naci: maçın başında bir bocalama devresi geçirdi. fakat bu uzun sürmedi. hele ikinci devrede bir sağ haf gibi ileri kayışı yaptığı ortaların değerlendirilmemiş olmasının kabahati ona ait değildi.
yüksel: atak, atak, atak... durmadan, yılmadan, yorulmadan atak. rakio müdafaayı zorladı, dağıttı, hırpaladı. onun bu gayretine biraz da lefter ayak uydurabilmiş olsaydı fenerbahçe pek çok şey kazanabilirdi. yalnız top hakimiyetinin zayıf oluşu, sıkışık müdafaadan sıyrılamamasına sebep olmuştur.
özcan: hareketlerinde müteredditti. maçın hemen başında bir gol yemiş olması moralini bozmuştu. kornerden gelen topu eliyle kalenin içerisie çekişi ve ikinci devrede pavorainin çok yakın mesafeden kafa vurmasına müsaade edişi affedilmeyecek büyük hatalardı.
osman: rahat ihtiyatlı ve temkini bir oyun çıkardı. sıkışık anlarda topa müdahale edişi ve hücum hattına uzattığı paslar cidden mükemmeldi. gerçi futbolü gösterişsizdi ama osman, her zaman olduğu gibi gene de en fazla randıman veren adam oldu.
basri: 90 dakika canını dişine takarak oynadı. tehlikeli rakibi sağ açık satori ile girdiği mücadelenenin ekserisini kazandı. top kesişi ve pas dağıtışı klâs futbolcu olduğunu göstermeğe kafiydi.
mustafa: fenerbahçe'nin bu ufak yapılı narin futbolcusu, dün fizikman cüsseli rakibi karşısında muvaffak olamadı.
can: kelimenin tam manâsiyle fevkalâde idi. vücut çalımları nefis, hareketleri, top kullanışı bir bale artisti kadar ince ve zarifti. son haftalarda ki formsuzluğunu gidermiş, nefeslenmiş ve oynamak hırsı kazanmıştı. dünkü oyunuyla ideal bir insayt olarak temayüz etti. ve takımına bir de şahane gol kazandırdı.
ergun: kâh müdafaadan top çıkartıyor, kâh bir haf oyuncusuymul gibi rakip forvetle mücadele ediyor ve gücum hattına top taşıyordu. sağda solda geride ileride... hasılı sahanın her yerinde idi. bu sebeple milliyetin (****) ını aldı.
avni: rakibinin geri oynaması sebebiyle rahat çalışmak imkânını buldu. vazifesibi yapanların başındaydı. forvete en fazla top aktaran ve csepel'in kontrataklarında ilk müdaheleyi yapan o idi.
lefter: kendisinden beklenenin ancak yüzde onunu verdi. şöhretli futbolcuyu sahada ancak ara>/ yanlar bulabildiler. her an parlaması, klasına yakışan hareketler yapması beklendi. fakat bu bekleyiş boşunaydu.
niyazi: o da avni gibi vazifesini yaptı. kendisinden daha büyük bir başarı bekleyenler, rakip takımın taktiğini hatırlamalıdır.