maçın ilk yarısını izlerken fenerbahçe'nin kolaylıkla bu maçı alacağını düşünmüştüm. maçın kontrolünü elinde tutan, top çeviren, oyuna hükmeden takım sarı lacivertlilerdi. alex'in yokluğunda emre belözoğlu insiyatifi eline alıyor, wederson'un soldan indirmeleri antep'i çok yıpratıyordu. yine bu indirmelerden birinde wederson'un ortasına bomboş kalan semih kafası ile yön verdi ve golü fenerbahçe buldu.
golden sonra emre kaptığı topta başarısız bir şut çıkarttı; zira maçın 0-2 olması içten bile değildi.
gaziantepsporda julio cesar da silva ise kaleyi gördüğü heryerden şut çıkartıyor ama kaleye isabet ettiremiyordu. devre arasında julio cesar da silva'nın ligin en çok şut çeken oyuncusu olduğu bilgisini aldığımda hiç şaşmadım.
futbolda bildiğim bir gerçek şut çekmeden gol atılmayacağıydı. şut gollerini seven bir futbolsever olarak içimden "helal olsun adama" dedim.
ikinci yarı oyunun hakimiyeti fenerbahçeden gaziantepspor'a geçti. hemde ne geçiş. akın akın gelen gaziantep maçı kaybetmek istemediğini gözler önüne seriyordu. gol gelmeden, geleceği belliydi.
julio cesar da silva ilk golde çok güzel bir şut çıkarttı. ikinci golden önce de şuta hazırlanıyordu ama düşürüldü, yaptırdığı serbest vuruşu yine kendi kullandı ve golü buldu. ayak dışı sert şutunu kaleci volkan sadece izledi. muhtemelen bir baraj hatası söz konusu.
alex'in yokluğu fenerbahçeyi elbetteki çok etkiledi ama dikkatli futbolseverler fenerbahçe maçlarında rakip takımın kullanacağı serbest atışlarda barajı alex'in kurdurduğunu iyi bilirler. tahminim alex barajı kurdursa fenerbahçe bu golü yemezdi.
maçtan önce antepli taraftarlar sahaya girmişler, maç esnasında koltuk yaktılar... zamanında celal doğan gitsin diye tribün yakan bu ilkeller kimbilir bu sefer ne için koltuk yaktılar.
