2005 yazındaysa sevilla tarihinin belki de en hareketli transfer dönemi yaşanır. julio baptista ve sergio ramos ikilisi toplam 47.5 milyon euro tutan çılgın bir meblağ karşısında real madridli olurlar. özellikle 19 yaşındaki bir defans oyuncusuna nasıl 27.5 milyon euro ödendiği, futbol çevrelerinde uzun süre tartışma konusu olur, başkan del nido'nun pazarlık kabiliyetiyse bir o kadar övgü alır. sevilla bu oyuncuların satışından kazandığı paranın üçte birinden az bir miktaraysa andres palop, ivica dragutinovic, enzo maresca, luis fabiano, frederic kanoute ve julien escude'yi (ocak'ta) renklerine bağlar, javier saviola'yı da barcelona'dan kiralar. altyapıdan da kepa blanco ve jose angel crespo a takıma yükselir.
sevilla cephesindeki değişiklikler bununla da sınırlı değildir. takımı son iki senede gayet iyi bir noktaya taşımış olan teknik direktör joaquin caparros, deportivo'dan gelen cazip teklifi reddedemeyip la coruna'ya taşınır. jose mario del nido, caparros'tan boşalan yer içinse kariyerindeki en büyük başarı rayo vallecano'yu uefa kupası'nda çeyrek finale taşımak olan juande ramos ile anlaşır.
sevilla, genişlettiği ve geliştirdiği yeni kadrosuyla o sezon avrupa'da fırtına gibi eser. uefa kupası'nda beşiktaş'ın da bulunduğu grubu lider bitirdikten sonra sırasıyla lokomotiv moskova, lille, zenit ve schalke'yi dize getirerek eindhoven'daki finale uzanır ve orada da middlesbrough'yu 4-0'la dağıtarak tarihinin ilk avrupa kupasına kavuşur. ligdeyse kendisiyle aynı puana sahip olan osasuna'nın ikili averajla gerisinde kalıp beşinci olarak şampiyonlar ligi şansını kıl payıyla kaçırır.