bu maçın bilet fiyatları çok ucuz tutulmuştu. saatli'deydik biz.bilet fiyatının eski parayla 100.000tl olduğunu hatırlıyorum.
maçtan önce ersun yanal hiçbir sebep yokken çok iddialı açıklamalar yapmıştı.bu maçı kesin kazanacaklarını, bizim hiç şansımızın olmadığına inandığını alışılmadık biçimde iddialı ve kendine güvenen bir üslupla basına anlatmıştı.samet aybaba da hırs yapmış.maçtan önce bir şey demedi ama maçtan sonra "genç meslektaşımın sözlerini taşıyan kupürleri gazeteden kesip odamdaki duvara astım ve futbolcularıma okutturarak onları motive ettim" gibi sözler söylemişti.bizim penaltıyı ismail güldüren kazandırmıştı.penaltı kararından sonra dizlerinin üstünde oturarak yumruklarıyla yaptığı sevinç hareketi gözümün önünde hala ama ankaragücü'nün frikik golü dışındaki diğer gollerin nasıl atıldığını hatırlamıyorum.yalnız, frikiği yılmaz attı diye hatırlıyorum, yukarıda ikinci golü atan hakan keleş denmiş.zaten o yıllarda o takımın frikikçisi yılmaz idi ve mükemmel frikik kullanırdı.
maçtan önce samet aybaba'ya da tezahürat yaptık.önce alkışladı.biz devam ettik aynı tezahürata, bu sefer sinirlendi ama bir şey demedi, yardımcısı bizi uyardı.biz tezahüratı "gençler, gençler" tezahüratına değiştirince "aferin işte böyle" anlamında komik bir hareketle sesimizi yükseltmemizi istedi.
o sezonki ilk beş maçımızı ankara'da oynamıştık, bu maç serinin dördüncü maçıydı.