feriköy'ün efsane oyuncularından olan, a milli takım forması da giyen ismet yurtsü, türk futbolunun duayenleriyle olan anılarını, orhan budak vasıtasıyla aktarıyor…
lefter abi ile karşılıklı futbol oynarken rakip olarak karşılaşıyorduk. ben “b” milli takıma seçildim, romanya ile romanya’da özel maçımız vardı. idarecilerimiz bu maçta benim oynamam için (ismet çok kuvvetli ona bir şans verelim; münacettin barut “feriköy’den takım arkadaşım” biz romanya’ya karşı ikimizde oynadık ve maçı 2-0 kazandık. 1962 yılında dünya kupası eleme maçlarımız vardı, teknik direktör italyan puppo sandro idi. ben lefter abi ile milli takım kampında tanıştım. kampta ben türkiye’nin zamanın büyük futbolcularıyla beraberdim .kampta lefter abi beni takdir etti ve benimle aynı odayı paylaştı. norveç milli maçı için oslo’ya gittiğimizde sahaya çıkan kadroda beş fenerbahçeli,beş galatasaraylı ve 1feriköylü vardı o da bendim. o yıllarda müsabakalarda oyuncu değiştirme yoktu. türkiye maçı 1-0 metin oktay’ın golü ile kazandı. ben çok iyi oynamıştım diğer arkadaşlarımla beraber. maçtan sonra lefter abi bana “ben senin gibi topa vuran görmedim” dedi.
biz oradan almanya’ya geçtik. 15 gün hannover’de kamp yaptık, bizi ziyaret eden almanya milli takımının teknik direktörü herberger, bizlere birer adet adidas futbol ayakkabısı hediye ederek oynayacağımız maçlarda başarılar diledi. biz kampımız bittikten sonra sovyetler birliği maçımız için bu ülkeye geçtik. kampa girdik ve ben maçtan bir gün önce rüyamda sovyetler’e karşı oynadığımı gördüm ve bunu arkadaşlarıma (kaptan turgay, lefter abi ve metin oktay’a) söyledim. albay muhterem özyurt, maç akşamı kadroyu açıkladığı zaman ben yoktum. benim yerime kadroda cezası bittiği için naci erdem vardı. bu durumda herkes benimle dalga geçiyordu. ben bu maçta oynayacağımı onlara tekrar ısrarla söylüyordum ve kendilerine ‘maç yarın’ diyordum. maçın oynanacağı günün sabahı benim odamın telefonu çalmaya başladığında açtım ve puppo sandro “hemen gel” dedi bana. saat sabahın 7.30’uydu.
gittiğimde (ismet, gece hilmi hastalandı ve kendisini hastahaneye kaldırdık onun yerine sen oynayacaksın) dedi. ve hilmi ’nin yerine beni kadroya aldı. rüyam gerçekleşmişti bunun üzerine kaptan turgay bana ( eğer sen kaleci olsan beni de hastalandırırsın ) diyerek moral vermişti. bu ne demek biliyormusunuz, kaleci lev yaşin’e karşı oynuyordum, bir efsaneye karşı. sovyetler birliği dönüşü yeşilköy hava alanına gelen feriköy taraftarları beni omuzlara aldığında milli takım arkadaşlarım bana gıpta ile bakıyorlardı.