küçük şehirler büyük adam çıkardılar mı, nasıl kaynaşırlar, nasıl sarmaşırlar ve o adama nasıl sarılırlar hep bilirsiniz... sion takımı da küçük sion şehrinin büyük adamı bugün...
şehir onunla iftihar ediyor, şehir bir bütün olmuş onun etrafında... o da bu korkunç ilgi içinde olduğundan da büyük olmak isteyecek pek tabii... küçük şehirde gezerken, otururken, yemek yerken, etrafımızda dolaşan herkes. «ah! yarın olsa da sizi bir ezsek» gibilerden bakıyor bizlere... pek tabii batılı terbiyesinin kamuflâjı arkasında... sion sahasında çok yakın tribünlere dolacaklar ve âdeta oyuncularımızın omuzları üzerine sarkarak. sion için bağıracaklar, çağıracaklar, kampanalarını çalacaklar, kaynana zırıltılarım sallayacaklar...
bütün bunlar, hangi takımı olursa olsun sarsacak, şaşırtacak bir atmosfer yaratacak. fakat bükreş'te bytom'da, peşte’de, varşova’da, moskova’da benzer hava içinde aksine coştukça coşan galatasaray futbolcularını düşünüyorum da... «küçük şehrin büyük adamı! biz sana yapılacak kutlama törenini galiba bozacağız» diyorum. bu kadar...