ilk basımı 1997 olan eduardo galeano'nun "gölgede ve güneşte futbol" kitabından;
70 dünya kupası'nın unutulmaz görüntülerinden bazılarını sıralayalım: bir kolu sarılı olan beckenbauer'in son âna kadar olağanüstü bir çaba gösterişi, bir gözünden ameliyatlı olan tostao'nun maçlarda dimdik ayakta duruşu, katıldığı son dünya kupasında pele'nin havaya yükselişleri belleklerden kolay kolay silinmeyecekti. pele'yi marke eden italyan defans oyuncusu burgnich onunla ilgili olarak şöyle diyordu: "birlikte sıçradık, ayaklarım yere değdiğinde bir baktım, o hâlâ havadaydı."
şampiyonada dört ekip brezilya, italya, almanya ve uruguay yarı finale kaldı. almanya üçüncü, uruguay da dördüncü oldu. final karşılaşmasında brezilya, italya'yı 4-1'lik bir skorla ezip geçti. ingiliz basını bu maçla ilgili haberini şu başlıkla veriyordu: "böylesine güzel bir futbol yasak edilmeli." son gol unutulmazdı: topa tüm brezilya oyuncuları dokunmuştu, sonunda pele onu sanki bir tepside sunar gibi, işi bitirecek olan ve bir fırtına hızıyla gelen carlos alberto'ya gönderdi.
"torpido" lakaplı alman müller gol krallığında on golle baş sırayı aldı, onu yedi golle brezilyalı jairzinho izledi.
üçüncü kez yenilmez şampiyon olarak brezilya, rimet kupası'nın sahibi oldu. iki kilo ağırlığındaki bu som altından kupa 1983 yılının sonlarına doğru yerinden çalındı ve eritilerek satıldı. şimdi onun yerinde bir taklidi duruyor.