22 birinci teşrin (ekim) 1941 tarihli türk sözü gazetesinden;
kupa maçı
cumartesi günü saat 15 de hatay — içel arasında kupa maçı yapılacak ve galibi ilede seyhan bölgesi 26 — 10 — 941 pazar günü çarpışaçak, neticede galip takım kupayı alacaktır.
25 birinci teşrin (ekim) 1941 tarihli türk sözü gazetesinden;
bugünkü maç
bugün şehir stadyomunda saat 15 de hatay — içel bölge takımları arasında (bugün kupası) maçı yapılacaktır.
maçın hakemi diplomalı hakemlerimizden bay adnan gülgündür. bu maçın galibi pazar günü seyhan bölgesi muhtelit takımı ile karşılaşacak ve galip gelen takıma törenle kupa verilecektir. gençlerimize başarılar dileriz.
26 birinci teşrin (ekim) 1941 tarihli türk sözü gazetesinden;
lçel takımı 4-0 hatay takımını yendi
( bugün kupası ) için dün şehir stadyomunda karşılaşan içel — hatay bölgeleri muhtelit takımlarının maçı , içel takımının üstünlüğü ile cereyan etmiş ve maçı 4 — 0 içel muhteliti kazanmıştır.
22 birinci teşrin (ekim) 1941 tarihli bugün gazetesinden;
'' b u g ü n ,, futbol kupası
gazetemiz, seyhan, içel ve hatay bölgeleri muhtelit fudbol takımları arasında bir maç tertip etmiştir. beden terbiyesi seyhan bölgesi fudbol ajanı ile müştereken çekilen kur'a mucibince ilk karşılaşma 25 birinciteşrin cumartesi günü hatay - içel muhtelit takımları arasında adana stadyumunda yapılacaktır. bu maçın galibi 26 birinciteşrin pazar günü seyhan muhteliti ile bir maç yapacak, bu karşılaşmanın galibi " bugün ,, kupasını alacaktır.
22 birinci teşrin (ekim) 1941 tarihli bugün gazetesinden;
'' bugün ,, kupası
hatay - içel muhtelitleri b u g ü n k a r ş ı l a ş y o r
üç bölge arasında tertip ettiğimiz ( bügün ) fotbol kupası maçlarına bugün şehir stadyomunda saat 15 de başlanacaktır. ilk karşılaşma hatay . içel mahtelit takımları arasında yap lacaktır. bu maçın galibi 26 birinciteşrin pazar günü s yhan muhtel ti ile karşılaşacaktır. bu finalın neticesinde kazanan takım gazetemiz tarafından konulan kupayı alacaktır.
26 birinci teşrin (ekim) 1941 tarihli bugün gazetesinden;
bugün kupası
içel muhteliti, hatay muhtelitini 0-4 yendi
gazetemiz tarafından seyhann, içel ve hatay bölgeleri arasında tertip olunan futbol maçlarının birincisi dün adana stadında içel ve hatay muhtelitleri arasında yapıldı. maçın tafsilatını muharrir arkadaşımız nejat bögürtlen ikinci sahifemizdeki yazısında anlatmaktadır.
26 birinci teşrin (ekim) 1941 tarihli bugün gazetesinden;
bizim maçlarda neler gördüm
meşhur (sait çelebi) ağzile dünkü maçın tafsilâtı
bir spor hastası
yazan: nejat böğürtlen
etrafıma baktım, vali faik üstün yine tribünde, kendi yerinde.. olur merak değil doğrusu.. bir spor hareketi olsun da vali ora da bulanmasın, bu, bizim tahrir müdürü reşad enisin kahveye çıkması, dikte servisini bir gün kaçırması kadar imkânsız bir şeydir. size yemin ederim ki seyhan valisi hasta!
meşin topun dün gene çilesi vardı.
« bugün» ün adana, içel ve hatay futbol muhtelit takımları arasında tertip ettiği kupa maçının ilk oyunu, içel ve hatay muhtelitleriyle yapıldı.
şehir stadyomunda saat 15 te başlayan maçın hakemi ken'an gülgün, takımları sahaya davet ettigi zaman etrafıma baktım, vali faik üstün gene tribünde, kendi yerinde.. olur merak değil doğrusu.. bir spor hareketi olsun da vali orada bulunmasın. bu, bizim tahrir müdürü reşad enisin kahveye çıkması dikte servisini birgün kaçırması kadar imkânsız bir şeydir.
size yemin ederim ki, seyhan valisi hasta.
evet, tedavisi mümkün olmayan, şifası bulunmıyan müzmin bir hastalığa yakalanmış.. spor hareketi dedilermi idi, ispazmozlar geçiriyor. hele adanalıların iştirâk ettiği maçlarda, sararıp soluyor, belli ki tir, tir titriyor.
gerçi dünkü maç adanalılar arasında değildi amma, heyeeanlı idi.. insana heyecanla önündekine tekme attıracak, ağzından gayri şûurî garip sesler çıkartacak kadar coşturucu ve sürükleyici idi..
maç daha ilk dakikalarda, kendini göstermişti. hemen hükmettik ki, içelliler teknik ve hakim, buna mukabil hataylılar enerjik ve ekseriya münferittir.
nitekim hataylılar tekniksizliklerinin kurbanı oldular, yoksa mersinlilere yenilecek bir takım değildi ve ferd, ferd mütalaa edecek olursak, hiç te fena oynamıyorlardı. ilk dakikalardan 30 zuncu dakikaya kadar gördük ki, sıkıştırılan, tek kale vaziyetine getirilen hep hataylılar olmuştur.
mersinlilerin bir sol açığı var. yaman bir şey.. birinci hafaymda, avuta çıkarttığı bir kaç şütten anlaşılıyordu ki tehlikelidir. nitekim, seyircilerin yaptığı tahmin, boşa çıkmadı. ikinci haftaymda kendini gösterdi. bu gün oynayacak olan adanalılara kardaşane tavsiye.. sol açık ilhanı serbest bırakmak gibi hataylıların hatasına düşmesinler..
ayakla birlikte yakalanan top
mersinliler, ilk haltayımda. hasımlarını çok sıkıştırdılar.. bununla beraber hataylıların genç bir kalecileri var. her halde kıymetli bir oyuncu olsa gerek.. birinci haftayımda ne kadar şüt çekildi ise, hep elinde ve avutta idi hele bir defasında, topu karşı taraf oyııncusunun ayağı ile birlikte yakalamış, yerlere yuvarlanmıştı. denilebilir ki, birinci haftaymda, sıfır sıfıra sahadan çıkan iki takımın galibi hatay kalecisi idi.
ikinci haftayım, oyunun en heyecanlı devresini teşkil etmişti. mersinliler bir az yorgun görünüyordu. fakat hataylılar enerjik ve ümitli idi.
ne yazıkki, bu ümit, daha altıncı dakikada, sol açık ilhanın sert bir şutunda eriyiverdi mersinliler ilk sayılarını yapmışlardı.
bir spor hastası daha
gol, gol, avazeleri arasın da seyircilere göz gezdiriyorum. beden terbiyesi seyhan bölgesi müdürü rıza salih, aşağıdan bana işaret ediyor, « ben demedimmi » demek istiyor.halbuki, rıza salih daha stadyumda yeni görüyorum. anladım, beden terbiyesi müdürü de bizim hastalardan..
bu sırada, tekrar başlayan oyun hızlaşmışa benziyor. zavallı meşin ayaktan ayağa, baştan gökse çarpıyor, yerlerde sürünüyor hele, hele sol açığın ayağına düş memek için belliki çırpınıyor, istemiyor, isyan ediyor. meşin top, sol tarafa gitmek, sol açığın ayağına düşmemek için çırpınadursun, 25 inci dakikada ilhan gene onu yakaladı ve yaradana sığınıp öcünü aldı.
sol açığın ayağından ok gibi fırlayan top kalecinin ellerinde.. fakat ne o, top ağlara takılıverdi. şut o kadar serttiki, kaleci tuttuğu halde topu alıkoymak imkânını bulamamıştı.
bu suretle, mersinliler ikinci gollerini kaydetmişti.
nasılsa gözüme ilişiverdi, valinin yanından rıza salih bana yine işaret etmiyormu?
"cep zırhlısı,, çapında bir sağ açık
oyun gene başladı, heyret hataylılar hâlâ canla, başla çalışıyorlar, yenilmemek, gol çıkarmak için bütün enerjilerini gösteriyorlar. fakat mersinlilerin bir de küçük çapta bir sağ açıkları var. ne yalan söyleyeyim sahaya ilk çıkdığı zaman, bu oyuncu hakkındaki görüşüm biraz tuhaftı, azımsamıştım. sonradan öyle feci yanıldığımı anladımki, hele 34 üncü dakikada sol açığa yarattığı bu gol fırsatına hayran oldum .
sağdan iki beki çalımla kıvırdı, tam ortaya pas vereceği zaman top karşı taraf oyuncusunun ayağı ile tevkif edildi.
küçücük cüssesile topu gene yakaladı ve tekrar bir çalımdan sonra, pasını verdi.
top mersinlilerin sağ açığında.. kadere bir şey denemez.. topun tecellisi tekrar ağlara takıl makmış ve takıldı..
mersinliler üçüncü gollerini de yaptıklarından artık agırdan alıyorlar. zira ikinci, haftaymın 35 inci dakikası.. oyunun bitmesine 10 dakika var. 3 gol de garantide.. etrafa bakıyorum, seyircilerden birer, ikişer dağılanlar oluyor.
yanımdakilere soruyorum:
— bu sol açık ilhanı tanıyor musunuz.
— mersinlilere şu üç golü de kazandıran sol açığı mı?
— evet.
— bu bizdendir, adanadandır, evvelce adana takımlarında çok oynamıştır.
belli.. şimdi herkesin gözü sol açıkta... anlaşılan herkes, şimdi oyunda kimin netice alacağını artık merak etmiyor, sol açık nasıl şut çekecek diye bekliyor.
fakat bu intizar boşa çıktı. mersinliler 44 üncü dakikada forvetlerden birinin ayağı ile 4 üncü gollerini yapmışlar, ve 4 0 günün galibi olmuşlardı.
hakem kenan gülgün, oyun bitip sahadan çıkarken bir arkada şına şunları söylüyordu!
— « bugün » gazetesi bugünkü nüshasında bana çatmıştı. dün kü maçı iyi idare etmedim diye.. nasıl.. bugünkü maçı gelselerde görselerdi.. hakem dediğin böyle olur.
•••
bugün galip mersin muhteliti ile adana muhteliti saat on beşte karşılaşacak. bakalım,bu boy ölçüşmede, « bugün » kupasını kazanacak.
