galatasaray ile fenerbahçe arasında oynanan derbi maçlar hep zor geçer. dün gece puan, puanlar fenerbahçe’ye lazımdı. galatasaray, sivas maçında şampiyonluğu perçinleyerek sezonu kapamış. fenerbahçe, daha istekliydi, daha çok gol pozisyonuna girdi. bunun da karşılığını galip gelip, 3 puanı hanesine yazdırarak aldı. galatasaray bu sezonun şampiyonu... böyle maçlar puana ihtiyacın olmasa da kulüp için prestijdir. demek ki, futbolcular kendilerini salmışlar, bu maça iyi hazırlanmamışlar. fatih terim kadrosuna çok güvenmiş; elmander, burak ve drogba üçlüsüyle başlaması, bunun göstergesi. takımını kampa bile almamış. ‘siz şampiyon takımın futbolcularısınız, derbide çıkıp takır takır oynarsınız’ diye düşünmüş. fenerbahçe buna müsade etmedi. oyunun büyük bölümünde galatasaray’dan daha iyiydi. atılan gollerde gökhan zan’ın ve eboue’nin hataları affedilecek gibi değil. gollerden önce cüneyt çakır’a da bir parantez açmak lazım. ilk golde hamit’e yapılan faul; devamında webo golü attı. ikincisinde gene webo’nun, eboue ile mücadelesinden faul kararı çıkmalıydı. cüneyt çakır, türkiye’nin en iyi hakemiyse böyle hatalar yapmamalı. maçın gidişatında da iki takımın lehine ve aleyhine çok hata yaptı çakır. böylesine, uluslararası arenada övündüğümüz bir hakeme yakışmayacak kadar kötü maç yönetti. en doğru hareketi, volkan’a gösterdiği kırmızı karttı. sabri ise volkan’ın tuzağına düştü. o itişme kakışmalarda volkan’ın yanından uzaklaşmalıydı. ama volkan dün akşam, sinirlerine hakim olamayan bir yapıdaydı. hareketlerini hoş karşılamıyorum. zaten kırmızı kart gördü. sonuçta, dün geceki yenilgi ile galatasaray’ın kaybı sadece prestij oldu. fenerbahçe ise ligi ikinci bitirip, şampiyonlar liginde ön eleme oynamayı garanti altına aldı. maçtan keyif almadım. bol pozisyon olmadı. bu kadar kaliteli futbolcuları olan iki takım da sahaya daha iyi futbol koymalıydı.