honved, manchester united, fiorentina, kopa ve real madrid... turnuvanın ikinci yılının acı ve tatlı büyük olayları işte bu beş ismin ürerinde döndü...
bunların hikâyesine geçmeden önce ikinci yıla şöyle bir kuşbakışı bakmmalıyzı: ilk yılın 16 memleketinden saar bu defa yoktu. onun yerine ingiltere, bulgaristan, lüksemburg, romanya, çekoslovakya ve türkiye katılıyordu. katılanların sayısı 21 olmuştu. bir eleme turu yapmak ve takımları 16'ya indirmek gerekiyordu.
(...)
bunlar kupadan elenirken, bütün zamanların «en büyük» futbol topluluklarından biri olan honved de spor âleminden silinip gidiyordu.
honved, turnuvanın ikinci yılına katıldığı zaman macaristan'daki ihtilâl bu memleketin herşeyini, bu arada elbette spor hayatını altüst etmiş bulunuyordu. honved, ilk turda ispanya şampiyonu atlethico bilbao’ya düştü. ilk maç bilbao'da yapılacaktı. yalnız futbolla ilgili olanlar değil, be???de bütün dünya kızıl idareye karşı ayaklanmış halkın kanla susturulduğu memleketin ordu takımı demek olan honved'in ne yapacağını merakla bekliyordu. maç muhteşem bir futbol gösterisi oldu ve bilbao maçı 3-2 alırken şüphesiz talihine şükrediyordu. ( http://www.macanilari.com...ed.FC-195619575018--.html) ama ikinci maç peşte’de oynanamıyaçaktı. çünkü macaristan ordusunun futbol takımı olan honved oyuncuları başta kaptanları puşkaş olmak üzere peşte'ye dönmek istemiyorlardı. maç brüksel’de yapıldı. farago yaralanıyor, csibor kaleye geçiyor, bu arada bilbao üç gol atıyordu. fakat honved'liler 3-1'lik skoru kocsis’in altın kafası ve puskaş’ın sol ayağı ile 3-3 yapıyorlardı. honved elenmişti kupadan, takat bir «efsane takıma» yakışır futbolunu oynayarak elenmişti. oysa, honved için bu maç turnuvaya değil, spor tarihine vedâ idi: bu, honved’in son resmi maçı oldu. honved dağıldı. ve bu «efsane takım»ın asları puşkaş'lar, kocsis'ler, csibor'lar dilini bilmedikleri başka memleketlerde, başka formalar altında «yıldız» oldular, ama honved tarihe karışmıştı.