ilk basımı 2000 olan ahmet çakır'ın "o bir imparator" kitabından;
şampiyonlar ligi'nde juventus, a bilbao ve rosenborg'un bulunduğu gruba düşen cim bom'un pek şansı yok gibi görünüyordu.
ancak daha ilk maçta deplasmanda juventus karşısında galibiyet kaçırılınca, herkes şaşkına dönmüştü. galatasaray, güçlü rakibi karşısında inzaghiyıın golüyle yenik duruma düşmüş ama çabuk toparlanmıştı. 31. dakikada hakan'ın aşırtma vuruşuna ceza alanı dışında elle müdahale eden ünlü kaleci perruzzi oyun dışı kalıyordu. bundan sonra üstünlük galatasaray'a geçmiş hakan şükür ye ümit'm golleriyle de 2-1 üstünlüğe ulaşmıştı.
ancak 68. dakikadaki bir savunma hatası yüzünden brindelli takımına eşitliği getiren golü attı... maç da bu sonuçla bitti.
galatasaraylılar buruk bir sevinç içindeydiler. kazanılacak bir maç berabere bitmişti ama juventus gibi bir dev karşısında elde edilecek bu sonuç çok önemliydi.
gerek sarı kırmızılı takım, gerekse türk futbol kamuoyu olayı değerlendirmekte biraz şaşkındı. çünkü juventus, dünya futbolunun devlerinden biriydi. bir türk takımının böyle bir rakip karşısındaki temel hedefi fark yememek olurdu.
oysa torino'nun della alpi stadı'nda bunun tam tersi bir durum yaşanmış ve juventus yenilgiden zor kurtulmuştu. imparator elbette ki öncelikle kaçan galibiyete yanıyordu. özellikle, yedikleri beraberlik golüne isyan ediyordu. yine de futbolcularına çatmak istemediğinden, "gidip sorun bakalım, brindelli futbol hayatında bu kadar bedava başka bir gol atmış mı?" dedikten sonra eklemeden de edemiyordu, "hatta bundan sonra atabilir mi?" diye de ekliyordu. üzüntüsü derindi...