24 kanunuevvel (aralık) 1932 tarihli cumhuriyetten;
fener beşiktaş'ı yendi!
fener'in oynadığı oyun 2 - 1 galibiyet neticesinden daha parlaktı
galatasaray, nihayet vefa’ya galip geldi
lik maçlarının en mühimlerinden biri olan fener - beşiktaş maçı dün çok kalabalık bir seyirci kütlesi huzurunda oynanmıştır. fenerbahçe, hakikaten güzel ve heyecanlı bir oyundan sonra 2-1 galip gelmiştir. bu netice, fenerbahçe’nin oynadığı güzel oyunla mukayese edilecek olursa fener’lilerin yalnız kuvvetli beşiktaş takımile değil, ayni zamanda büyük bir talihsizlikle de mücadele ettiklerini söylemek icap eder.
fenerbahçe'nin oynadığı oyunun normal neticesi ancak 4-1, 5-2 olabilirdi. talih beşiktaş'lılara yardım etti. bu suretle büyük bir hezimetten kurtuldular.
fenerbahçe takımı, lik maçlarından evvel ecnebi takımlarla karşılaşan ve en iptidaî bir futbol oynıyan bulgar’lara bile mağlûp olan fener takımının anasırı asliyesinden mürekkep olmakla beraber ümit edilmedik bir azim ve sür’at göstermiş ve muvaffak olmuştur. dün bu oyunu gördükten sonra, bulgar’lara yenilen fener takımının, ayni takım olduğuna bir türlü inanmak kabil olamıyordu. fener’liler, bu vaziyetlerini lik maçlarının sonuna kadar muhafaza edebildikleri takdirde şampiyon olmamaları icin kuvvetli bir sebep mevcut değildir.
bu maçın en cazip noktasını oyuna başlanmadan evvel hakem dil giray bey tarafından 22 futbolcuya verilen güzel bir konferans teşkil etmiştir. dil bey, oyuncuları sahanın ortasında toplamış ve kendilerine şu sözleri söylemiştir:
«— bugün yapacağınız müsabaka lik maclarının en mühimlerinden birisidir. iki taraf ta bana itimat ederek maçın idaresini ellerime teslim etti. dürüst, favülsüz ve sportmence bir oyun oynamanızı, oyunun zevkini bozmamanızı çok rica ederim. kasten en ufak bir hatada bulunan oyuncuyu derhal tecziye edeceğim. burada sizin oyununuzu görmeğe gelen halka güzel bir futbol gösteriniz. galibiyet ve mağlûbiyetten ziyade spor hâkim olmalıdır.»
dil giray beyin bu güzel sözleri oyuncular üzerinde çok müessir olmuştur.
oyunun ilk dakikalarında beşiktaş’ın seri bir oyunu ve mahsûs bir hâkimiyeti görülüyor. galatasaray’a karşı kazandıkları üç sıfırlık bir galibiyetin de neş’esile iyi oynıyorlar. fenerbahçe, daha ziyade vaziyetin tavazzuh etmesine intizar eder gibi bir hal almış. beşiktaş ekseriyetle hücum halinde olduğu halde bu hücumlar bir türlü müsbet bir şekil alamıyor. beşiktaş hücum hattı, ayağını kullandığı halde zekâsını istimal edemiyor, fırsat yaratıyor, istifade edemiyor.
bir aralık fener aleyhine bir frikik oldu. hakkı, kuvvetli bir şütle beşiktaş’ın golünü yapmağa muvaffak oldu. bu golden sonra beşiktaş'ın daha azimkâr oynaması lâzım gelirdi. halbuki öyle olmadı. fener’liler, sanki bu golü bekliyorlarmış ve bir işarete intizar ediyorlarmıs gibi yaydan fırlıyan bir ok gibi beşiktaş kalesine saldırdılar. artık hâkimiyette, sür’at te, ahenk te fenerbahçe’ye geçmişti. biraz evvel fenerbahçe kalesine hücum eden beşiktaş muhacimleri, şimdi müdafaaya yardıma koşuyorlardı. fener’in sağ ve sol açıkları, orta muavini, müdafilerden birisi ferden çok güzel oynamakla beraber takımın heyeti umumiyesine de mükemmel bir ahenk temin ediyorlardı. işte bu arada solaçık şaban, beşiktaş müdafaası önünde kalabalık bir vaziyette topu müdafilerin arasından geçirerek beşiktaş kalesine sokmağa muvaffak olmuş ve beraberliği temin etmiştir.
berabere vaziyet hasıl olunca fener’lileri daha ziyade azimkâr oynar bir halde görüyoruz. oyunun umumî vaziyeti fener’in galip geleceğini sarahaten göstermekle beraber beşiktaş müdafaasının yediği golden sonra biraz aklı başına geldiği için bu mümkün olamıyor. devre 1-1 beraberlikle neticeleniyor.
ikinci devre, ilk devreye nazaran daha ziyade fener’in hâkimiyeti altında geçmiştir. fenerbahçe takımı, bir çoklarının ümidi hilâfına nefes kabiliyetini sonuna kadar muhafaza etmiştir.
ikinci devrenin daha ilk dakika- ikinci devrenin daha ilk dakikalarında beşiktaş kalesi bir tehlike atlattı. yakın mesafeden atılan bir frikik cezasını, hüsnü iyi bir baş vuruşile defetti ve arkadan fikret’in çektiği şüt te avuta gitti. iki dakika sonra verilen ikinci frikik cezası da gene avut oldu.
oyun hep beşiktaş’ın nısıf sahasında oynanıyor ve arka arkaya beşiktaş’a korner oluyor. çok tehlikeli olan korner atışlarını, beşiktaş kalecisi meharetle kurtarmakla beraber top bir türlü nısıf sahadan harice gidemiyor.
fener’in bütün hatları tam bir ahenk içinde çalışıyor, beşiktaş muhacimleri münferit akınlarla fener kalesine iniyorlar, kuvvetli bir darbe topu tekrar geri gönderiyor. bir aralık fenerbahçe kalesine bir frikik cezası atıldı, bu, gol olabilirdi, fakat kaleci kurtardı.
nihayet 21 inci dakikada beşiktaş’a bir frikik cezası daha verildi. top, kuvvetli bir darbe ile beşiktaş kalesi önüne düştü ve hüsnü’ye çarparak gayet müsait bir vaziyette muzaffer'in ayağına gitti ve oradan da kuvvetli bir darbe ile kaleye girerek ikinci fener golü oldu.
galip fenerbahçe şimdi tamamen hâkimiyeti almıştı. nefesleri de yerinde olan genç çocuklar cıva gibi oradan oraya kayıyorlar, beşiktaş müdafaasını müşkül vaziyetlere sokuyorlardı. bu arada fener üçüncü golü de atıyordu. fakat top avuta gitti. bundan sonra da oyun bitti.
fenerbahçe’nin bu güzel ve canlı oyunu umumî bir takdir ile karşılanmıştır. hatta rakipleri bile bunu tasdik etmişlerdir. fikret, şaban, niyazi, esat günün en muvaffak olan oyuncuları olmuşlardır.
fenerbahçe - beşiktaş b takımları arasında yapılan müsabakayı da gene fenerbahçe 2-0 kazanmıştır.