berliiin berliiin wir fahren nach berliiin... (berlin'e gidiyoruz...), okay karancan
2 frankfurt
yine sıcak... frankfurt'a önce ben ulaşıyorum. opel zafira'yı bir parka atıp hbs ofisten park kartı almam lazım.
işler umduğum gibi gelişmiyor. hbs sorumlusu bey, "bir gün önce 16.00'ya kadar giriş yapmalıydınız" dese de işi pişkinliğe vuruyorum.
sonra yazar kızının şu anda türkiye'de olduğunu söyleyip, "kıyağımı unutma" gibilerden kartı veriyor elime ve kayboluyor ortalıktan. emek ege'nin büyük gayretiyle arabayı içeri sokuyoruz. hatta ingiltere milli takımı'yla aynı anda giriyoruz içeri. bu ingilizler'i çok severim ve bu kupada maçlarını kaçırmayacağım. muhteşem bir taraftar topluluğu ile karşı karşıyayız. tribünler bayraklarla dolu. sahadaki takım ise paraguay karşışında bocalayıp duruyor. yaşasın beckham'ın ayağı! her şeye rağmen korkarım almanya bu ingiltere'den de daha iyi.