büyük bir alâka toplıyan basın kupasının ikinci hafta maçlarına bugün inönü stadın da devam edilecek ve ilk karşılaşmayı saat 15 de fenerbahçe — vefa, ikinci karşılaşmayı da saat 17 da beşiktaş — galatasaray takımları yapacaklardır.
geçen haftaki oyunlardan sonra dört takım içinde vefanın en favori takım olduğu görülmüş ve cumartesi günü galatasarayı yendikten sonra pazar günü de beşiktaşa karşı başarılı oynaması, seyirciler üzerinde haklı olarak takdir toplamasına vesile teşkil etmiştir.
lig maçlarından hemen bir hafta sonra kudretinin üstüne çıkarak çok güzel oyunlar çıkarması haklı olarak diğer takımları düşündürmiye başlamıştır.
bilhassa fenerbahçe takımı bugün hayli zor durumdadır. iki takımın halihazır vaziyetlerine bakılırsa ikisininde çok çetin karşılaşma yapacağı muhakktır. çünkü vefa, geçen haftanın verdiği hızla oynıyacak ve kazandığı sempatiyi kaybetmemek için çalışacaktır. buna mukabil fenerbahçe de bu turnuvada şampiyonluğu kazanmak azmindedir. zira galatasaray beşiktaşı yener ve fenerbahçe de vefa ile beşiktaşı mağlûp ederse puvan cedvelinin üstüne çıkacaktır. bu bakımdan hayli, çekişmeli olacağını tahmin ettiğimiz müsabakanın fenerbahçe lehine biteceğini tahmin etmek icabeder. zira forvet hattına liefterin de iltihakı, gol çıkarma bakımından neticeyi fener lehine çevirmektedir.
günün ikinci karşılaşması olan beşiktaş — galatasaray maçına gelince, bu müsabaka da büyük bir merakla beklenmektedir. bir hafta zarfında bozulan ve üst üste iki maçı da kaybeden galatasaray bugün beşiktaşa nisbetle daha şanslı gibi görünmektedir. çünkü beşiktaş takımında, geçen hafta hakem tarafından çıkarılan vediinin oynıyamıyacağı gibi, hüseyin ve ali ihsanın da oynayıp oynamıyacağı belli değildir. bu vaziyete göre zayıf bir durum arzeden beşiktaş karşısında galatasarayın temkinli olacağı ve geçen haftaki kötü intibalarını silmeye çalışacağı aşikârdır.
bu maç, aşağı yukarı turnuvanın şampiyonunu tayin etmesi bakımdan beşiktaş için büyük bir ehemmiyet arzettiği ve galatasaray içinde prestijini kurtarma bakımından hayatî olduğundan, çok gerğin ve asabi bir hava içinde cereyan edecek hissine vermektedir. böyle bir hava içinde oynanacak maçın galibini, soğukkanlı oynıyacak tarafa çevirmek daha makul olur. soğukkanlılığın en büyük avantaj olduğunu takdir eden taraf muhakkak ki sahadan galip ayrılacaktır. bu soğukkanlılığı biz daha ziyade beşiktaşlılarda bulabileceğimizi umduğumuz için neticenin de beşiktaş lehine kapanacağını tahmin ediyoruz.
hakemlere de şunu hatırlatmak isteriz ki, büyük bir alâka ile karşılanarak kalabalık bir kütle tarafından heyecanla takip edilen bu maçlar da çok dikkatli ve hüsnüniyet sahibi olmaları lâzımdır. aksi halde en ufak bir hataları, günden güne artan taşkınlıklara bir yenisinin ilâve edilmesine sebebiyet vermiş olur.
galatasaray beşiktaşı 5-4 f.bahçe vefayı 3-2 yendi
günün ikinci karşılaşmasını teşkil eden galatasaray, beşiktaş maçı, senelerdenberi sahalarımız da büyük takımlar arasında görmediğimiz bir şekilde bol gollü ve o nisbette de heyecanlı oldu. takımlar sahaya çıktıkları zaman heyecan son haddini bulmuştu. oyuncular yerlerini aldıkları vakit beşiktaş taraftarları, ali ihsan, yavuz ve vediinin olmamasından dolayı üzüntülü, galatasaraylı taraftarlar ise kazanma ümidlerinin artmasmdan ötürü neş’eli idiler. nitekim samih duransoyun düdüğü ile başlıyan oyunun ikinci dakikasında reha galatasarayın ilk golünü yapınca tribünlerde bir alkıştır koptu. taraftarların bu sevinci henüz bitmemişti ki bülend eline geçen mühim bir fırsatı iki metreden dışarı atarak bir gol kaçırmış olmasına rağmen bir dakika sonra bu hatasını tamir etti ve kemalin ileri bir pasını biraz sürdükten sonra yerden attığı şütle takımını berabere getiren golü yaptı.
onuncu dakikadan itibaren beşiktaş daha baskılı oynadığı halde gerek kornerlerden, gerekse yaptığı hücumlardan istifade edemiyordu. nihayet yirminci dakikadan sonra galatasaray kendini toplıyarak hücuma geçti ve 26 ıncı dakikada gündüzün kafasından gelen topu çok iyi kullanmasını bilen isfendiyar yakın mesafeden sol ayağı ile ikinci galatasaray golünü çıkardı. bu gol üzerine galatasaraylı oyuncu ve seyirciler rahat bir nefes almıştı ki, bülend, bülend'i geçerek yerden ve sıkı bir şütle beraberlik golünü yapıverdi. galatasarayın yarım kalan sevinci bu sefer beşiktaşlılara geçmişti. fakat ne yazık ki beşiktaşlıların da sevinci boğazlarına tıkandı ve iki dakika sonra reha saimin üstünden aşan topu güzel bir şütle üçüncü defa beşiktaş ağlarına yollıyarak takımı galip duruma geçirdi. beşiktaşlı oyuncular bu gole ofsayt diye itiraz ettiseler de hakem kararını değiştirmedi. bizim görüşümüze göre bu gol ofsayt değildi amma beşiktaşlıların itirazı da yerinde idi. çünkü yan hakem gol olmadan evvel bayrak sallamıştı. gol olduktan sonra hakem yan hakemine baktığı vakit ondan bir işaret görmeyince kararında israr etmişti:
devrenin sonları yaklaştığı sırada, reha boş vaziyette yakaladığı topu avuta atmakla bir gol kaçırdı ve devre biraz sonra 3 - 2 galatasaraym lehine bitti.
ikinci devreye, halkın hakem aleyhine yaptığı tezahürat arasında başlanalı üç dakika olmuştu ki, rehanın üzerinden atladığı top gündüze ve gündüzden de isfendiyara geçti. bu sırada beşiktaş kalesinin önü karışmış ve kale boş kalmıştı. isfendiyar bu fırsattan da istifade etmesini bilerek sıkı bir şütle galatasarayın dördüncü golünü yapınca aradaki fark açılmış ve herkes neticenin bu şekilde biteceğini tasarlamıştı.
işin tehlikeye girdiğini gören galatasaraylılar necmiyi çıkararak sol beke iyileşen bülendi aldılar. fakat bu da kâr etmedi ve galatasarylılar müdafaa sisteminin cezasını çekerek 25 inci dakikada süleymanın ayağı ile dördüncü golü de yediler. ummadıkları bir vaziyete düşerek 4 - 4 duruma gelen galatasaraylılar neye uğradıklarını şaşırmışlardı. 34 üncü dakikada kazandıkları bir serbest vuruş esnasında doğanı çıkararak tekrar necmiyi aldılar. çekilen favulü beşiktaş kalesinin uzaklarında yakalıyan musa, uzun bir vuruşla beşiktaş kalesine havale etti. köşeden giden topa feyzi atladı ise de tek elle tutmak istediği için kaçırdı ve top içeri girerek galatasarayın galibiyetini ilân etti.
tahminimize göre beşiktaş galatasarayın fazla oyuncu oynattığına itiraz etmişti. beşiktaşlıların bu itirazı oyun başlamadan evvel yapmaları icabederdi. gol olduktan sonra yapılan bu itirazın hiç bir faydası olmasa gerek.
oyunun sonları galatasarayın müdafaasile geçti ve netice değişmeden maç 5 - 4 galatasarayın galibiyetile neticelendi.
30.nisan.1949 - 68 sene önce bugün, matbuat (basın) kupası maçında galatasaray, beşiktaş'ı tam 9 golün atıldığı maçta 5-4 mağlup etti. inönü stadı'nda, 25.000 kişinin izlediği ve samih duransoy, mehmet reşat nayır, selahattin pural hakem üçlüsünün yönettiği karşılaşmada galatasaray, osman incili - naci özkaya, necmi erdoğdu - musa sezer, bülent eken, doğan koloğlu - isfendiyar açıksöz, gündüz kılıç, reha eken, muzaffer tokaç, orhan canpolat (fazıl göknar); beşiktaş ise fevzi büyükyıldırım - vahit, hüseyin saygun (hayrettin güdük) - saim sarper (eşref özmenç), tanaş çaçi, rahmi dörtyıldız - süleyman seba, şevket yorulmaz, bülent esel, kemal gülçelik, şükrü gülesin kadrolarıyla oynadılar. henüz 2.dakikada galatasaray reha eken'in golüyle öne geçirdi. 5.dakikada bülent esel eşitliği sağladı. 28.dakikada isfendiyar açıksöz sarı-kırmızılıları bir kez daha öne geçirdiyse de 33.dakikada bülent esel yeniden beraberliği sağladı. 35.dakikada reha eken üçüncü golü de attı ve sarı-kırmızılılar ilk yarıyı 3-2 önde kapattı. 48.dakikada isfendiyar açıksöz farkı ikiye çıkardı. ardından sahneye şevket yorulmaz ile süleyman seba çıktı, 60 ve 70.dakikada attıkları gollerle skoru 4-4'e getirdilerse de son sözü 82.dakikada musa sezer attı ve sarı-kırmızılılar karşılaşmayı 5-4 galip bitirdi.