galatasaray dün gol atamadı, fakat görenler allah için söylemeliydi: galatasaray dün gol atabilir miydi?
sen tut, doksan dajija rakibi kendi sahasına hapset, metin'ini sağhaf ve santrfor birlikte marke etsinler, sonra rakibi dağıtmak ve oyunu açmak için hiçbir teşebbüse geçme, sanki iki açığın yokmuş, sanki oyunu ortalarda yumruk gibi sıkıştırmağa mecburmuşsun gibi...
yok, yok... bu şartlarla galatasaray'lıların gol atması galiba kendilerinden çok allahtan beklenmeliydi. ve... olmadı.
12 nci dakika
eğer maçın 12 nci dakikasında göztepe kalesi önündeki karambolde galatasaraylılar topu ağlara gönderebilseydi, bu golü daha başkaları da takip edebilirdi.
ahmed'in çektiği frikikte ertan topu kafa ile yere indirmiş, kargaşalık arasında gerilerden yetişen nuri ceza çizgisi üzerinden şimşek gibi bir sol patlatmıştı, topun üst direğe çarpması sarı-kırmızılılar hesabına büyük şansızlıktı. fakat gol ihtimali kaybolmamıştı: direkten dönen topu göztepe müdafaası uzaklaştıramadı ve sola kaymış metin kaleye çok yakın mesafede topu önünde buldu, öbür köşeye yerden çarpraz bir vuruş yaptı, top tekrar direğe vurdu, bu sefer isfendiyar'ın önünde, isfendiyar havadan ortalıyor ve... metinin kafasından aut...
ve 40 ıncı dakika
böyle bir goll fırsatını daha galatasaraylılar ancak 40 ıncı dakikada yakalayacaklar ve ertan'ın solaçık yerinde çok yakından çektiği bomba gibi bir şütü erdoğan yumruklayarak kornere çıkartacaktı.
galatasaray'ın doksan dakika boyunca yakaladığı en tehlikeli pozisyonlar işte bunlardı. ikinci devrede galatasarayın baskısı artacak, adete mütemadiyen rakip sahada oynayacaklar fakat göztepe kalecisi bir tek "büyük" kurtarış yapmağa bile fırsat bulamaycaktı. bu bir tek şey ifade ederdi: müdafaa için sahaya çıkmış göztepe takımının bu taktikte top yekün muvaffak olduğunu... hakikaten "gol yememek" için çalıştılar ve başardılar.
buna mukabil galatasaray bir "büyük takıma" yakışmayacak kadar acemice bir mücadeleye girdi. bu mücadeleden randıman alamazdı, nitekim alamadı da... ama eğer takımın gerilerini toparlayan ergun ve saim olmasalar netice bu kadar da kalmayacaktı ergun sahanın en iyisi idi ve saim "hatasızdı."