maçtan önce soyunma odalarına gittiğimde...ne yalan söylemeli,lüleburgazlılara çekinerek yanaştım.tanımıyordum çoğunu...hoş görülerine sığınıp itiraf ettim bunu... dostca el uzattılar,başta hocaları:"ben sabri doğrugider" dedi teknik direktörmü? tevazu,bu bu takımın her yanına hakimdi "yoo,dedi doğrugider,ben sadece antenörüm...zaten biz futbol oynamaya çalışan,temelde amatör ruhlu bir takımız,çocuklar birbirinin dilinden anlıyor.lüleburgaz bir çok yıldız yetiştirditürk futboluna...bu günde lüleburgaz'da futbolun varlığını göstermek amacındayız. sonuç önemli değil...bir kupa çeyrek finalinde oynamak bizim için büyük şeref...çocuklar bu büyüklüğü biliyor,ezilmeyelim yeter" futbol oynayalım yeter!...
sabri hocaları böyle diyordu,evet türk futbolunun gölgediki sabri hocasıydı bu...ama öğrencileri takımlarını güneşe çıkaracaktı.sabri doğrugider'in ögrencileri sahiden doğru gidiyordu.yanlış giden,milyonluk istanbul beylerinin çocuklarıydı.lüleburgazsporlulara baktım.aa eski tanıdık aydın..."futbolun misafiri olduğum günlerde yüzüm gülüyor,yeniden doğmuş gibiyim"diyordu.ya şu kır saçlı? "saçdaşım"a takılmıştı gözlerim..."kaptanımız" dedikleri sırada tanıdım:naci'ydi...kaç yılın gerçek futbol emekcisi...birazdan harikalar yaratacağını bilmeden...
"yaşa" dedim "eskilerde neler var göster,göster" genç futbolculardan birisi,aynı andabenide kolladı: "ne varsa kır saçlılarda var ağabey..."naci ağabeylerin yanı sıra,saçları yeni kırlaşmaya başlamış bir başka emaktarı gördüm: eski adanalı yalçın...ötekiler kızmadı bana onları isim isim tanımadığım için...
aslında kendilerini tanıyan yok denecek kadar azdı...fakat az sonra sahaya çıkacak ve kartvizitlerini çıkaracaklardı:
" lüleburgazspor...1979-80 kupa beyi..." diye...artık herkes tanıyacaktı onları...
muzip bir lüleburgazsporlu futbolcu - hangisi bilmiyorum- yanıma sokuldu: "size bizim başarı sırrımızı açıklayayım mı? baksanıza takımımıza:mehmet, mustafa,hasan hüseyin. isa,musa eee beygamber sülalesi bir yanda...öteki peygamberler onun yanında...bize dokunan çarpılır valla..."
doğruydu... beşiktaş da fenerbahçe de dokunamaya kalkmış...ve ikiside fena çarpılmıştı.