g.saray'ın oyun kurgusu sağlıklı bir düşünce zinciriyle donatılmıştı. rakibin kalitesi belliydi ve duygu hovardalığı gibi bir hevese kapılmak g.saray'ı yanlış yollara götürebilirdi.
g.saraylı futbolcular sahanın her nokta ve bölgesinde öncelikle taşıdıkları sorumluluğu uygulamakla yükümlüydü.
ve yine sahanın her alanındaki görev dağılımı, rakibin gücü ve özellikleri düşünülerek planlanmıştı.
kanatlardaki ümit ve k.hakan'ın savunma ve hücum aksiyonları rakibe göre ayarlanmıştı. yani kanatlarda kontrollü oyun bu planın ilk gereğiydi.
ve g.saray'ın alacağı sonuç bu oyun kurgusunda starlarının göstereceği performansa bağlıydı. tugay ve ergün genelde bilinen özelliklerini sergilemekte zorlandılar. hagi, bulunduğu bölgede çok adamla kapanmanın sıkıntılarını yaşadı. böyle bir ortamda, yaratıcı ve üretken pas özelliği sınırlı kaldı.
hagi'nin oyundaki konumu forvette b.hakan ve ilie'nin alışık davranış biçimlerini de etkiledi. g.saray'ın yediği gol, bülent'in bireysel hatasıydı. hagi'nin düşürüşü ise tartışmasız penaltıydı. rakip, hagi'yi kontrolsüz kovaladı ve arkadan topuğuna basarak yere indirdi. kural, böyle bir hareketi penaltı olarak yorumluyor.
sonuca mantıklı bir yaklaşım getirirsek, g.saray pekala kazanabileceği bir oyunu kaybetti. ama asla rakibinden kötü oynayarak değil. herşey bir yana son dakikada hagi'nin direkten dönen frikiği dün g.saray'ın yaşadığı şanssız gecenin en somut örneğiydi.