konya’da saat 14'ü gösterirken, sporcu susmuş, idareci susmuş, seyirci susmuştu. hakemin düdüğü ile beraber kulakları sağır edici bir tezahürat başladı. on dört bin konyalı bağırıyordu: «gençler, gençler çok yaşa...» diye.
ama gençler heyecanlarına hâkim olamamışlardı ve sadece bu sebeple altay’a mağlûp oldular. aslına da bakacak olur sak siyah - beyazlılar bu maçı sadece tecrübeleri ile aldılar konya gençlerbirliği elenmesine rağmen hakikaten anlaşmalı bir oyun çıkardı.
hele emin'in frikikten, varol'u avladığı gol. doğrusunu söylemek icap ederse mithatpaşada dahi böylesine nefis bir frikik seyretmemiştik.
hızlı bir tempoda başlayan maçın ilk golü 36. dakikada oldu. nail tayyar’ı çalımladıktan sonra kaleye çapraz vaziyette şutunu çaktı. kaleci ahmet bu gole müdahale edemedi.
ikinci devre
ikinci devrede konya gençlerbirliği altay'ı zorlamağa başlamıştı. ama tam beraberlik ümit edildiği bir anda bütüm hayâlleri yıkan ikinci gol kaydedildi.
mustafa’nın kocaman diye vasıflandırabileceğimiz hatâsından istifade eden ayfer topu kaptı ve bir anda ahmet'i avlayıverdi. seyirci ümidini kaybetmişti maçın neticesinden ama, hakikaten orta sahada rakipleri üzerinde bir baskı kuran konyalı gençler ümitli idiler. 79. dakikada da bir gol atıverdiler altay kalesine hem de şık bir gol. ceza sahasının bir iki metro ötesinde hakemin verdiği faul atışını emin, düzgün bir şutla direği sıyırtırcasına ağlara mıhlayıvermişti.
hüseyin maloğlu’nun idare ettiği maça taraflar şu kadrolarıyla çıkmışlardır: