cem can'ın "fair play yemin istemez: fan-etik yazıları" kitabından;
tabelada ve tribündeki fark
manchester united- fenerbahçe maçı skorda olduğu kadar taraftar davranışlarında da önemli bir fark oluşturdu. maç sonucunun moral bozuculuğuna karşın, taraftar tutumundaki siyah- beyaz fark, yöneticilerin övgüleri dışında hiç konuşulmadı...
old trafford" daki maçı 55 bin manchester taraftan ve 3 bin kadar fenerbahçeli izledi. manchester taraftan koltuklarında oturuyor, maçtaki hiçbir hareketi gözden kaçırmıyor ve maçın başından sonuna kadar hakiki tepkiler ile takımım diri tutuyordu. buna karşılık takımını ingiltere'ye kadar takip eden fenerbahçeliler gene ayakta, gene davulları ile monoton bir tempo veriyor, maçta birbirinden farklı sayısız mücadele yaşanır ve pozisyon oluşurken marşlar şarkılar söylüyorlardı. manchester taraftan sahaya sürekli olarak "sizi izliyoruz, mücadelenizin farkındayız" mesajım iletirken fenerbahçeliler ise maçm gidişinden bağımsız olarak, "biz buradayız ve sizi seviyoruz" demekle yetiniyordu^
türkiye'de makbul sayılmayan "oturan" manchester taraftarının takımı, ayaktaki taşlan, coşkulu ve davul gücünü de örgütlü bir şekilde kullanan gürültücü fenerbahçe taraftarının takımına 6 gol atıyordu.
bu davranış farkına rağmen ortaya çıkan bu skor, türk futbol taraftarının yüceltilen coşku ve tezahürat biçiminin takımlara yaptığı katkıyı şüpheli kılmaya yeterli bulunmalıdır.
ingiltere'de taraftarlara! ayakta maç izlemesine ilişkin olarak hazırlanan raporda, "koltuklar ya rahatsız yada sahanın görülmesinin olanaksız hale geldiği konumdadır; ya ayaktaki diğer taraftarlar görüntüyü kapatmaktadır; ya diğer takımın ayaktaki taraftarları ile rekabete girilmiştir ya da aynı kulübü destekleyen taraftar grupları arasında çekişme vardır" deniliyor. |
ayaktaki taraftarın gerekçesi hangisi olursa olsun, tekrarlanan davranışların önce birer alışkanlığa, sonra da bir kültüre dönüştüğü unutulmamalıdır...
ayakta maç izleyen taraftarların takımlarına katkısı tartışmalı hale geldiği kadar kamu düzenine ilişkin güvenlik, kalabalık kontrolü ve tüketici haklan konularında da soruna yol açıyor.
koltuklu tribünlerde ayaktaki taraftarları koruyacak çarpışma bariyerleri olmadığı gibi, önlerindeki koltuğun arkalığı bir sürüklenme durumunda taraftarların önlerindeki kişinin üzerine düşmelerine ve çeşitli yaralanmalara yol açıyor. eğer koltuğun üstünde duruluyorsa zarar artıyor. koltuk düzeninde 10 metrekareye 31 kişi düşerken ayakta maç izlenirken bu sayı 47'ye ulaşıyor. bunun yanı sıra, oturan kişinin enine kapladığı mesafe 46 cm. iken aynı kişi ayaktayken 55 cm'lik bir genişliğe ihtiyaç duyuyor. ayaktaki taraftarlar bu fazladan alanı yaratmak için merdivenlere ve dolaşım yollanna taşarak acil durum ve müdahale için hayati önemi bulunan geçitleri tıkıyor; stadyum ve diğer güvenlik birimlerinin sorunları henüz ciddi bir boyuta ulaşmadan tespit etmesini zora sokuyor, sorun çıkartanların bilinen saldırganların stadyumdan uzaklaştırılması güçleşiyor ve genel olarak ayaktaki taraftar grupları stadyum içindeki otoriteye direniyor, karşı koyuyor ve stadyum düzenini bozuyor...
stadyumlann fiziki koşullarının iyileştirilmeleri ile birlikte taraflar profilleri de değişmeye başlamasına rağmen, "maçı kendi koltuğuna oturarak izleyen taraftarlık" boyutuna geçiş henüz önümüzde kritik bir dönemeç olarak bulunuyor...