50. saniyede geriye düşen f.bahçe, serhat (2), tuncay ve hooijdonk'la farka koştu. 18 kez kaleyi tutturan fener'in üç topu da direkten döndü.
ellinci saniyede selahattin'in attığı gol saracoğlu'ndaki havayı bozmadı. 40 bin kişi gibi sahadakiler da maça yenik başlamanın şokunu yaşamadılar. ne bu golde abdurrahman'ın topu dışarıdan çevirmesi, ne 5 dakika sonra van hooijdonk'un golünün iptaline bir itiraz geldi. anlaşılan f.bahçe türk futbolunda hakemlere mazeret bulmama dönemini başlatan maçı oynuyordu.
f.bahçe, son haftalardan farklı olarak sahanın her alanını çok iyi kullanıyor, erken golle morallenen rakip karşısında sonuca ulaşan pres üretip sürekli pozisyon buluyordu. geçen haftalardan en önemli iki fark rakibi "ısırarak" oynamaları ve iki bekin de (petkov-ali güneş) hücuma büyük katkı sağlamaları idi. 8. dakikada van hooijdonk'un kaleciyi de geçtikten sonra direğe nişanladığı topu nobre kötü şutladı, defans çizgiden çıkardı. 16'da ali güneş'in ortasını van hooijdonk indirdi; tuncay usta bir aşırtmayla maçı tekrar başlattı: 1-1. 19'da ümit özat'ın pasında sağ çaprazda topu köşeye gönderen serhat, takımına üstünlüğü getirdi: 2- 1. genç yıldız, 44'te van hooijdonk'un mükemmel pasında topla metin'den önce buluşup boş kaleyi görerek de saracoğlu'ndaki herkese "oh!" dedirtti: 3-1. ikinci yarı fark bekleyen tribünler 72'de tuncay' ı n , 74'te ali güneş'in direkte patlayan şutlarına üzüldü. 85'te klasikleşen rebrov kornerlerinden birine van hooijdonk kafayı çaktı: 4-1. akabinde oktay skoru belirledi: 4-2.