24 teşrinievvel (ekim) 1932 tarihli cumhuriyetten;
kendi kendimizi tenkit:
dünkü maç
dünkü maçın neticesinden memnun olduğumuzu söylersek tabiî yalan söyleniş oluruz. fakat memnun olduğumuz ve tebarüz ettirmeğe lüzum gördüğümüz bir nokta vardır ki o da şudur: feıa hazırlanan veya işin icabına göre hazırlanmıyan oyuncular için daima bu mağlûbiyet akibeti mukadderdir. buıun hiç te millî bir hicap teşkil etmiyeceğini ise bilhassa kayda lüzum görüriz. sözde en iyi oyuncularımız olan istanbul futbolcuları bu işteki seviyemizin derecesini dün bize bütün sarahat ve belâgatile göstermiş oldular. kendilerine bundan dolayı teşekkürler ederiz.
demek ki spor sahasında henüz fırınarla ekmek yemeğe ve adeta bu işe ortıda sanki hiç bir şey yokmuş gibi yeniden başlamağa mecburuz. dün öğrendiğimiz çok faydalı hakikat işte bu oldı.
memlekette sporun bütün şeraitile tesiıi muhakkak ta elifbasından yapılacık bir iş halinde bulunuyor demek. vaziyetin bu çıplak hakikatini bu suretle görmeğe ve göstermeğe muvaffakyet az şey midir?
kendi kendimizi tenkit eden yukariki satrlar dün bizimkilerle karşılaşan komşu nemleket futbolcularının pek iyi oynanış olduklarını da ayni zamanda anlatnakta olsa gerektir. tasrih edelim ki dost futbolcular pek iyi yetişmişler, ona göre de pek iyi oynadılar.