amsterdam stadını dolduran ve hollanda milli marşını söyleyen 65 bin kişinin, az sonra kendi takımlarını değil de rakiplerini alkışlayacağını hiçbirimiz tahmin etmemiştik.
fakat hollandalılar, belki de dünyanın «en centilmen, en sportmen seyircisi» ünvanına hak kazanacak şekilde maç seyrediyor, his ve heyecanlarını takdir hükümleri ile karıştırmıyordu. bu sebeple haksız bir penaltıdan yediği gole rağmen, âhenginden, canlılığından bir şey kaybetmeyen, bilâkis kamçılanan türk milli takımı galip duruma geçtiği zaman, onu hararetle alkışlamaktan geri durmadılar. doğrusu, ay - yıldızlı formayı hakkiyle taşıyan gençlerimiz de alkışlanacak derecede mükemmel bir oyun çıkarmışlardı.»
yukarıdaki satırlar 2-1 galibiyetimizle biten amsterdam’daki maça aittir. yazıldığı tarih «4 mayıs 1958 pazar» dır. o günden bu yana aradan 369 gün geçmiş olmasına rağmen, olimpiyat stadından galibiyetin sevinci ile ayrılışımız ve hollandalı sporcuların ve seyircilerin efendice, centilmence hareketleri hâfızalarımızda tâzeliğini muhafaza etmektedir. denebilir ki bugüne kadar oynanan milli maçlarda, hiçbir millet, hollandalılar kadar bizlere yakınlık ve dostluk göstermemişlerdir. bugün bu efendi futbolcuları mithatpaşa stadında seyredeceğiz. şimdi takımların kuvvet derecesine, sistemlerine ve muhtemel neticeye ait fikirlerimizi kısaca açıklayalım:
hollanda takımı «wm» sistemi ile oynamaktadır. fakat bu «wm» i fizikman cüsseli olan hollandalılar havadan ve uzun paslı değil, bilâkis yerden kısa pası ve bol deplasmanlı bir şekilde tatbik etmektedirler. ancak saha şartları çok müsait olduğu için bu tarz oyunu tercih ettiklerini söyleyen baş antrenör elek schawrz’ın burada aynı oyun tarzına itibar edeceği tahmin edilmez. zira mithatpaşa stadı topraktır ve ârızalıdır. bunun dışında da milli takımımızın havadan oynayan rakipler karşısında, daha az müessir olduğu öğrenilmiştir. amsterdam’daki 2-1 lik maçtan bu yana hollanda milli takımı parlak neticeler almamıştır. takımda devamlı bir düşme müşahede edilmiştir. bilhassa wilkes, schuman ve lenstra’nın son derece formsuzlukları takımı kuvvet bakımından zaafa uğratmıştır. evvelce avrupada iyi bir ekip olarak tanınan hollanda, bugün için pek de mühimsenecek bir takım olmasa gerektir. fakat bir milli maçtan evvel rakibi küçümsemek doğru olmayacaktır. bu sebeple saha ve seyirci avantajına sahip milli takımımızın hollandaya romanya gibi gereken önemi vermesi icab etmektedir. milli takımımızın, kuruluş itibarı ile uzun boylu tenkid edilecek bir tarafı yoktur. esasen zayıf gözüken ve aksayan mevkileri istenilen zamanda takviye etmek imkânı da mevcuttur. amsterdamdaki karşılaşmayı görmüş ve hollanda futbolu hakkında pek mütevazı bir bilgiye sahip olmuş bulunarak şunu söyleyebiliriz:
normal netice kazanmamızdır, fakat en az futbolcuların romanya maçına verdikleri ehemmiyeti hollandaya da göstermeleri şartıyle…