yedi yaşındaki çocuk babasıyla ilk maçına gidiyor. futbolla pek ilgisi yok, o daha çok bir televizyon çocuğu. kocaelispor’la da ilgisi hiç yok. dedik ya, o televizyon çocuğu. ama çocuk bu maçı hiç unutmuyor.
babasıyla gittiği için mi, futbolu görür görmez aralarında bir yıldırım aşkı doğduğu için mi, yoksa her ikisi birden mi o da bilmiyor. ama son derece sessiz sakin, munis bir adam olan babasının maç sırasında nasıl değişip futbolculara sövüp saydığını iyi hatırlıyor. babası hiçbir zaman, hiçbir konuda fanatik olabilecek biri değil oysa ki. “ben maça deşarz olmak için geliyorum!” diyor bir gün de, durum anlaşılıyor. adamcağızın maçları aynı zaman da terapi maksatlı takip edilor. yine de kocaelispor’dan başka takım tutmuyor babası, ki bu ikinci takım olarak bir istanbul takımı tutmanın pek bir revaçta olduğu küçük kentlerde kıymeti harbiyesi olan bir özellik. oğlu da büyüyünce babası gibi oluyor.
kocaelispor’un rakibi diyarbakırspor. kayıtlara göre tribünlerdeki seyirci sayısı 2616. belki beşyüz tane de beleşçi vardır, bir sürü de birinin çocuğuymuş gibi yapıp içeri girmiş velet. toplanan hasılat 604.700 lira.
herkesin gözü kocaelispor’un tek milli futbolcusunun üstünde. izmit’in köylerinden birinde doğup büyümüş, güçlü fiziği ile dikkati çeken bu sarışın defans oyuncusunun adı yusuf altıntaş. yusuf’un ağabeyi yaşar da takımda. yusuf gelecekte galatasaray’ın sembol futbolcularından, yaşar ise ligin iyi sol açıklarından biri olacak. solbek murat vatansever, maçta bir de gol atacak olan ortasaha oyuncusu ibriç ve kaleci erhan da kocaelispor tarihinin unutulmaz simaları olarak hatırlanacaklar. büyük kaptan mahir’i ilk kez bu maçta gören çocuk, çok yakın bir gelecekte işadamı olan babası sayesinde katıldığı bir kutlamada mahir’le yan yana fotoğraf çektirme şerefine nail olacak. ve o fotoğraf hayatının geri kalan albümünde hep albümünde yer alacak.
erhan – gürbey (zeki), mahir, yusuf, k. murat – baturman (orhan), turgay, mustafa – b. murat, ibriç, yaşar şeklinde çıkıyor sahaya kocaelispor. devir 4-3-3 devri. devir soyadlar yerine ismin başına büyük-küçük ibarelerinin koyulduğu bir devir. yağmur sonrası gölcüklerle dolup çamur deryasına dönüşen sahadan 4-0 galip ayrılıyor kocaelispor.
ertesi gün yerel gazetedeki maç yorumlarına bakan çocuk, bir tek büyük murat’ın dört yıldız aldığını görüyor. üç gol birden atıp hat trick yapan bir futbolcuya az bile. beşiktaşlı ziya tarzı uçan kafalar attığı için büyük murat maç sonunda çamurdan bir adama dönüşüyor. ne yüzü ne de forması seçilebiliyor. ama çocuk onun sayesinde futbolun ne meşakatli bir iş olduğunu ve sahada mücadele etmenin önemini kavrıyor.