bu maçı inönü stad"ı nin kapalı tribününde izlemiştim..galatasaray ve beşiktaş taraftarları birbirlerine attıkları her golden sonra...60....70...80...90 diye karşılaıklı tezahurat yapıyorlardı.
spor servisi - türkiye spor yazarları derneği kupası'nda oynanacak maçları yönetecek hakanlar açıklandı.
tsyd genel merkezinden yapılan açıklamaya göre, 11 ağustos cumartesi günü fenerbahçe stadı nda oynanacak fe nerbahçe - galatasaray maçını argun darıcı, çetin oytuner ve hasan güneş, 12 ağustos pazar günü beşiktaş - galatasaray arasındaki turnuvanın son maçını ise sabri çelik, z. abidin gökçe ve nurettin dehmen hakem üçlüsü yönetecek.
f. bahçe'yi yenen beşiktaş'ta şimdi herkes aynı şeyi söylüyor
sıra g.saray’a geldi
basın sözcüsü arif ertunga, “her ne kadar galatasaraylı arkadaşlarımız yüksekten konuşuyorlarsa da biz f. bahçe’yi yendiğimiz gibi g.saray’ı da yeneceğiz” dedi.
fenerbahçe karşısında önce sarı, sonra da kırmızı kart gören recep’e ceza verilmeyeceğini söyleyen beşiktaşlı yöneticiler, “hakem kartını gösterirken hissi davrandı” dediler.
hilmi türkay
"beşiktaş, beşiktaşlılığını gösterdi, şimdi sıra galatasaray var. 10 kişi kalmamıza karşın çok başarılı bir futbol ortaya koyduk. eğer 9 kişi de kalmış olsaydık fenerbahçe'yi yine yenerdik. beşiktaş takımı şu anda yine türkiye'nin en iyi futbol oynayan ekibi. kadro oturmuş, futbolcular kaynaşmış, görünüm tam bir kolej havasını andırıyor. 'trabsfer yapmadık' diye eleştirilere hedef olmuştuk. beşiktaş en iyi transferi yapmıştır, kadrosunu bozmamak. işte fenerbahçe karşılaşması en iyi bir örnek."
evet, yukarıdaki sözler beşiktaş kulübü basın sözcüsü arif ertunga'ya ait. fenerbahçe galibiyetinden dolayı ertunga hayli sevinçli, keza diğer yöneticiler ve maça gelemeyen başkan süleyman seba da... şimdi beşiktaş bu kupada ikinci maçını pazar günü galatasaray ile oynayacak. bu karşılaşma da inönü stadı'nda yapılacak. ertunga, galatasaray maçı ile ilgili olarak da "her ne kadar galatasaraylı arkadaşlarımız yüksekten konuşuyorlarsa da biz fenerbahçe'yi yendiğimiz gibi galatasaray'ı da yeneceğiz" diyor. fenerbahçe galibiyeti için beşiktaşlı futbolculara prim yok. siyah beyazlı futbolcular bugün galatasaray maçı için fulya'da bir çalışma yapacaklar. basın sözcüsü arif ertunga, liglerin bu yıl hayli renkli geçeceğine değinerek, "galatasaray ve fenerbahçe iyi transferler yaptılar, ancak yenilerin takıma uyum sağlamaları oldukça uzun sürecek. bu nedenle şampiyonluğun en güçlü adayı yine biziz" dye konuştu.
recep’e ceza yok
fenerbahçe karşılaşmasında önce sarı kart, sonra da kırmızı kart görerek takımını sahada 10 kişi bırakan recep’e ceza verilmeyeceği. belirtildi. arif ertunga, recep için "heyecanlı, hırslı ve inatçı biri. bana göre kırmızı kartını hakem cevinden çıkartırken biraz hissi davrandı" dedi.
yabancı oyuncu
öte yandan transferi kapatan beşiktaş liglerin başlamasından sonra gerekirse yabancı bir transfer yapabilecek. arif ertunga para sıkıntılarının bulunmadığını, şu anda transfere gerek görmediklerini, gerekirse ileride bir forvet oyuncusu alabileceklerini vurguladı.
ferdinand'dan vazgeçtiklerini bir kez daha belirten ertunga, "öğrendik ki bu futbolcumuz ayağından ameliyat olmuş, bir de kulübü çok para istiyor. bu nedenle biz ielride vurucu rekabeti arttıracak bir adam alacağız" dedi.
spor servisi - beşiktaş, pazar günü oynayacağı tsyd kupası maçının hazırlıklarını dün fulya tesislerinde yaptığı antrenmanla sürdürdü. bu arada, antrenmanı görüntülemek için tesislere gelen trt ekibine izin verilmedi. magic box ile anlaştıklarını belirten yetkililer sahaya girmek isteyen kameramanı dışarıya çıkarttılar. trt ekibinden akın göksu, yöneticiler ile yaptığı görüşmeden de olumsuz yanıt alınca. trt ekibi tesisleri terk etti.
ankara (aa) - trt, galatasaray, fenerbahçe ve beşiktaş kulüplerini haber alma özgürlüklerini engellediğini ileri sürdü.
trt, yaptığı açıklamada galatasaray, fenerbahçe ve beşiktaş'ın trt ekibinin önümüzdeki hafta "spor stüdyosu” programında yayımlanmak üzere yaptığı çekim başvurusunu geri çevirerek kameramanların görev yapmasını engellediklerini bildirdi.
açıklamada, daha sonra şöyle denildi: "biz anayasal kuruluş olan türkiye radyo televizyon kurumu, anayasa'nın 133. maddesinde ifadesini bulan kamuoyuna tarafsızlık ilkesine bağlı kalarak haber verme görevini, bu engelleme sonucu yerine getirememiş olmaktadır. bu üç güzide kulübümüzün yyetkililerinin böylesine bir tavır içine girdiklerini anlayabilmek mümkün değildir.
trt kurumu, yasaların kendisine vermiş olduğu hakları sonuna kadar kullanma ve kamuyouna haber verme görevini sürdürme kararlılığı içinde, bu üç kulübün yetkililerinin aldığı engelleme kararını üzüntüyle karşılıyor ve durumu kamuoyunun takdirine sunuyoruz."
spor servisi - bu akşam yapılacak karşılaşma ile tsyd kupan sahibini bulacak. saat 0.00'de inönü stadında yapılacak maçın hakemi sabri çelik. beşiktaş ile g. saray karşılaşmasında beşiktaş'ın galibiyeti veya beraberlik halinde siyah beyazlı ekip kupayı kazanacak. galatasaray'ın beşiktaş'ı 4 farkla yenmesi halinde fenerbahçe kupanın sahibi olacak. 5 farklı galibiyet halinde ise sarı-kırmızılı ekip fenerbahçe ile aynı averaja sahip olacak. ancak attığı gol fazla olduğu için kupanın sahibi olacak.
spor servisi - trt’ye g saray, f bahçe ve beşiktaş kulüpleri tarafından çekim izni verilmemesinden sonra bir açıklama yapan magic box spor sorumlusu turgut koloğlu, “trt bize yazı ile başvursun, onlara izin verelim. dostça yaklaşıma dostça yaklaşacağız" dedi.
kullanılan serbest atış: beşiktaş 17, galatasaray 20
ceza alanı içinden şut: beşiktaş 6, galatasaray 5
ceza alanı dışından şut: beşiktaş 4, galatasaray 7
kaleyi bulan şut: beşiktaş 6, galatasaray 9
dışarı giden şut: beşiktaş 4, galatasaray 3
köşe atışı: beşiktaş 1, galatasaray 6
ofsayata düşüş: beşiktaş 0, galatasaray 6
seyirci: 25.498
hasılat: 592.415.000 tl
---
hilmi türkay
tsyd kupası üçüncü kez beşiktaş'ın.
birinci maçta fenerbahçe'yi 2-1 yenme başarısı gösteren siyah-beyazlılar, dün galatasaray karşısındaki 3-3 lük beraberlikle kupayı üst üste üçüncü kez müzelerine götürdüler.
beşiktaş taraftarı, kuşkusuz daha fazlaydı inönü stadı'nda. bir gün önceki fenerbahçe’ye karşı farklı kaybeden galatasay'ın taraftarı ise hem az hem de sessizdi.
maç öncesi kadrolar açıklanır ken galatasaray takımında asların bulunmadığını gördük. beşiktaş ise her zamanki kadrosuyla sahadaydı. galatasaray takımı sahaya çıktı, çık yoktu tribünlerde. mustafa denizli ve asları koridordan sahaya çıkarlarken galatasaray tribünlerindeki suskunlar bu kez ayaktaydılar "yuh... yuh..." ve ardından durmak bilmeyen ıslıklar denizli’nin başı önde, futbolcuların başları önde taraftarın tepkisi hayli uzun sürdü. en azından farklı yenilgiye karşın yine a takımını sahada görmek isliyorlardı, ama denizli b takımını sürmüştü sahaya ve denizli maç sonrasında basın mensuplarına bu konuda şöyle diyordu: "onlar da benim futbolcularım değil mi. onlara hiç şans tınmayacak mıyım?"
evet, hakem sabri çelik'in düdüğü ile maç başladı. dakikalar ilerledi, ne mücadele ne de doğru düzgün bir hareket. al gülüm, ver gülüm, yapılan onca pas hataları ve ardı ardına kaçırılan üçer beşer adımdan goller. âdeta uyur gibi oluyoruz. hatta basın tribünündeki görev yapan arkadaşlar birbirleri ile konuşuyorlar "ne yazacağız, hiç birşey yok. tak kelime ile rezalet. uyuttular vallahi." gerçekten de uyuttular. eğer ilk yarının sonlarına doğru ve ikinci yandaki goller de olmasa ne yazacaktık bilmiyoruz. doğrusu beşiktaş da kötüydü. galatasaray da.
hadi diyelim ki, galatasaray ikinci takımıyla sahadaydı, yanlışları olur, normal karşılayalım, peki ya beşiktaş? fenerbahçe karşısında ortaya koydukları futbollarının dörtte birini bile oynamadılar. kaleci engin kalecine üç top geldi üçü de gol oldu. hele erhan'ın 35 metreden yaptığı ortanın gol olmasına ne demeli. geçen yıl da aynı hataları yapıyordu, bu yılda aynı. biraz genç metin’e şans tanımak gerek. orta alanda yine mehmet biraz çalışır gibi göründü, biraz da ileride metin. o da ilk yarıda vardı. ikinci yarıda kayboldu sahada galatasaray'ın "b takımı" diye adlandırdığımız ikinci takımında iyi olarak gördüğümüz hiç kimse yoktu. kötülerin iyileri erdal ile prekazi idi.
goller
ilk golün dakikası 13'tü. erdal erhan paslaşmasında top en son k. bülent'e geldi. k. bülent'in cezaalanına ortaladığı topa uçarak kafayı vuran b. bülent'ti. 0-1. 31. dakikada metin skoru 1-1 yaparken 43 dakikada feyyaz'ın pasıyla ali ilk yarının skorunu belirle di.
68. dakikada erhan'ın ortası gol olurken skor yeniden eşitlendi. bir dakika sonra mehmet, kişisel çabası ile siyah beyazlı takımın üçüncü golünü attı. 78'de ise galatasaray’ın beraberlik golüne imzasını atan futbolcusu prekazi’ydi. maçın skoru beşiktaş: 3 - galatasaray: 3.
talihli seyirci
tsyd kupası'nın 3. maçında gişelerden bilet alan seyirciler arasında yapılan çekilişte geneto'nun seyircilere hediyesi opel corsa otomobil 305554 numaralı bilete çıktı.
50 bin lira verip stada gelen galatasaraylı taraftarlar, mustafa denizli’nin sahaya sürdüğü ikinci takımı seyrettiler. oysa denizli, bir gün önce fenerbahçe'ye 5-2 yenilen takımı yeniden sahaya çıkarmalıydı. beşiktaş'a karşı kazanmak için oynamalı ve 5-2'lık farklı yenilgiyi unutturmalıydı hem taraftarlarına hem de futbolcularına. ama denizli, nedense bir gün önceki maçın sonrasında azarladığı ve fırça yediği 11'ini evlerine göndermiş, yerine hiç umulmadık hatta yedekte bile olmayanları sahaya çıkarmıştı. mustafa denizli korkmuş muydu? sanmıyoruz. lig öncesi havlu mu atmıştı? ummuyoruz. peki ama sahaya çıkan 11’e ne demeli? denecek bir şey yok, fazla bir yorum da.
ancak denizli'nin sahaya sürdüğü ikinci maçta, fener'e yenlen 11’den daha derli toplu, daha akıllı ve daha hızlı oyun gösterdi. en azından hepsi de kazanma hırsıyla doluydu ve kendilerine verilen bu fırsatı değerlendirme heyecanı ve hevesi içindeydi.
beşiktaş, maç boyunca galatasaray kalesine çok az şut attı. topu daha çok ortada dolaştırıp kanatlardan atak denedi. sahaya iyi yayıldı, fakat rıza'nın sağ bekte oynaması, beşiktaş'ın klasik orta saha üstünlüğünü azalttı. üstelik şifo ve şenol da çok top kaybedince metin ve ali, geriye gelip top aramak ve top kapmak durumunda kaldılar. bu da beşiktaş'ın o bildiğimiz temposunu ve hücum üstünlüğünü azalttı. beşiktaş, nedense rakibini ikinci sınıf olarak değerlendirdi gayet rölantide ve iyi ciddiye almaz bir havada oynarken öylesine defans ve kaleci hataları yaptı ki beklenmedik bir sonuç ortaya çıktı. maç genel olarak heyecanlı geçti. ve maçın sonlarına doğru iki takımın da yaptığı değişikliklerle tempo ve kalite iyice düştü. ve sezonun ilk kupasını beşiktaş kazandı.
bol gollü maçtarı duyup da izlemeyenler çok nitelikli futbol oynandığını sanmasınlar. bir gün önce açık farkla yenilen galatasaray yedeklerini beşiktaş karşısına sürerken belki de olası bir açık farka özür kalıbı uyduruyordu. ama ismail, k.bülent ve serhat'ı anlatılan 3-52’nin arkasındaki o üçlüye yerleştirip orta çizgiyi geçirmeyince daha büyük farkı da önledi.
beşiktaş lige henüz hazırlanamamış. kupayı kazanması oturmuş takım alışkanlığının ötesinde değil. kaleci engin amatör takım kalecisinin yemeyeceği golleri yerken oyunun başında da b. savaş'ın vuruşunu kurtarırken, bu iki hareketin farkının nasıl yorumlayacağız. bulamıyoruz. engin öncellikle topu oyuna hem çabuk hem de takım arkadaşlarına pas olarak vermeyi öğrenmelidir artık.
hakem sabrı çelik iyi ki kaderi etkileyecek bir maç yönetmiyordu. avantajları hiç gözetmediği gibi, faulleri ters verip kart çıkaracak hareketlen de pas geçti.
bir gün önce fenerbahçe'ye farklu yenilen galatasaray'ın beşiktaş'ın karşısına kamçılanmış olarak çıkacağını düşlemiştik. bu düşüncenin doğal sonucu olarak da herkesin beklentisi futbol dolu bir finaldi. ama ne gezer. tsyd kupası'nın final tadını önce denizli sonra da oynanan futbol kaçırdı.
lig öncesinin en ciddi hazırlığı olarak değerlendirilen tsyd kupası maçlarının finalini bu denli hafife alma ve ismi bile bilinmeyen futbolcularla sahaya çıkmanın altında hangi düşünce yatıyor? eğer denizli, "ben bir teknik adamım. görevim bu takımı lige hazırlamak ve tüm futbolcularımı ciddi bir maçta görebilmektir" düşüncesinde samimi ise haklılık derecesi yüksektir. ancak bir gün önce farklı kaybeden futbolcularına kızarak yedeklerle final maçına çıkma düşüncesi etkinse, bu izleyicileri ve kupayı hafife almaktır. ekmek paramdan arttırarak bir aklamlık keyif yaşamak isteyen insanlara bunu çok görmektir. neyse ki, galatasaray'ın yedekleri onur mücadelesi yaptı ve beşiktaş'ın karşısında ezilmediler. yoksa bunun bedeli çok ağır olurdu. daha sahaya çıkarken yandaşlarınca protesto adilen galatasaraylı futbolcular küçük düşmeme mücadelesi verince, hem kendilerini hem de denizli'yi büyük bir akıntıdan kurtardılar.
kendini göstermek için mücadele eden futbolculara karşı oynamak gerçekten çok zordur. bunun sıkıntısını da beşiktaş yaşadı. o tempolu ve presli oynayan beşiktaş'tan eser yoktu dün. rıza'nın ortalan yerine sağ bekte oynaması beşiktaş'ın atak gücünü düşürüyor, ortaalanı etkin atmayan beşiktaş da bocalıyor. fenerbahçe maçının yıldızları olan şenol ve mehmet, galatasaray'ın presinden kurtulamayınca beşiktaş'ın oyun yapma olanağı da yok oldu. kaleci engin ise elinden top kaçırma sorununa bir türlü çözüm getirtmiyor. savunmanın arkasına düşen toplarda yaptığı zamanlama hatası da geçen yıldan beri sürüyor. yediği üç golde de hatalıydı.
ülkemizde birçok mesleklerde olduğu gibi, futbol teknik direktörleri de ucuz kahraman olmak hevesindedirler. bu yüzden kulüplerden kayıtsız şartsız yetki isterler. bu yetkiyi de alır almaz, kendilerini kral sanırlar. kulağını, gözünün içinde bulunduğu topluma kapatır ve de kafasından geçen tam fikirleri doğru bilirler. oysa doğruyu bulmak çok zordur. bu düşüncedeki kimselerin bir de yanlarında birkaç goygoycu da bulunursa, kapıldığı komplekslerden kurtulması daha da zor olur.
mustafa denizli, buna iyi bir örnektir. değerli bir futbol adamıdır, ama yukarıda anlatmaya çalıştığım kompleksler içine girmiştir. dünkü maçta beşiktaş karşısına çıkardığı galatasaray'ın b takımı karşısında mustafa denizli, resmen yetkisini kötüye kullanmıştır. mustafa denizli, ne düşünmüştü? kanımızca, 1- beşiktaş'a yenilmekten korkmuştu. 2- bir yengi karşısında ‘beşiktaş'ı bu kadro ile yendim' diyecekti. 3- bir yenilgi karşısında 'zaten b takımı çıkarmıştım' savunması yapacaktı. 4- yenilmekle fenerbahçe'nin şampiyon olamamasından da ruhsal bir haz duyacaktı.
ne düşünürse düşünsün mustafa denizli, dünkü davranışıyla önce spor yazarları turnuvası'nın ciddiyetine gölge düşürmüş, 50 bin lira ödeyerek maça gelen 25 bin seyirciye saygısızlık etmiştir.
basın tribününde takım kadroları dağıtıldığında herkes şok oldu. galatasaray bambaşka bir kadro ile sahaya çıkıyordu. mustafa denizli, fenerbahçe'den 5 yiyen asları cezalandırmıştı. seyirci de pek memnun olmadı. tanju bu sene ne yapar, eski tanju’yu yeniden görebilir miyiz, diye tribünü dolduranlar, kardeşi yücel ile yetinmek zorunda kaldılar.
maç başladı ama tartışma hiç kesilmedi. kimine göre denizli hatalıydı. takımı oturtturma, ideal onbiri bulma çabaları sürerken kaleci dahil 11 adam değiştirilir miydi? futbolcular böyle maçlarda oynayarak birbirlerine alışırlardı.
basın tribününde bu tartışmalar sürerken yanımda oturan eski bisiklet federasyonu başkanı ergun hiçyılmaz değişik bir yorum getirdi: “bunların hepsi dümen. şimdi denizli diytecek ki 'ben takımı kurmak için bütün futbolcuları deniyorum'. halbuki beşiktaş'a da yenilmekten korktuğu için ikinci takımı sahaya sürdü. ben federasyon başkanı iken bu dümeni çok yapardım. bakardım balkan şampiyonasında iddiamız yok, gençleri yollardım. takım 4. olurdu. kimse sesini çıkaramazdı. sesini çıkarana, 'gençleri deniyoruz, onlara hak tanımayacak mıyız' der keser atardım" dedi.
denizli de hiçyılmaz'ın taktiğinden gidiyor galiba.
galatasaray'da yedeklere prim var. tsyd kupası'nda üçüncü olan sarı kırmızılı takımın dün beşiktaş karşısına çıkan kadrosuna futbol şubesi sorumlusu yardaşen karahasan prim vermeyi düşündüklerini söyledi.
fenerbahçe'ye 5-2 yenildikleri maçtan önce futbolcularına 2’şer milyon galibiyet primi vermeyi kararlaştırdıklarını söyleyen futbol şubesi sorumlusu yardaşen karahasan, dünkü maçtan önce de beşiktaş karşısında ikinci takımın başarılı olması halinde 1 milyon lira vereceklerini bildirdi. karahasan dünkü maçın kadrosuna 1’er milyon lirayı diğerlerine ceza olarak düşündüklerini vurguladı. yurdaşen karahasan, "fenerbahçe maçında 2 milyon lira verecektik ama kaybettiler. dünkü futbolcularımız daha iyi oynadılar. şimdi onlara 1 milyon vereceğiz, bu diğerlerine ceza olur."
aslar kenara
dünkü maç öncesi galatasaray'ın kadrosu anons edildiğinde sarı - kırmızılı tribünlerden "yuh" sesleri yükseldi. fenerbahçe maçındaki kadrodan kimsenin beşiktaş karşısına çıkmaması galatasaraylı taraftarları oldukça öfkelendirdi. sarı-kırmızılı taraftarlar günlük elbiseleriyle kulübeye gelen futbolcular ve teknik direktör mustafa denizli'ye, "cim bom sahaya. bizimle kimse dalga geçemez" diye bağırdılar. maçtan sonra kendisine, "takımı neden bu şekilde sahaya çıkardınız" diye soran basın mensuplarına denizli şu yanıtı verdi, “hepsi benim futbolcularım. bu maçlarda oynatmazsam bu çocukları, nerede oynatacağım?” dünkü maçtan sonra basın mensuplarına açıklamalarda bulunan mustafa denizli taraftarlarına seslenerek sabırlı olmalarını istedi. denizli şöyle devam etti: "hiç kimsenin şüphesi olmasın. galatasaray lige herkesin arzu ettiği gibi girecek. ligden önce alınan sonuçlar önemli değil. ayın 25'inden sonra bütün takımların gerçek yüzü ortaya çıkacak."
öte yandan dünkü maçın devre arasında koridordan çıkan tanju beşiktaş kalecisi engin'in arkasına oturarak bir foto muhabiri makinesini aldı ve gol fotoğrafları çekti tanju. cevat'ın attığı golü çektiğini söylerken oldukça mutluydu. diğer foto muhabirlerine makinenin ince ayarlarını gösteren tanju, "nasıl güzel çıkar mı sizce?" diye sormayı ihmal etmedi. tanju kale arkasından kardeşi yücel’i sık sık ıslıkla çağırarak direktifler de verdi. yücel golleri kaçırdıkça tanju, “boşver oğlum yine de güzel oynuyorsun" diye bağırdı.
sağlık kontrolü
bu arada sarı - kırmızılı futbolcular bu sabah hastanede sağlık kontrolünden geçecekler. hollanda'nın zwolle kentinde daha önce kontrol olduklarını söyleyen futbolcular bürokrasiden şikâyetçi oldular.
dün, beşiktaş ile galatasaray arasında oynanan tsyd kupası son maçını izleyenler, tribünlerde hop oturdular hop kalktılar. ilk önce beşiktaş daha sonra galatasaray ardından tekrar galatasaray ve yine hemen ardından beşiktaş kalelerinin ağları havalandı. 3-3 biten maç sonrası beşiktaş futbolcular, futbol federasyonu başkanı şener erzik'in
elinden tsyd kupası’nı alırken, keyifliydiler.
galatasaray'ın sahaya eksik kadro ile çıktığı bunun içinde kolay bir maç olduğu görüşüne katılmayan kaptan rıza maç sonrası, "galaatsaray, sahaya 11 kişi çıktı. üstelik, bu 11 kişinin birçoğa teknik direktörün gözüne girebilmek için çok da iyi oynadı” dedi. beşiktaş teknik direktörü gordon milne ise, "galatasaray performans olarak bizden iyi" dedi. milne konuşmasını şöyle dürdürdü, "seyirci için güzel bir maç oldu, enteresan bir oyun, güzel goller gördük."