ilk basımı 1996 olan simon kuper'in "futbol asla sadece futbol değildir" kitabından;
bir ülke ne kadar kötü durumdaysa, dünya kupası onlar için o kadar önemli oluyordu. turnuva, norveç'in ve isviçre'nin günlük yaşamında pek az şeyi değiştirdi, ama ruanda'da işlenen cinayetler bir anda son buldu. ruanda'daki bütün kabileler nijerya'yı tutarlar; dünya kupası'ında askerler, jeneratörlerini tamir edip tv'lerin başına geçerler. dünya kupası her zaman bir sürü tartışmaya neden olur ve tüm dünyada, turnuvada atılan gollerden daha fazla sayıda ölüm görülür. ulster'de irlanda'yı sadece katolikler tutuyordu. 18 haziran günü eli silahlı protestanlar, loughinisland köyünde bir katolik pub'ına daldılar ve irlanda cumhuriyetinin italya'yı yendiği maçı seyreden katolikler'den altısını öldürdüler.
irlanda, meksika'yla oynadığı ikinci maçını kaybedince, shankill'in duvarına 'viva meksika' yazıldığı görüldü. ve üçüncü maçlarında norveç'le berabere kalıp da ikinci tura yükseldikleri zaman, katolik gençler batı belfast'ta devriye gezen ingiliz askerlerine, "kupa'yı kazandığımız zaman bütün ingilizleri susturacağız", diye bağırdılar. belfast'taki shorts uçak fabrikasında çalışan bir katolik, işe giderken üzerine irlanda forması giydiği için uzaklaştırma cezası aldı. shorts yetkilileri kendilerini, tarafsız bir işyeri yaratmak istediklerini söyleyerek savundular. oysa ulster'in her tarafında protestanlar, irlanda'nın maçının olduğu günlerde işe giderken glasgow rangers formaları giyiyorlardı.