şampiyonlar ligi kapısına ilk kez gelen beşiktaş için belki de tarihinin en önemli maçıydı. rakip de norveç'in rosenborg'u olunca gordon milne zamanında inter, psv, dortmund gibi takımlara boyun eğmekten kurtulamayan beşiktaşlıları tatlı bir heyecan sarmıştı. ancak maç daum'un en büyük hatalannı yaptığı maç olarak kendisinin de kişisel tarihine geçti. öncelikle ısrarla transfer ettirdiği raimond aumann'ın yaptıkları (!) onun hanesine yazıldı. geçmişin alman milli kalecisinin durumunu, 30 metre mesafeden yediği golleri en güzel rahmetli vedat okyar anlatmıştı: "dün akşamı aumann'ın maçı olarak hatırlayacağım. kalesinde duran kaleci değil, kocaman bir yırtık, çok geniş bir delikti. öyle goller yedi ki, vurulan yerden mektup atsan kaleye 15 günde gider!" her ne hikmetse daum, iskandinavlann 4-3-3'üne aynı şekilde yanıt vermeye çalıştı. böyle olunca da alpay özalan sağbek, kuntz sağaçık, ertuğrul sağlam da solaçık olarak futbol oynamaya çalıştılar! sadece çalım atmayı düşünen sergen yalçın'ı çıkartmayan daum, ondan daha da beter çalım meraklısı şifo mehmet'i de oyuna alınca şenlik tam oldu, maç 3-0'a bağlandı, kartal rosenborg'a kaptırdığı turun ardından bakakaldı.