2005-06 sezonu ikinci devresinin ilk maçında deplasmanda fenerbahçe ile oynayacağız. evde oturmuş heyecanla takımın sahaya çıkmasını bekliyoruz. turuncu formalı bir takım sahaya çıkıyor. önce algılayamıyoruz bunlar gençlerli mi fenerli mi diye? sonuçta ilk yarıda bizim böyle bir formamız yoktu olsa olsa fenerlidir bunlar diyoruz. spikerde şaşkın bir şekilde "ve gençlerbirliği hiç alışık olmadığımız bir forma ile sahaya geliyor" diyor. "yahu bunlar bizimkilermiş" diyorum :)
bir sezon önce uefa kupası 4. turunda ankara'da oynadığımız maçta valencia'nın giydiği deplasman formasını andırıyor forma. çok hoşumuza gidiyor. hatta hemen satışa çıkınca bir adet alalım diye plan yapmaya başlıyoruz. maç kötü gidiyor hatta rezil... hiç bir şey yapmadan 3 tane yiyiyoruz...
maçtan sonra gencler.org ve alkaralar.com gibi gençlerbirliği sitelerine mesaj yağıyor. bu forma satışa çıkacak mı? çıktı mı? nedir diye. herkes çok beğenmiş durumda. ama o da ne -gerçi uzun süre gençlerli olanlar için bu şaşkınlık olmaz çünkü kulübün yaptığı saçma sapan işlere alışıktır- kulüp formayı satışa felan çıkartmıyor. herkezin hevesi kursağında kalıyor... zaten takımda 3-0dan sonra formayı "uğursuz" ilan edip bir daha giymiyor... "sanki forma oynamadı maçta" diyoruz arkadaşlar arasında...
ligin son maçına kadar giyilmeyen forma ankara'da ligin son hafta maçında giyiliyor. eğer bu maçtan 1 puan alırsak uefa kupasına gideceğiz. ilginç olan aynı gün kulüpte seçimler var. cavcav'ın bir gün önce 1200 naylon üye yaptığı söyleniyor. aynı gün denizli'nin de fenerle maçı var. fener kazanırsa şampiyon olacağı için çoğu kişi feneri şampiyon ilan etmiş durumda...
rize türkiye futbol ligi tarihinde gençlerbirliği'ni ankara'da ilk kez yeniyor. hem de yedek kadrosuyla...
cavcav 1200 naylon üye ile bakanlığa seçiyor ve gençlerbirliği geri dönülmez bir yola giriyor...
kısacası 2. kez giyilen gençlerbirliği'nin en farklı -ve sanırım kırmızı-siyah-beyaz dışında farklı renk olan ilk ve tek- forması yine "uğursuz" geliyor. ve bir daha asla giyilmiyor...