jupp derwall ve mustafa denizli'nin genç futbolculra önem verdiği dönemlerde alt yapıdaki gençler birer birer a takıma alınır... 1980'lerin sonunda tugay, bülent hüseyin ve ihsan a takım formasını giymeye başlarlar. sol bek olarak görev yapan ihsan okay, galatasaray'ın kupa maçlarında ve hazırlık maçlarında göz doldurur ancak semih yuvakuran ismini aşamaz. başka bir takıma gönderilmek istenir. o dönem gaziantepspor yöneticiliği yapan galatasaraylı eski futbolcu talat özkarslı'nın aracılığıyla gaziantepspor'a transfer olur. savaş koç'la birlikte gaziantepspor günleri başlar...
ihsan 1990-91 sezonundan itibaren beş sezon gaziantepspor forması giyer. kırmızı siyahlı takımda tanıştığı güney afrikalı oyuncu steve komphela'ya türkçe öğreten adam olara kayıtlara geçer. ihsan forma giydiği takımlarda hep ilginç maçlarn oyuncusu olmuş. bunlardan birinde 16 mayıs 1992 günü oynana ve türkiye liglerinin hala en gollü maçı durumundaki fenerbahçe-gaziantepspor maçında forma giyer. maçın neden 8-4 bittiğini de senerler sonra aydınlanır. "ligin son maçıydı. her iki takımın da iddiası yoktu. bizim defans oyuncularından nejat barut bana ve rıdavan'a (dilmen) maç boyunca durmadan fıkra anlattı. o gne dair hatırladığım, rıdvan'ın 'lineker gibi oyuncuyum' dediği, maçın skoru ve nejat'ın fıkraları..."
gazantepspor'da geçen beş sezonun ardından antalyaspor'a gider ihsan... antalyaspor'un intertoto kupası'na kaılmasında önemli paya sahibi olur. 1998'de antalyaspor defterini de kapatında istanbulbüyükşehir belediyespor'a yol alır. bir sene oynadığı bu takımdaki bir maçta forvetolarak görev yapar ve beş gol birden atar...
galatasaray'da başlayan futbol yaşamına erken sayılabilecek bir dönemde istanbul büyükşehir'de sessiz sedasız son verir...
ihsan okay, büyüdüğü semtten, şehirden yine uzaklarda. antalya ve izmir'de yaşıyor. gayrimenkul yatırım danışmanlığı işiyle uğraşıyor. aslında pek de futboldan kopmuş sayılmaz çünkü danışmanlık yaptığı isimlerin futbol dünyasının bildik yüzleri olduğunu söylüyor...