1 — .ankaragücü — gençlerbirliği maçında eğer diğer yirmi oyuncu ismet (a.g.) ile sait (g.b.) e uymuş olsalardı sahada futbol yerine bir döğüşme seyredebilirdik. ismet halim'i, sait receb'i ifrat derecede ve mübalâğalı bir şekilde marke ediyorlardı. sait bu hususta ismet'ten bir numara daha üstündü.
2 — seyircilerin taşkınlıkları yoktu. yalnız bizim oturduğumuz tribünlerde bir kulüp taraftarı diğer birine öyle okkalı bir küfür savurdu ki... şahitli, ispatlı mükemmel bir suçüstü muhakemesi konusu idi. biz bir kaç arkadaş gayri ihtiyari kulaklarımızı tıkadık.
3 — şu gol atışını da ne çeşitli tarif ve tavsif ediyorlar? hayret doğrusu. şüt atanlara "amma dayandı..", "müthiş oturttu", "zımbaladı" diyenlerin yanında zavallı kaleciler için "nasıl yedi?", "bugün kabul günü galiba..", "kapıyı açtı.." diyenler de var.
4 — hakem bir miktar iltifata mazhar oldu. rakip kaleye ofsayt olup da görmezse "yaşa hakem", kendi kalesine ofsayt olur da kazara görmezse "yuuh hakem" gibi.. yalnız umumiyetle hava mutedildi.
5 — gol pozisyonuna girip de, müthiş efor sarfederek takatinin son haddinde bir şüt çekip tesadüfen avuta atanlara "ulan o kaçar mıydı?", "ayağını biraz kıvırsa idi", "yok yok orada asılacaksın..", "hayır.. dayanacaksın" vesaire gibi tavsiyelerde bulunanlar eksik değildi.
) 
