hayatımda izlediğim en eğlenceli maç. şaka gibi ama galatasaray'a tam 18 gol atmıştık.
maçın normal süresi ve uzatmaları 1-1 berabere bitmiş, herkes gibi bizde "normal şartlarda" atılacak penaltıları beklemeye koyulmuştuk.
gençlerbirliği'nin kalesinde kubilay aydın, galatasaray'ın kalesinde ise hayrettin demirbaş vardı. penaltı atışları başladı. her penaltı gol oluyordu. hiçbir futbolcu topu dışarı atmıyor, direğe nişanlamıyor, kaleciler her topta ters köşeye yatıyor ya da, belki de sıkıntıdan, yerlerinden bile kımıldamıyorlardı. dakikalar geçiyor, penaltılar gol olmaya devam ediyordu. kaleciler dahil her futbolcu penaltı kullandığı için herkes ikinci penaltı vuruşlarına geçmişti. artık stadda gol sevinçleri, yerini kahkahalara ve gülüşmelere bırakmıştı. nihayet gençlerbirliği kalecisi kubilay aydın, galatasaraylı ilyas kahraman'ın vuruşunu kurtardı ve gençlerbirliği'ni bir üst tura taşıdı. hiç bitmeyecek sandığımız penaltı atışları 33. penaltının kurtarılması ve ardından gençlerbirlikli osman coşkun'un 34. penaltıyı gole çevirmesiyle ile son bulmuştu.
eve geç gitmeme rağmen, o soğuğa rağmen hayatımda izlediğim en eğlenceli maçtı.