fenerbahçe başkanı yıldırım, "pazar günkü maçta sonuç ne olursa olsun, 90 dakika, şampiyonluğu belirleyecek bir süre değil" dedi.
hilmi türkay
karabük beraberliğinin ardından liderlik koltuğunu galatasaray'a bıraktığı gibi bir puan da gerisine düşen fenerbahçe moral arayışında. dün yaptığı çift idmanla galatasaray maçının hazırlıklarına başlayan sarı-lacivertli ekipte başkan aziz yıldırım ve diğer yöneticiler gerek teknik kadro gerekse futbolculara moral aşılamaya çalışıyorlar. köksal özbek ve futbol şube sorumlusu olan kardeşi ali yıldırım' la birlikte alman teknik adam löw futbolcularla bir toplantı yaptı.toplantıda futbolculara henüz kaybedilen bir şeyin olmadığını söyleyen yıldırım, idman bitince teknik kadroyla bir restoranta giderek yemek yedi.
bu arada futbol şube sorumlusu ali yıldırım bir basın toplantısı düzenleyerek son günlerde derby maçın atmosferini yükseltmek isteyen bazı kesimler olduğunu iddia etti.
''fair-play'' çerçevesi içinde centilmence bir maç olacağını söyleyen yıldırım ''pazar günkü maçta sonuç ne olursa olsun, 90 dakika, şampiyonluğu belirleyecek bir süre değil. maçın atmosferini yükseltmek isteyenler var. iki tarafı tahrik etmek isteyenler var, bu yanlış. herkes türkiye'nin en iyi futbol oynayan iki takımını izleme fırsatı bulacak. kimse bu maçı elektrikli bir havaya sokmaya çalışmasın. bütün amacımız ülkemize futbol bayramı yaşatmak'' şeklinde konuştu.
ali yıldırım'ın yanı sıra öğleden sonra idman öncesinde löw bir toplantı yaptı. samsun ve karabükspor karşılaşmalarında çok önemli puanlar yitirdiklerine dikkat çeken alman teknik adam '' eğer bu maçları kazanmış olsaydık, bulunduğumuz yer şimdi çok farklı olurdu'' dedi. metin ve murat 'ın olmamalarının bütün planlarını bozduğuna da dikkat çeken löw, g.saray maçıyla ile ilgili olarak şunları söyledi: ''iki taraf için çok zor bir maç olacak. bu maçların favorisi hiçbir zaman olmaz. ama biz, kazanan taraf olmak istiyoruz. futbolseverler sanırım güzel bir maç izleyecekler.tek isteğim karşılaşmanın dostane bir şekilde geçmesi, güzelliklerin çirkinliğe dönüştürülmemesi.''