23 ağustos 1937 tarihli kırmızı-beyaz dergisinden;
m. küme 1 ay sonra başlıyor
futbol federasyonu reisi, önümüzdeki millî maçlarımız ve millî küme müsabakaları etrafında ( kırmızı - beyaz ) a beyanatta bulundu..
kısa bir tevakkuftan sonra futbol mevsimine yeniden giriyoruz. lik maçları, milli küme maçları ve millî maçlar...
bu seneki futbol karşılaşmalarının nasıl olacağı, lik veya turnuva usullerile elemeler yapıldıktan sonra mı milli küme müsabakalarına geçileceği, 3 teşrinievvelde bükreşte yapılacak olan balkan kupası maçlarına ne vaziyette iştirak edileceği gibi merak uyandıran mevzuların müsbet cevabını verebilecek yegâne selâhiyet sahibi makam şüphe yoktur ki futbol federasyonu reisliğidir.
(kırmızı - beyaz) bunu düşünerek şu mevsimin basamağını aşmak üzere olduğumuz günlerde okuyucularını tenvir etmek için bir arkadaşından, futbol federasyonu reisi sedat riza ile görüşmesini rica etmişti. arkadaşımız federasyon reisini perşembe günü federasyonlar merkezinde görmüş ve kendisile şu yolda görüşmüştür:
milli temas etrafında
— belgrat temaslarında takımımızın sert oyununu bazı yugoslav gazeteleri tenkit etmişlerdi. bunun için siz ne düşünüyorsunuz?
— sizin gazetede belgrat maçlarına ait olarak çıkan yazı, vaziyeti çok güzel ve tam bitaraf bir şekilde göstermiştir. bizim takım orada enerjik oyunlar oynadı. yoksa kırıcılık yapmadık.. çocuklar kazanmak için canlarını dişlerine takarak çalıştılar.. ve bence muvaffak da oldular. hepsine karşı müteşekkirim.
takımımızın orada iyi oyunlar çıkardığına en güzel delil maçı idare eden hakem bay barlasina'nın federasyona gönderdiği mektuptur. italyan hakem takımımız için diyor ki: «türk takımı çok canlı ve iyi bir oyun göstermiştir ve sonuna kadar ayni kudretle dayanmış ve güzel çalışmıştır.»
mektuptan aldığım şu satırlar aradaki çalışmamızın en bitaraf işaretleridir. buna fazla bir şey ilâvesine bilmem ki artık lüzum var mı?
— balkan şampiyonasına ne şekilde iştirak edeceğiz?
— bu sene şampiyonaya girmemiz muhakkaktır. şampiyonanın teşrinievvelin ilk haftasında bükreşte yapılması mukarrerdir. yalnız malûm olduğu üzere, kupaya bu sefer yugoslavya iştirak etmemektedir. son defa yunan federasyonunun da iştirak etmek niyetinde olmadığını öğreniyorum. eğer bu doğru ise balkan şampiyonası yalnız üç takıma münhasir kalacaktır ki bu vaziyet yapılıp yapılmamasını şüpheye düşürebilir. tabiî son vaziyet ve korar romanyaya aittir.
bizim kat'î olarak bildiğimiz nokta 1938 balkan şampiyonasının ankarada yapılacağıdır. ve bütün federasyonlar bunun için anlaşmış vaziyettedirler.
milli küme maçları
— millî küme maçları etrafında (kırmızı - beyaz) da bazı idarecilerin müteleaları çıkmıştı. önümüzdeki millî küme maçları için siz ne düşünüyorsunuz?
— bu mütaleaları gördüm tabiî.. önümüzdeki müsabaka için bunlardan istifade edeceğiz. yalnız seyahatin ikişer takımla yapılması ve izmir - ankaranın da dörder takım vermesi bence muvafık değildir. çünkü buna hem para vaziyeti hem vakit, hem de milli kümede ve ankara izmirin aldığı neticeler manidir.
sonra size sırası gelmişken şunu da söyliyeyim. bu seneki millî küme maçlarında izmir takımlarının aldıkları neticeler bence gayri tabiîdir. izmir takımlarından hiç olmazsa bir tanesi istanbuldan sonra gelmeliydi. önümüzdeki sezon için bunu bekliyebiliriz.
— peki bu seneki müsabakaları nasıl yapmayı düşünüyorsunuz?
— bugünkü, akşam gazetesinde sadun galibin ileri sürdüğü şekil istanbul için bence de muvafıktır. millî kümenin dışında kalan sekiz takıma çalışma ve muvaffakiyet imkânları hazırlamak için evvelâ bu sekiz takım arasında bir turnuva yapıp birinci ile ikinciyi ayırmak ve sonra bu iki takımla millî kümenin dört takımı arasında bir devreli bir lik maçı yapmak doğru olacaktır. bu suretle birinciden dördüncüye kadar olan takımlar milli kümeye ayrılırken sonda kolon iki takım da diğer altı takıma iltihak ederek ikinci bir küme maçı yapabilirler..
bunlar istanbulda olurken ankara ve izmirde geçen seneki gibi bir devrelik lik maçlarile ikişer millî küme takımını aralarından ayıracaklardır.
— evvelce istanbul dördüncüsünün otomatikman yer değiştireceğine dair verilmiş bir karar vardı. demek şimdi o kararı değiştirmiş oluyorsunuz.
— evet. ben buna taraftar değilim. çünkü istanbul dördüncüsü, ayni zamanda millî küme dördüncüsüdür. eğer bu takım millî kümeden de sonuncu olsaydı, eski kararı tatbik doğru idi. fakat öyle değildir. ve kendisinden sonra daha millî kümede de dört takım vardır. bu dereceyi tutmuş bir takımı millî kümeden atmak şüphesiz ki doğru bir hareket olmaz.
— millî küme maçlarının ne vakit başlıyacağını tahmin ediyorsunuz?
— millî küme maçlarının başlaması teşrinievvelin sonlarına doğru kabil olacaktır. fakat daha evvelki seçmeler ve ihzarî maçlar bu müddet içinde yapılabilir.
— maçların sırası gene kura ile mi tesbit edilecek? malûm ya bu işin kadere kısmete bırakılması geçen sene bazı takımlara üstüste maç yaptırmış, bazılarını da aylarca maçsız bırakmıştır. ve bu nokta bir çok itirazlar davet etmişti.
— evet.. fakat buna başka çare yok, gene geçen seneki gibi kurra ile yapmıya mecbururz.
millî küme oyunlarının üç hafta sonra başlıyacağına dair verilen haber henüz mevsimsizdir.
süleymaniyeli bay orhan ne diyor?.
artık futbol mevsimi yaklaşıyor. hattâ, avrupa bu heyecana dört, beş haftadan beri girdi bile.. fakat bizim spor mevsimlerimizin nevileri şahıslarına munhasır oldukları için, ne zaman, ne gün mevsimin başlayacağı da ancak o tarihten on, on beş gün evvel belli olabilir.
hafta içinde bazı gazetelerin yazdığına göre, bu seneki milli küme maçları teşrinievvelin ilk haftasında başlayacaktır.
futbol maçları başlayacak diye lâf çıkıverince, herkes bir şeyler söylemeğe başladı. her kafadan bir ses, her kalemden bir yazı çıktı. hafta içinde yevmî refiklerimiz, milli kümenin ne şekilde olacağını veya olması lâzım geleceğini uzun boylu yazıp çizdiler.
üç, beş sayı evvel bu sütunlarda futbol federasyonu reisi sedat rizanın beyanatını neşretmiştik. futbol işlerimizin en sahibi selâhiyet adamı olan reis; istanbul maçları için şu esası muvafık bulduğunu söylemişti: 12 takım arasında bir turnuva yapıp yenilen tasfiyeye uğramak suretile sona kalan 6 takımı ayırmak ve bu 6 takım arasında bir kümelik lik maçı yapmak ve bundan da istanbulun milli kümeye vereceği 4 takımı ayırmak.. bu dört takım izmir ve ankaranın ikişer seçme takımile karşılaşırken geri kalan 8 takımla ayrı bir istanbul kümesi teşkil edip ayrı bir lik maçı oynatmak.. bundan başka ikinci bir noktai nazar da geçen seneki gibi 12 takımla bir devrelik bir lik maçı oynayıp bundan milli kümeye 4 takımı ayırmak ve geri kalan 8 takımla da millî kümeden 4 takımın b. takımlarını vererek gene 12 lik bir istanbul liki kurmak..
hafta içinde yaptığımız temaslar bu hususta hiç bir tarafta yeni bir adım atılmadığını belirtecek bir sonuç verdi. yani lik maçlarının üç hafta sonra başlayacağına dair ne mıntaka mahafilinde ne de klüpler nezdinde en küçük bir haber bile mevcut değildir. yalnız istanbulun dört milli küme takımından fenerbahçe, beşiktaş ve galatasaray kendi stadlarında antrenmanlara başlamışlardır. bütün faalivet de şimdilik bundan ibarettir.
zeki rizanın istifasile boşalan istanbul futbol ajanlığı makamına yeni bir zatın geçmesine kadar bu hususta müsbet bir hareket beklemek de zaten abes olacaktır. evvelâ maçların tanzimi için bir ajanın mevcudiyeti lâzımdır.
kıymetli spor idarecilerimizden süleymaniyeli orhanın bu vazifeye getirilmesi hususundaki temayül ve arzuların henüz fiilî sahaya varmadığı da hafta içindeki temas ve görüşmelerimizden anlaşılmıştır. mamafih kendisinin; «bu hususta hiç bir malûmatım yok» demesine rağmen biz, bay orhanın futbol ajanlığı vazifesine geleceğini kuvvetle zannediyoruz.
orhanla konuşurken millî küme ve lik maçları hakkında ne düşündüğünü de kaydetmeyi faydalı bulmuştuk. orhan diyor ki:
fedrasyon başkanı sedat riza ile millî küme için yaptığımız görüşmemizde reis millî kümenin aynen geçen seneki gibi olacağını söylemişti. yani istanbulda evvela 12 klüp kendi arasında çarpışacak ve millî kümeye girecek 4 klüp bu aradan ayrılacaktır.
izmir ile ankaradan ayrılacak olan 2 şer klüple meydana çıkacak 8 takım arasında millî küme maçlarına başlanacaktır. yalnız; geçen sene ikinci küme birinci ve ikincilerinin de birinci kümeye geçmeleri icap ettiğinden bu sene istanbul lik maçlarına girecek takımların adedi 14 olacaktır, zannındayız.
bizim gayemiz dört klüp haricinde kalan sekiz takım arasında iyi bir derece almaktır. yalnız bu arada şunu da söyleyeyim ki, hiç bir zaman millî kümeye ayrılmış olan bu dört klübün b. takımları ile maç yapmayız...
bü müsabakalardan sonra bir taraftan millî küme maçları oynanırken diğer taraftan da bütün mıntaka birincileri arasında bir şampiyona yapılacaktır.
futbol maçlarının başlıyacağına dair olan haberler hafta içinde müsbet bir şekle girdi. yalnız istanbul değil, ankarayı, izmiri ve bütün mıntakalarımızı hep birden alâkadar eden bu mesele etrafında hafta içinde yaptığımız temas ve araştırmalar neticesinde topladığımız malûmatı şöylece okuyucularımıza veriyoruz:
futbol federasyonu başkanlığı, futbol ilk maçlarına bütün mıntakalarda birden başlanmasını tesbit etmiştir. başlama günü teşrinievvelin 17 veya 24 tarihlerine düşen pazar günüdür. bu iki tarihten biri üzerinde verilecek kat'i karar ancak mıntıkalardan federasyona gelecek cevaplar üzerine olacaktır. mıntakalar bilhassa millî kğmeye dahil bulunan istanbul, ankara ve izmir mıntakaları maçlara aşağı yukarı hazır vaziyette oldukları için, müsabakaların bu üç milli küme mıntakasında hemen önümüzdeki ayın 17 inci günü başlaması çok muytemeldir.
müsabakalar evvela geçen sene olduğu gibi şehir lik maçları halinde başlıyacaktır. yani istanbulda birinci like dahil 12 takımla, izmirde yeni teşkil edilen 6 ve ankaranın birinci küme takımları bir devreli bir lik maçı oynayacaktır. ayni zamanda diğer mıntakalarımızda lik maçlarını yaparak mıntaka şampiyonlarını tesbit edeceklerdir.
bu maçlar neicesinde istanbuldan dört, ankara ve izmirden ikişerden cem'an sekiz takım millî küme maçlarına başlarlarken, istanbul ankara, izmir de milli küme haricinde kalan takımların birincilerile diğer mıntaka şampiyonları arasında eski türkiye futbol birincilikleri şeklinde bir (mıntıka şampiyonası) yapılacaktır. böylece lik maçlarından sonra hem milli küme, hem de türkiye mıntakalar şampiyonası yapılmış olacaktır.
sene sonunda mıntakalar şampiyonile milli kümenin sonuncu takımlar arasında terfi müsabakaları yapılması ihtimali de mevcuttur.
netice itibarile yeni mevsimin futbol maçlarına üç hafta sonra başlıyoruz demektir. bu başlayışı bütün takımlarımız için muvaffakiyetli olmasını temenni ederiz.
11 ilkteşrin (ekim) 1937 tarihli kırmızı-beyaz dergisinden;
millî küme bölgelerinde likmaçları
istanbulda:
ihtilâf hafta içinde halledilirse pazara başlar.
zekinin istanbul bölgesi futbol ajanlığından istifa ederek çekilmesi üzerine uzun bir müddet futbol ajanlığı boş kalmıştı.
federasyon harekete geçiyor
mevsimin yaklaşması dolayısile, günün hâdisesi şekline giren ajan işi son zamana kadar hallerilemediğine göre, futbol federasyonu reisi sedat riza, nizamnamede kendine verilen selâhiyete istinaden istanbul futbol lik maçlarının 12 klüp arasında ve 17 teşrinievvelde başlıyacağını geçen hafta ilân etti.
bu ilân keyfiyetinden sonra da gene ajan malûm olmayınca, sedat riza, gene ayni selâhiyete dayanarak, perşembe akşamı 12 klüp murahhasını bölge merkezine davet ederek lik komitesini teşkil etti ve fikstürü tanzim ederek lik maçları düğümünü çözdü.
klüpleri kimler temsil etti?
perşembe günkü içtimada, con kemal fenerbahçeyi, besim koşalay galatasarayı, şazi tezcan güneşi, fuat balkan beşiktaşı, hüseyin göktürk beykozu, muhsin akyürek vefayı, sami istanbulsporu, tarık süleymaniyeyi, mazlûm anadoluyu, feridun eyübü, ekrem topkapıyı, fuat ramazan da anadroluhisarı idmanyurdunu temsil ettiler.
futbol ajanı ve kâtibi
mıntaka lik komitesine. ajan olarak eski hakemlerden abdullah, umumî kâtip olarak şazi tezcan ve mutemet olarak ta fuat ramazanoğlu seçildiler.
abdullah spor hayatında dürüst olarak tanınmış olan iyi bir idarecidir. kendisi, serbst meslek esbabından olduğu için mıntaka işlerinde daha verimli çalışmağa vaziyeti müsaittir esasen kendisinin berlin olimpiyatlarına hazırlanan sporcularımızı kamplarda çok iyi idare etmiş olduğu hepimizce malûmdur.
bu arkadaşın üzerine aldığı yeni işte de dürüst çalışacağına emin olduğumuz için bu sene lik maçlarının sızıltısız geçeceğini tahmin ediyoruz.
şazi tezcan da bu uğurda senelerden beri çalışan kıymetli bir arkadaşımızdır.
ihtilâf neden çıktı?
dünkü içtimada işin asıl mühim tarafı, 937 - 938 senesi için, tesbit edilmiş olan nizamname ahkâmının tatbik edilmiş olması keyfiyetidir. bu mevzu üzerinde leh ve aleyhimize söylenen şeylere göre:
geçen sene, birinci kümenin sonuncusu olan, hilâl klübünün otomatikman, anadoluhisarı idmanyurdile yer değiştirmesi, doğru değildir. hilâl klübü selâhiyettar murahhası verilen bu karara itiraz ederek diyor ki:
hilâlin noktai nazarı
“nizamnamenin, bu maddesinin tatbik edilmesi, yolsuzdur. çünkü; haddi zatında nizamnamede böyle bir madde mevcut olduğu halde, o zamanki federasyon reisinin buna zeyil olan talimatnamesi mucibince böyle bir şey varit değildir. bundan başka, eğer nizamname yalnız bizim için değil de hakikaten tatbik ediliyorsa, milli kümenin sonuncusiyle birinci kümenin birincisi niçin otomatikman yer değiştirmiyorlar. bu vaziyet bariz bir haksızlıktır. biz usulü veçhile vaziyete itiraz ettik. şayet noktai nazarımız - ki müdelleldir - kabul edilmezse maaleesef lik maçlarına iştirak edemiyeceğiz klübümüzün gayesi yükselmektir. yoksa böyle şekiller yüzünden alçalmak değil ...
anadoluhisar ne diyor?
buna mukabil anadoluhisarı idmanyurdu murahhası diyor ki:
«bizim hiç bir iddiamız yoktur. biz çalıştık, elimizdeki nizamnameye göre çalışmamızın hakkını istedik. biz kendi yağımızla kavrulan klüpleriz ve hiç kimseye de kötü bir düşüncemiz yoktur. öyle istiyorlar... öyle olsun....»
federasyon ne düşünüyor?
bu noktada, federasyonun noktai nazarı da şudur:
''nizamnamede serahat vardır buna zeylen hamdi eminin yaptığı talimatnamede bu nizamnamenin bu maddesinin tatbik edilmiyeceği söylenmiş ise de, bu talimatname nizamname ahkâmını tağyir edemez. çünkü; mezkûr talimatname merkezi umuminin tastikine iktiran etmemiştir. şekil böyle olduğuna göre, nizamname, kararlardan, tebliğlerden şu veya bundan üstün olduğuna göre o şekilde hareket etmek en doğrusudur.''
sekizlerin fikrine gelince
sekizi teşkil eden klüplerin fikirlerine göre:
«yapılan iş haksızdır talimatnamede zikredildiği vechile, bçyle bir şey mevzuu bahis olamaz.»
buraya yazdıklarımız muhtelif partilerin düşünüşleridir. bu iş doğrudan doğruya ajanlığın selâhiyeti dahilinde olduğu için, ajanın buna ne karar vereceği merakla beklenmektedir.
son vaziyet
son dakikada bu hususta aldığımız malûmata göre bu münaziünfih mesele bölge başkanı valiye sunulmuştur. mıntaka reisi ve ajan hafta içinde, klüp murahhaslarile hususî mahiyette görüşmeler yaparak, pazartesi veya salı günü bu işi kat'î bir neticeye bağlayacak ve lik maçlarını başlatacaklardır.
duyduğumuza göre; güneş klübünün, geçen seneki birinci küme birincisi ile yer değiştirmesi meselesi mevzubahs olmayacak, hilâl yerinde kalacak ve anadoluhisarı da gene ikinci kümenin birincisi olarak bu senenin maçlarını oynayacaklardır gelecek sene için ayrıca başka bir şekil düşünülecektir.
vaziyet hafta içinde kat'î surette anlaşılacaktır.
18 ilkteşrin (ekim) 1937 tarihli kırmızı-beyaz dergisinden;
futbol likmaçları iki hafta sonraya kaldı. .
birinci küme 14 takımdan mürekkep mi olacak?.
futbol lik maçları, federasyonun kararına ve fıksürlerin çekilip hazırlanmasına rağmen üç milli küme mıntakamızın her üçünde de dün başlıyamadı.
ankarada, çankaya ve altınordunun birleşmeleri ve muhafızgücü sporcularının ege manevralarından henüz avdet etmemiş bulunması ankara lik maçlarının 7 teşrinisaniye tehirini icap ettirdi.
izmir, zaten geçen sayımızda da, izmir muhabirimizin yazdığı gibi, likten evvel bir şild turnuvası tertip etmiştir, yeni teşekkül eden klüp takımlarının kuvvetlerini, oyun kabiliyetlerini ayarlamak için likten evvel böyle bir şilt karşılaşma yapmak hakikaten faydalı olacaktı. izmir bununla meşguldür. ve turnuvayı bitirdikten sonra lik maçlarının başlama tarihi de belli olacaktır.
istanbula gelince: bizim mıntakamızın lik maçlarına başlama vaziyeti diğer iki arkadaş mıntakadan daha çapraşık bir haldedir. çünkü futbol federasyonunun birinci kümeyi teşkil edecek takımların tesbiti hakkında verdiği kararı, istanbul mıntakası tanımamış, haksız bulmuş ve umumi merkeze müracaat yapmıştır. onun için fikstürünün bile çekilip hazırlanmasına rağmen lik maçlarına başlamak dünkü pazar için kabil olmamıştır. ve daha iki hafta kadar da kabil olamıyacağı anlaşılmktadır. çünkü mesele umumî merkezin toplantısında görüşülecektir. bu itibarla futbol federasyonu reisliği istanbula bir tebliğ yaparak maçların bu hafta için tehir edildiğini bildirmiştir.
bu ihtilâf malûm olduğu üzere, birinci kümeye ayrılan on iki takımın isimleri üzerinde çıkmıştı. federasyon, futbol talimatnamesinin 17 inci maddesine istinaden birinci küme sonuncusile ikinci kiime birincisine otomotikman yer değiştirtiyordu. halbuki bu vaziyette hilâl klübü mevcut talimatnameyi ileri sürerek buna itiraz etmişti. altınordu da anadoluhisarı idmanyurdunun istifade ettiği hakla kendisinin de birinci kümeye geçmesi icap ettiğini ileri sürüyordu.
işte umumi merkez bu vaziyeti tezekkür ve bir karara raptedecektir.
öyle zannediyoruz ki, netice itibarile birinci kümenin 14 klüpten terekküp etmesi vaziyetile karşılaşacağız. çünkü ancak bu şekilde her taraf tatmin edilmiş olacak ve mevzuu bahis haksızlık iddiaları da ortadan tamamen kalkacaktır. yani istanbulun geçen sene birinci kümeyi teşkil eden on iki klübüne bu defa ikinci küme birincisi anodoluhisarile beraber ikinci kume ikincisi altınordu da iltihak edecek ve fikstür de bu 14 klüp üzerine yeniden yapılacaktır.
umumi merkez kararırın bu hafta içinde istanbula bildirilmesi çok muhtemeldir. öyle bile olsa fikstürün yeniden ve 14 klüp murahhası önünde yeni bir kura ile tesbiti işi bu hafta içinde halledimediği için lik maçlarının başlaması öbür hafta pazar gününe kabil olacaktır.
bu suretle izmir, şilt maçlarını bitireceği için ve ankaradaki pürüzler de hal yoluna girdiğinden üç milli küme mıntakası lik maçlarına ayni tarihte başlaması kabil olacaktır.
18 ilkteşrin (ekim) 1937 tarihli kırmızı-beyaz dergisinden;
bay abdullah futbol ajanı oldu
istanbul futbol ajanlığına tayin edilen avukat bay abdullahın bu vazifesi türk spor kurumu tarafından tasdik edilmiştir. sporcuların «abdullah aağabey» diye tanıdıkları ve pek sevdikleri yeni futbol ajanımız bitaraf ve muntazam çalışan bir zattır.
yeni ajan, umumi merkezden cevap gelir gelmez fikstürün tanzimi için klüp murahhaslarını davet edecek ve lik maçları üzerinde bilfiil çalışmıya geçmiş olacaktır.
18 ilkteşrin (ekim) 1937 tarihli kırmızı-beyaz dergisinden;
istanbul futbol lik maçlarının başlaması iki hafta sonraya kaldı. eğer ileri sürülen kanaat kabul edilirse bu sene istanbul lik maçlarındaki takım kadrosunu daha kalabalık yani 14 ekipten mürekkep olarak bulacağız.
isimleri bir kere daha tekrarlıyalım: fenerbahçe, galatasaray, beşiktaş, güneş, vefa, beykoz, süleymaniye, istanbulspor, anadolu, topkapı, eyüp, hilâl, anadoluhisarı, altınordu.
lik maçları on dört klüp arasında oynandığı takdirde acaba netice üzerinde değişik bir netice verecek midir?.
kümeye iltihak edilen iki takımdan biri (altınordu) gibi ve şampiyonluk mertebesine kadar yükselmiş bir ismi araya getirmesine rağmen ilk dereceler üzerinde bir değişiklik görülmiyeceği şüphesizdir.
zaten istanbulun birinci küme maçları son senelerde yaptıkları maçlara nazaran kendi aralarında gruplanmış dirler
fenerbahçe, galatasaray, beşiktaş, güneş zaten milli kümede dört ana takımdır. bundan sonra kuvvet itibarile ve aşağı yukarı az derece farklarile dört takımı görüyoruz: vefa, beykoz, süleymaniye, istanbulspor. sonra diğer takım grubu geliyor: anaddı, topkapı ve hilâl.
şimdi kümeye alınan ve alınması temel bulunan anadoluhisarı idman ile altınordu bu üç dörtlük grubun üçüncüsünde yer alabilecek kudretteler.
binaenaleyh, lik maçları sırasında oynanacak bu son kısmında bir değişiklik münasebetle bundan evvelki iki sa takım kadrolarına nazaran küme maçlarının alacağı sonuç etrafında mevsimsiz de olsa mütalea görmekten kendimizi alamıyoruz.
şampiyonluk için fenerbahçe gene en favoridir. fakat galatasaray ve bilhassa beşiktaş bu sene birincilik için her zamankinden daha ümitli bir pozisyonda konuşuyorlar.
geçen sene ikinciliği alan güneş bu yerini muhafaza edemiyecek gibi görünüyor. bu dört takım rekabeti arasında bu sene için vefanın kuvvetli ekibine biraz yer ayırmak doğru olur kanaatindeyiz. vefa başka mıntakalardan gelen kendine ait olup takım kadrosu dışında kalan kuvvetli elemanları bu sene toplamış, kamp kurarak muntazam bir program içinde çalışarak gayri ihmali bir kuvvet haline gelmişdir.
yeşil - beyaz takımın bu dörtlük ilk üzerinde müessir olması beklenebilir.
lik maçlarında daima beykoz, istanbulspor, süleymaniye, bugünkü takım elemanlarına nazaran aşağı yukarı ve pek farklar ile ayni seviyeyi belirtiyordu.
birlerine karşı alacakları üstünlük gün çıkaracakları oyun kabiliyetine göredir.
bu hususta beykozu daha verimli görmek doğru olur. anadolu, eyüp, topkapının kendi gruplarına yeni karışan birinci kümenin iki genç takımı ile yapacakları maçlar hayli enteresan olacak ve bilhassa hilâlin yeni iki rakibi ile karşılaşması merakla seyredilecektir.
13 ilkkânun (aralık) 1937 tarihli kırmızı-beyaz dergisinden;
millî küme 14 şubatta başlıyor ..
lik maçlarından sonra ankara, izmir ve istanbulun sekiz seçme takımı arasında oynanacak olan milli küme maçlarının şubatın 14 üncü pazar günü her üç mıntakada birden başlaması kararlaştırılmış ve alâkadar mıntakalara bildirilmiştir. mıntakalar bu tarihe kadar lik maçlarını tamamlamış ve milli kümede yer alacak ekipleri ayırmış olacaklardır ki aradaki uzun müddet de zaten bunu temin edecektir.
futbol federasyonu, geçen seneki tecrübeden ilham alarak yeniden bir (milli küme talimatnamesi) hazırlamıştır. talimatname türk spor kurumu merkezince de görülüp tasdik edildikten sonra bastırılacak ve alâkadarlara gönderilecektir.
10 sonkânun (ocak) 1938 tarihli kırmızı-beyaz dergisinden;
m. küme hazırlıkları bitiyor
8 takım nasıl karşıkarşıya gelecek?
küme talimatnamesinin esas hükûmlerini neşrediyoruz.
. . .
millî küme maçları
evvelce bildirdiğim gibi milli küme maçlarının 13 şubat tarihinde başlaması takarrür etmiştir. bu hususta lâzım gelen hazırlıkları ikmal eden federasyon yeni bazı hükümleri ihtiva etmekte olan milli küme talimatnamesini de genel merkezin tasdikinden geçirerek, istanbul - izmir ve ankara bölgelerine tebliğ etmiştir.
yeni talimatnamenin ana hatlarını şu satırlar içinde toplayabiliriz:
a: umumi ahkâm
1 — bu seneki milli küme maçları, geçen sene olduğu gibi istanbuldan dört, ankara ve izmirden ikişer klüp arasında yapılacaktır.
2 — üç bölgeden milli küme maçlarına iştirak edecek klüpler oynatacakları oyuncuları yeni sicil talimatnamesine göre maçlara iştirak ettirebileceklerdir.
3 — bu sezonda, bir futbolcu iki bölgede ayrı, ayrı takımlarda maçlara iştirak edemiyecektir.
4 — başka bölgede maç yapma sırası gelen bir takım bu maça gitmez ve yahut kendi bölgesindeki bir maça iştirak etmez veyahut maç esnasında sahayı terkederek maniayı tamamlamazsa, bu klüp hakkında verilecek cezalar şunlardır:
a—deplasmanı yapmadığından dolayı evvelâ 150 lira nakdî ceza verir ve o maçı hükmen kaybeder. tekerrür ettiği takdirde ise milli küme maçlarından ihraç edilir.
b — başka bölgeden, bölgesine gelen takım ile maç yapmaktan imtina eden takımlar hükmen mağlûp addedilmekle beraber 250 lira para cezası verir.
c — sahayı terkederek maçın yarıda kalmasına sebeb olan herhangi bir takım hakkında da evvelâ hükmen mağlubiyet kararı verilir, hissesine isabet edecek saha hasılatını federasyon alır ve ayrıca klübe disiplin cezası verilir.
5 — mücbir sebebler olmadıkça milli küme maçları fikstürü değiştirilmiyeceği gibi oyunlar da geri bırakılmıyacaktır. mücbir sebebleri takdir hakkı, doğrudan doğruya federasyona ve maçın hakemine ait olacaktır.
6 — bölgeler arasında yapılacak, maçlarda üstüste iki sene bölgelerarası futbol şampiyonu olacak herhangi bir takım milli küme maçlarına iştirak hakkını da kazanmış olacaktır.
b: hakemler:
1 — bölgeler arasındaki milli küme maçlarını idare edecek hakemler doğrudan doğruya futbol federasyonunca tayin edilecektir.
2 — bölgeler içindeki maçların hakemleri, oyunu oynayacak klüplerin muvafakatleri ile tesbit olunur. bu iki klüp arasında mutabakat hasıl olmadığı takdirde bu maçın hakemini bölge futbol ajanı tayin edecektir.
3 — yan hakemlerini tayin maç hakemine ait bir keyfiyettir.
c: mali hususat
şehirler arasında yapılacak milli küme maçlarının masraflarını futbol federasyonu ödeyecektir. bölgeden bölgeye gidecek klüplerin takımları 15 şer kişilik kafile halinde tesbit ve bunlara verilecek masraflar da şöyle hesap edilmiştir:
ankara - istanbul gidip gelme 700 l.
ankara - izmir gidip gelme 800 l.
izmir - istanbul gidip gelme 800 l.
bu masraflar takımların hareketlerinden üç gün evvel tamamen verilmiş olacaktır.
10 sonkânun (ocak) 1938 tarihli kırmızı-beyaz dergisinden;
fikstürün numaraları çekilemedi
fudbol federasyonu milli küme fikstürünü tesbit için hafta içinde ve perşembe günü istanbulun dört milli küme takımı beşiktaş, fenerbahçe, güneş ve galatasarayın murahhaslarını mıntaka merkezine davet etmiştir.
federasyonca hazırlanan milli küme fikstüründe 1 ve 2 numaralar ankara takımlarına, 3,4,5,6 numaralar istanbulun dört takımına, 7 ve 8 de izmire ayrılmıştır. toplantı istanbulun dört takımından hangilerinin bu aradaki dört rakama düşeceklerini tesbit içindi. fakat murahhaslar; fikstürün şeklini görmeden numaraları çekmek istememişlerdir.
bunun üzerine istanbul futbol ajanı telefonla federasyon reisi sedat rızayı vaziyetten haberdar etmiş. reis, klüpler tarafından çekilmiyen numaraların federasyon tarafından çekilip fikstürün behemehal tesbit edileceğini alâkadarlara bildirmiştir.
önümüzdeki pazar günü üç mıntıkada birden oynanacak..
milli küme maçları önünümzdeki pazar, yani kurban bayramının üçüncü günü bir futbol bayramı gibi başlıyor..
izmir, ankara, istanbulun iki üç aydır devam eden lik karşılaşmalarında çarpışa çarpışa bölgelerinin en kuvvetlisi, en ileri takımı olduklarını isbat eden sekiz rakip karşı karşıya gelmiye başlayacaklar... likmaçlarındaki takım kıymetini araştırma merakına şimdi bir de bölge rekabeti heyecanı karışacak... takımlarla beraber bölge üstünlüğünün hangi tarafta olduğunu sabırsızlıkla takibe koyulacağız..
bu seneki likmaçları, istanbulun dört takımında bir değişiklik yapmadı: güneş, fenerbahçe, beşiktaş ve galatasarayı görüyoruz. fakat ankaradan gençlerbirliği ile ankaragücü yerine harbiye ve muhafızgücü gibi yeni iki takım verdi. izmirde ise üçok'un yanında doğansporun yerine alsancağı görüyoruz. halbuki izmir muhabirimizin mektubunda da okuyacağınız veçhile bu üçok ve alsancak geçen seneki üçokun ikiye bölünüşünden vücut bulan iki takımdır. altayla altınordu geçen sene birleşip üçok olmuşlardı. bu sene gene ayrılıp üçok ve alsancak oldular. bu itibarla bu seneki milli küme maçlarında ankara daha kuvvetli iki takımla temsil edildiği halde izmir futbolü daha zayıflamış iki kadro ile görünecektir.
maçlar üç sayı evvel neşrettiğimiz fikstürde de görüldüğü veçhile önümüzdeki pazar yani 13 şubatta başlayıp 29 mayısta bitecektir. bu suretle 16 haftalık bir müsabaka resmi geçidi var demektir. oynanacak maç adedi 56 dır. bu maçlardan 28 tanesi istanbulda, 14 tanesi ankarada, 14 ü de izmirde oynanacaktır.
ilk haftanın maçlarında takımlar — sanki heyecana alışmak içinmiş gibi — kendi aralarında karşılaşacaklardır.
istanbulda güneşle fenerbahçe, ve beşiktaşla galatasaray, ankarada harbiye ile muhafız, izmirde de alsancakla üçok.
ilk haftalarda istanbulda diğer mıntaka misafir takımlarile maç yapacak yerli takımlar güneşle f.bahçedir.
buna mukabil öbür mıntakalara giden ilk takımlar, galatasarayla beşiktaş oluyor... istanbula ilk ziyaret yapacak olan takım muhafız, ankaraya galatasaray, izmire de beşiktaştır. sekiz milli küme takımımıza da muvaffakiyetli maçlar temenni ederiz.
güneş fenerbahçeyi yendi: 5-2 (4-1) beşiktaş galatasaraya galip: 2 - 1 (1 - 0)
milli küme maçları dün istanbul, ankara ve izmirde sekiz milli küme takımı arasında başladı. fikstür mucibince ilk haftanın müsabakaları bölgelerin kendi takımları arasında idi. bu itibarla ankarada harbiye ile muhafız, izmirde üçokla alsancak ve istanbulda da dört takım : fenerbahçe ile güneş, ve galatasaray ile beşiktaşı karşı karşıya geldiler.
milli küme maçları her üç bölgede çok geniş bir alâka ile karşılanmıştı. ankara ve izmir maçlarında toplanan 10 bini mütecaviz seyirci kalabalığına, dün stadyomu yollarına varıncaya kadar tıklım tıklım dolduran 11 bine yakın kalabalığı da katarsak 22 bine yakın muazzam bir halk kütlesinin maçlarda hazır bulunduğu anlaşılır.
istanbuldaki iki maç gösterilen alâkaya cevap verecek derecede hareket ve heyecan dolu olarak geçmiştir. neticede de dört klübümüzün son karşılaşmalarını ayni...güneş fenere karşı yaptığı likmaçında rakibini 4-2 yenmişti. bu sefer ayni galebeyi 5-2 ile tekrarladı. sonra beşiktaş hava kurumu finalinde galatasarayı şerefin attığı bir golle mağlûp etmişti. bu defa siyah - beyazlılar galebeyi 2-1 kendi taraflarına çektiler.
galatasaray soldan emniyetle inmeye başladı. rüzgâr arkalarında olmakla beraber beşiktaş başlangıçtaki mutat çabukluğu gösteremiyor. müdafaa yerini bulamamış gibi.. çıkardığı toplar da forlarının daima gayri müsait taraflarına dağılıyor. beşiktaş aleyhine korner oldu. haf hatları da hızlı oynamadığından saha hâkimiyetini sarı-kırmızılılara bırakıyorlar.
galatasaray soldan işliyor, fakat yan yana akınlar beşiktaş kalesini gollük tehlikeye düşüremiyor. rüzgâr pek çok. bununla beraber oyun hiç süratli değil. bu senenin en yavaş maçı. ne topa hâkim olan,ne de sıkışan hareketlerinde bir türlü çabuklaşamadılar.
galatasaray sağdan indikçe daha tehlikeli olmıya başladı. ilk ehemmiyetli şüt m. alinin kucağında. nuri fazla aksayınca galatasarayın bu taraflı hâkimiyeti çok arttı. beşiktaşlıların mukabil bir akınlarında şeref sıkı bir şüt çekti. sacit bloke etti. galatasaray gene sıkıştırdı. mühim bir fırsat kaçırdılar.
hakem, oyuncuların el kaldırmaları üzerine oyuna müdahale ediyor ki ne kadar fena..
sarı - kırmızı forvet on sekize pek kolay geldikleri halde dehşetli fırsatlar kaçırıyorlar. beşiktaş seyrek inse de güzel şeyler yapabiliyor. muzafferin sağ volesini sacit havada tuttu. galatasaray pek çabuk ve kolay mukabil akınlara geçiveriyor. fakat dediğim gibi kale ağzında biraz şans biraz beceriksizlik her fırsatın ölümünü intaç ettiriyor. bomboş kalan beşiktaş kalesi bir gol yemekten kurtuldu. eşfak kale yakınından attı, m. ali kurtardı. salim sağlı sollu çok güzel kurtarışlar yapıyor. sahada yegâne süratli oynayan eleman. 30 uncu dakikada şeref altı pas içinde marke edemiyen geri müdafaanın hatasından birinci beşiktaş golünü yaptı. pas rıfattan çıkmış, şütü şeref solla çekmişti. galatasaray haf hattının iyi oyuna ve beşiktaş forlarının durgunluğuna rağmen sayı kazanamıyan galatasaray forları birbiri arkasından fırsatlardan istifade edemezken beşiktaş bir sayı kazanmıştı.
üç sarı - kırmızı forvet birden fırladıkları topu kaleye sokamadılar. galatasaray gene hâkim.. fakat ne fayda?. nuri çok bozulmuş. vuruşları hafif ve hele yer tutuşu hiç makul bir tarzda değil. eşfak bir sol şüt çekti. top direk kenarından dışarı çıktı. artık sağdan devamlı inmeye başlayan galatasaray necdetin hazırlayıcılığından bir şeyler çıkaramıyor. halbuki necdetin kendi kendine çalışmasile daha ziyade randıman elde edilebilirdi. eşfakın bir kafa şütü de hafif ve falsosuz olduğundan neticesiz kaldı.
birinci devrede rüzgâr aleyhlerine olmakla beraber çok daha müsait pozisyonda işliyen galatasarayın bu devrede rüzgârla beraber daha hâkim oynayacağı ve bu hâkimiyetin de nihayet semereli olacağı beklenebilirdi.
beşiktaş aleyhine çekilen bir frikik ilk tehlikeli işaret sayılır. süleyman geride topu iyi götürüyor, fakat kale ağzında azamî fırsat kaçırıyor. galatasaray hücumları geriden iyi yardım gördükçe, rüzgâra karşı çok muvaffakiyetsiz çabalayan beşiktaş müdafaasına kadar muntazam iniyor. 7 inci dakikada haşim süleymanın pasını sol şütle ağlara taktı. vaziyet 1-1. hakkının verdiği pası eşref çok müsait bir vaziyette havalandırdı. galatasaray yüzde yüz bir gol daha kaçırdı. sarı kırmızı baskısı fazla.. haşimin 18 içerisindeki bir şütü hakkının eline çarptı. penaltı verilmedi. oyun tamamile beşiktaş nısıf sahasında oynanıyor hep.. şeref muhakkak bir golü atamadı. müdafaa iyi çıktı ve kurtardı. başta faruk olmak üzere arada da nuri kasdî vuruyorlar halbukî feyzi kasıtsız faüllerinde bile nezaketle el uzatıyor. 30 uncu dakikada necdet bir gol attı. sayılmadı. necdetin vaziyeti ofsaytti. hemen arkasından süleymanın volesini m. ali ustalıkla tuttu. sacidin de iyi bir kurtarışını görüyoruz. bu devre sonlarında galatasaray sol tarafı bir iki değişikliğe rağmen bir hayli beceriksiz. sağ taraf da kale önünde fırsatları bir türlü kullanamıyor.
hakkı bir frikik çekti. sacit bloke edemeyip çektiği topu elinden kaçırdı. hayati geri verdi. hakkı bir daha dayandı. gol. beşiktaşın 2 inci golü. dakika 39. galatasaray muhakkak bir iki gol daha kaçüırıyor. ve maça 70 dakika hâkim oynamasına rağmen galatasarayın mağlûbiyeti ile bitiyor.
nasıl oynadılar?
beşiktaş her hattında en muvaffakiyetsiz maçını oynamıştır. faruk - hristo müdahalede iyi fakat anlaşmada fena idiler. haf hattı nuri tarafında başlı başına bir gedik. feyzi - rıfat da rüzgâra karşı olan ikinci devrede iyi değildiler. feyzi yan ve geri ile bir türlü anlaşarak iş göremedi. şerefin arada güzel top kullanışı hariç beğendiğim ve sevdiğim forvet bugün çok fena idi. bunda hakkının durgunluğu en mühim amil. halbuki fena oynamadı. hakkı da nihayet takımını galip getirecek fırsattan istifade etmesini hiç olmazsa bildi.
galatasaraya gelince, son oyunlarında takımlarını gittikçe tanzim eden güzel ve rahat oynamaya başlamıştı fakat kale önlerinde - hafif bir müdahaleye rağmen de olsa - fırsat kaçırmakta yarış etmişlerdir. bugünkü mağlûbiyetlerine talisizlik de çok yazık etmiştir. bununla beraber canlı ve ierinde isabetli olsaydılar çok yakaladıkları siyah - beyazı epey yenebilirlerdi. sacit son golde sıhhatli fakat umumiyetle fena değildi. salim süratini iyi kullanarak takımına en faydalı uzuv halinde çalıştı. epey gittikçe düzeliyor fakat bir türlü samimiyetini ne vuruşlarında ne markajda bulamadı.
haf hattına gelince, galatasarayın bu hafif tarafı bugün en muvaffakiyetli tarafı idi. adnan daha yerini yadırgamakla beraber iyi oynadı. yanlar da çok fazla iş gördüler. for hattı iyi teşkil edilmemişti. burada bulunan danyal - evet danyal - solaçık oynamış hattâ, necdet ortaya getirilmiş olsaydı hiç olmazsa galibiyet golü çıkarabilirdi. sıkı şütü olan necdet madem açıkta iken ayağını kullanamıyor, kendisinden böyle bozuk ahvalde ortalar istifadeyi temin etmelidir. galatasarayı kazandırmayan for hattı bunu eğer ikinci devrede; haşim, necdet, süleyman, eşfak, bülent, şeklinde sıralansaydı, netice böyle kalmazdı.