çekoslovak takımlarından "slavya" bir dizi özel maç yapmak üzere istanbul'a gelir. konuk ekibin oynadığı futbol o kadar çok beğenilir ki, türk futbolcular yıllarca o maçta slavya'lılardan öğrendikleri hareketleri tekrarlar... bu yüzden herkes "çekler futbol hocamızdır" der...
tarih 18 aralık 1958... mithatpaşa stadı'nda rakibimiz, futbol hocamız çekoslovakya. maçtan yaklaşık 2 yıl önce, 25 kasım 1956 tarihinde prag'da eksi 15 derece havada ve buzlu bir sahada çeklere karşı alınan 1-1'lik beraberliğin verdiği moral hala yerini korumakta. çekoslovakların istanbul'a gelmeden önce italya ile deplasmanda berabere kalmasının da etkisiyle federasyon başkanı orhan şeref apak, antrenör remondini ve kaptan lefter maçtan önce temkinli. saat 14.00'te maç başlıyor. türkiye milli takımı ilk dakikadan itibaren ortaya koyduğu futbolla göz dolduruyor. o günlerde -belki bu günler de bile- ortaya koymadığı şekilde rakibinden çekinmeden sürekli ataklar tazeliyor. çekler bu futbol karşısında ne yapacaklarını bilemiyorlar. 33 yaşındaki lefter o kadar iyi bir futbol koyuyor ki ortaya; nefis çalımlar, ortalar ve şutlar... tribünler türkiye milli takımı'nın sergilediği futboldan ötürü "böyle oynayın yenmeseniz de olur" diyorlar. metin oktay'ın sakatlanması moralleri bozsa da yerine giren suat'ın 77'nci dakikadaki nefis pasını alan şeref sadece dokunuyor ve türkiye galibiyet golünü atıyor.
gündüz kılıç'ın bir gün sonra yazısında belirttiği gibi milli takım "türk imanı katılmış wm" taktiğiyle futbol hocamız çekleri eze eze yeniyor. kahraman bapçum ise "skoruyla değil ama oynanan futboluyla" asla unutulmayacak bir maç yorumunu yapıyor ertesi gün.
maçtan sonra ahmet hakemden önce davranıp maçın topunu kapıyor. bu büyük maçın hatırası olarak topu eve götürmek amacında. saha görevlileri ahmet'e müdahale edecekken federasyon başkanı o. şeref apak, ahmet'in kırılacağını düşünerek idarecilere "yeni bir top alınması" emrini veriyor...
26 bin 587 biletli seyircinin verdiği 347 bin 281 türk lirası da "hasılat rekoru" olarak kayıtlara geçiyor.
son bir not; bu maçtan 11 gün önce oynanan bulgaristan maçının 83'üncü dakikasında kaptan lefter oyundan çıkarılır. o günler için çok büyük bir olaydır bu. "takım kaptansız bitirdi maçı" diye eleştiriler alır teknik yönetim. ama lefter maçtan sonra gazetecilerin bu konu hakkındaki ısrarlı sorularına karşılık, "teknik ekibin kararına saygılıyım. sonuçta elbette üzüldüm ama beni asıl üzen; şaşkınlıktan, yerime giren ahmet kardeşimi öpüp başarılar dilememek oldu. kendisinden özür diliyorum." der ve büyük futbolculuğun sadece sahada olmadığını bir kere daha gözler önüne serer.