geçen sezon devre arasında kulübün başına gelen, altay'dan sonra 2. kez teknik direktörlük yapan, sinan kaloğlu ilk devreyi 7 puanda bitiren takımın ikinci yarı kümede kalmasını sağlayarak büyük bir başarı elde etmişti.
fakat bu sezon özellikle iyi bir ileri hattı kurmasına rağmen gol atmayı beceremeyen, defansta yapamayan bir takım yarattı. o yüzden çoğu zaman kulüp ligde düşe kalka yoluna devam etti.
türkiye kupası'nda ise son 16'da rakip trabzonspordu. rakip ligde kötü bir dömem geçirdiği ve ankardaki zemin de kötü olduğu için "acaba" diyorduk.
maç başlayınca trabzonspor'un 2 top yapamadığını görünce iştahlandık bir de üstüne melih bostan'ın nefis golü gelince kendimizden geçtik. ikinci devre kkontralarla farkı arttırabilirdik bile ama işte o anlarda sinan hoca amilton gibi hırslı ve hızlı bir forveti alsaydı oyuna maçı çok rahat kazanırdık çünkü trabzon acaip açıklar veriyordu ama değerlendirecek kimse yoktu kırmızı-siyahlılarda.
sinan hoca amilton yerine felaket bir sezon geçiren, ama ne hikmetse her maça ilk 11 başlayan ve kolay kolay çıkartmadığı, yatabare'yi aldı oyuna.
90+6'da yenilen gol maçın uzaması ve elenmemiz de tüm iştahımızın içimizde patlamasını sağladı. kısacası çeyrek finale kalamadıysak bunun tek sorumlusu sinan kaloğludur...
) 
