istanbul'un ileri spor kulüplerinden geçen yılın ayaktopu şampiyonu beşiktaş iki maç yapmak üzere dün sabahki trenle ankara'ya geldi ve öğleden sonra ilk maçını ankara gücü ile yaptı.
gerçi iki takım arasındaki sınıf ayrımı beklediğimiz çok güzel ve çetin oyunlardan birini görmemize engeldi. ancak biz gene birinci derecede bir istanbul kulübünün ankara’ya getirilmesi suretiyle yapılan bu girişimi çok yerinde buluyor ve alkışlıyoruz. ankara futbolunun ilerlemesi ve teknik bakımdan faydalanması için istanbul’un en gözde kulüblerini sık sık ankara’ya getirtmek çok faydalı ve lüzumlu bir iş olacaktır. bu hakikati gören parti genel sekreterimiz de dün, idman birliği başkanlarına istanbul kulüblerinin imkân nısbetinde sıkça ankara’ya getirtilmesini tavsiye etmiştir.
alan çok kalabalıktı. epidenberi iyi bir oyun görmiyen ankarasporcuları alanı çepçevre sarmışlardı. tüze bakanı bay şükrü saraçoğlu, gümrük ve tekitler bakanı bay ali rana tarhan, parti genel sekreteri bay receb peker, parti genel kurumu üyesi bay rahmi apak, spor kurulları başkanı bay aziz akyürek ve daha bir çok saylavlar da seyirciler arasında idiler.
tam 17.30 da beşiktaşlılar alkışlar arasında alana çıktılar ve halkı selamladılar. bunların arkasından ankara güclüler de yerlerini aldılar. yargıç b. sedat akça idi. takımlar şu şekilde idi:
beşiktaş kuvvetli kadrosiyle oynuyordu. ankara gücü yalnız dışardan reşadı almıştı.
ilk vuruşu ankara gücü yaptı. bunu beşiktaş orta hafı çok çabuk kesti. top cevdetin ayağına geldi. falsolu bir vuruşla korner oldu. korneri hayati çekti, eşref başiyle birinci golü yaptı. daha oyun başlayalı bir dakika olmuştu. onun için bu gol ankara gücü oyuncularını biraz şaşırttı. beşiktaşın arkası arkasına yaptığı akınları durdurmakta zorluk çektikleri görüldü. on dakika kadar bu hal sürdü. bir aralık baskıdan kurtulan güclüler bir akın yaptılar. muzaffer, alâ, abdi kale önünde bir gol fırsatı kaçırdılar. güclülerin bu akınları sayılacak kadar az oluyordu. 15 inci dakikada da gene bir akın sırasında reşadın güzel bir pasını alâ kaçırdı. beşiktaşlılar boşa giden bu akına cevab vermek isterlermiş gibi bir dakika sonra soldan ilerlemeğe başladılar. eşref ali rızayı atlattı ve hakkıya pas verdi. güzel bir şüt direğe çarptı. hayati yetişti ve ikinci golü yaptı.
bundan sonra beşiktaşın akınları birbirini kovaladı. güzel paslaşmalar gördük. yerden oynuyorlar ve ileri geri gidişleriyle seyircilere güzel bir oyun seyrettiriyorlardı.
23 üncü dakikada top ortalarda idi. hakkı ileri sürmeğe başladı. hemen önüne kim geldiyse hepsini geçti ve kaleci ile karşı karşıya kalınca güzel bir şütle üçüncü golü attı.
beşiktaşlılar bu golden sonra daha düzgün oynamağa başladılar. hele sol tarafın akınları çok göz alıcı idi. 25 inci dakikada eşref falsolu giden bir pas verdi. yerinde verilen bu topu şeref ağlara takmakta gecikmedi. yapılan bu dördüncü gol, günün en güzel sayısı idi.
bundan sonra beşiktaşlıları sayı yapmak istemez gibi gördük. akınları biraz durdu. teknik ve bilgili bir oyun göstermeğe başladılar. bu sırada ankara gücünün korner ile neticelenen iki üç ilerleyişi oldu. reşadın güzel bir korner atışından istifade edemediler. bir defasında da abdinin güzel bir pasını samim kullanamadı.
ikinci bölüm başlar başlamaz birinci dakikada hakkının attığı beşinci gol oldu. hemen arkası sıra güclüler beşiktaş kalesine kadar indiler fakat gol çıkaramıyorlar. 10 uncu dakikada da ceza çizgisi üzerinde cevdetin attığı firikik kaleden dört beş metre yukarıdan kaçtı.
18 inci dakikada top beşiktaşlıların eline değmişti. kaleye yakın bir yerde idi. penaltı oldu. vuruşu alâ yaptı. fakat bu da boşa gitti. biraz sonra muzafferin sıkı bir şütünü de mehmed ali tuttu.
20 inci dakikada gene soldan bir ilerleme yaparak şeref altıncı golü, iki dakika sonra da eşrefin bir pasiyle ve vole bir şütle hakkı yedinci golü ağlara taktı.
gol sayısının çokluğu ankara gücünü yıldırmamıştı. oyuna başladıkları zamanki kadar kuvvetli bir enerjiyle oynuyorlar. golü çoğaltmamağa çalışıyorlardı. beşiktaşlılar ise oyunun bitmesine bir dakika kala orta akıncı muzafferin ayağiyle attıkları sekizinci gole kadar sayı yapmaktan ziyade düzgün ve güzel bir oyun göstermeğe çalıştılar bunu la iyi başardılar.
beşiktaş türkiye futbolunda yolunu almış birinci sınıf bir ekipti. taliğsiz bir oyunla bu seneki birincilik maçlarında şampiyon olamamıştır ankara futboluna göre çok ilerde olan istanbul futbolunu hakkiyle oruntayacak olan bir kulübtür. dün daha oyun başlamadan evel futbolu bilenler için bu kadar sayı ile olmasa bile beşiktaşın kazanacağı belli idi.
bundan beş on sene evel türkiye birinciliklerinde harbiye ile ankara sahasında karşılaşan beşiktaşın dünkü oyunu güzel, heyecan verici ve ilgi uyandırıcı idi.
biz ankara gücünden bu karşılaşmada kazanmak beklemiyorduk. fakat takımda artık yer almamaları lazım gelen ihtiyar ve yahut ayağını topa sürmesini bilmiyenler yerine daha genç oyuncular koyabilirlerdi. sonra sonu değiştirmek ellerinde olmadığına göre hiç olmazsa akından ziyade kalelerini korumayı göz önünde tutsalardı daha iyi ederlerdi. yalnız güclülerin çok sayı ile yenilmelerine rağmen oyunda başından sonuna kadar uğraşıp didinmeleri göze çarpan iyi tarafları idi.
buüün beşiktaşlılar 17.30 da geçen 1934 yılının şampiyonu çankaya ile oynıyacaklardır. çankayalılar her zamanki oyunlarını, çıkarabilirlerse sonun dünkü kadar olmıyacağı umulabilir.