1.ligde oynarken bir sezonda küme düşme tehlikesi yaşıyorduk. rabimiz ise fenerbahçe'ydi. berabere kalsak küme düşüyorduk ve maç kendi evimizdeydi. stad ise tıklım tıklım doluydu. 20.000 kişinin üstünde taraftar stada akın etmişti. hakem maçı çok kötü yönetiyor ve sürekli aleyhimize kararlar veriyordu. ilk yarıyı 0-2 geride kapattık ve fenerbahçe bizi yenerse şampiyon olacaktı. soyunma odasına girdiğimizde morallerimiz çok bozuktu ve maçı çıkmama kararı aldık. beraberlik bile yetmiyordu ama soyunma odasına gelen mavi lacivertli idarecimiz muharrem gülergin abimiz gözlerimizin içine bakarak çok güzel konuşma yaptı;
''çıkın formanız ve şerefiniz için oynayın'' dedi ve bizi 2. devreye her zamanki gibi sırtımızı eliyle sıvazlayarak çıkarttı. maça çok iyi motive olarak 2. devreye çıktık. birde ne görelim 20.000 kişinin tıklım tıklım doldurduğu stad yarı yarıya boşalmıştı. kalanlar üzüntüden ağlıyorlardı ama biz 2. devreye fırtına gibi başladık. ilk önce 1-2 ardından 2-2 beraberliği yakalayıp daha sonra 3-2 öne geçtikten sonra maçı radyodan dinleyen herkes stada tekrar gelerek maçı seyretmeye başladılar. maç bittikten sonra seyirciler çok mutlu oldular. onlarda bizi 5 ocak stadı’ndan istasyonun yanındaki külüp binasına kadar omuzlarında taşıyarak onurlandırdılar.