dünkü nüshamızda maçın fransızlar tarafından 2 - 0 kazanıldığını kısaca yazmıştık. dün gelen fransız gazeteleri bu maçın tafsilâtını veriyorlar. maçı 25,000 kişi seyretmiştir. başlangıcda macarların ince ve teknik oyunu fransızları çok müşkül vaziyetlere sokmuşsa da bu ince oyun, sürat ve enerji karşısında tutturamamış, fransızlar yavaş yavaş hâkimiyeti ele alarak birinci devrenin otuz dokuzuncu dakikasında ilk gollerini atmışlardır. fransız sol açığının tam kale hizasına ortaladığı topu bloke etmek istiyen macar kalecisi, diğer fransız mühacimleri tarafından topla beraber kaleye sokulmuştur.
devreyi 1 - 0 mağlûb bitiren macarlar ikinci devre başlar başlamaz, yaman bir oyun oynamağa başlamışlardır. fakat kale önlerinde çok yavaş oynadıkları için birşey yapamamışlardır. oyun bu suretle devam ederken fransızlar yirmi sekizinci dakikada bir kafa vuruşile ikinci gollerini yaparak galibiyetlerini sigortalamışlardır. oyun da bu suretle 2 - 0 fransızların galibiyetile bitmiştir.
fransızlar şimdiye kadar macarlarla yaptıkları uluslararası dört maçın hepsini de kaybetmişlerdi. hele bir defasında 13 - 1 gibi feci bir akıbete de uğramışlardı.
bu maçtan sonra macarların hakiki kuvveti hakkında bir fikir edinmek biraz güçlenmiştir. çünkü macarlar, bir müddet evvel orta avrupa kupasına giren milli takımların en zayıfı olan isviçrelilere 6 - 1 mağlûb oldular. arkasından meşhur avusturyalılara 6 - 3gibi mühim bir farkla galib geldiler. şimdi de fransızlara 2-0 mağlûb oldular. bütün bu sonuçlar (neticeler) futbolun hiç beklenilmiyen sürprizler doğuran bir spor olduğunu göstermektedir.