili ekip umut, engin ve colman'ın golleriyle kupayı 8. defa müzesine götürmeyi başardı kupa finaliyle türkiye'nin mozaiği haline gelen şanlıurfa'da gülen trabzonspor oldu. kazanmak için gol atmak doğal olarak öncelikli şart. biraz daha baskılı görüntüyle başlayan fenerbahçe'nin ilerleyen dakikalarda isabetli şut kısırlığı dikkat çekerken trabzonspor zaman geçtikçe daha çok fırsat yakaladı ama kaçırdıkları ile herkesi şaşırttı. 6'da teke tekte kaleyi bulamayan umut, 15 ve 18'de iki pozisyonu daha kullanamıyordu. fenerbahçe ilk net fırsatını 35'te alex'in ortasında özer'le kullanamazken golün zor geleceği belliydi.
iki tablo vardı ortada. biri her maç takımını bir kişi eksik bırakan guiza'nın yokluğu, biri de inanılmaz kaçırdıklarıyla umut. ama maça renk veren de bu iki isim oluverdi. ilk olumlu hareketini 55'te top kaparak yapan guiza'nın ortasında alex'in düzelterek boş köşeye bırakması 'ustanın yeni bir dersi' gibiydi. geriye düşen şenol güneş'in talebeleri doğal olarak vites büyülttü. 61'de colman direğe takıldı. ve 66'da selçuk'un ortasında umut sahne aldı, kafayla beraberliği sağladı. fenerbahçeliler 'yine mi?' endişesi yaşarken bu hava sahaya da panik olarak yansıdı.
'yine mi' paniği iki gol yedirdi 79'da colman'ın ortasında burak'ın iki metreden topu ağlara nasıl gönderemediğini kimse anlayamadı. ve 80'de engin pozisyonu kendi kullanıp skoru 2-1 yaptı. fenerbahçe'nin alenileşen paniğini uzatmalarda değerlendiren colman bitiş düdüğünü bitiş golüne çeviriverdi. şenol güneş de 5 mayıs 1996'daki unutamadığı üzüntünün rövanşını alıp camiasına kupayı hediye etti. fenerbahçe ise... artık onlar için tek çare lig kaldı... yıkılmadan başkent finaline yoğunlaşmaları şart oldu...