ankara'ya ayak bastığımız andan beri, tanıdık tanımadık, herkes ayni suali soryor: (ne olacak?) bir muvaffakiyetsizlik halinin endişelerini bertaraf edecek sözler duymak arzusu ile sorulduğu aşikâr bu suallere, hep aynı cevabı verdim: «korkmayın.»
korkmayın, diyorum, çünkü türk milli futbol takımının değerini, onu teşkil eden kıymetli futbolcularımızın kendilerine tevdi edilen bir vazifeyi hangi azim ve imanla yerine getirmiye çalıştıklarını, yakinen bilmekteyim.
(korkmayın).
türk futbolcusunun teknik kıymetine eklediği bu manevi cevher, bize aynı cevherle bir kere daha coşacağından şüphe etmediğim milli takımımız bütün memleketin beklediği güzel futbolu, bugün başşehrimizde oynıyacak ve göğüslerimizi iftiharla kabartacak neticeyi, inşallah istihsai edecektir.
bu neticenin nasıl istihsal edildiğini muhterem okuycularımıza yarın anlatabilmenin zevkli ve heyecanlı intizarı içinde, bir kere daha tekrarlamak istiyorum: (korkmayın.)