44. kez düzenlenen tsyd ankara futbol turnuvası bu yıl 52.si düzenlenecek olan türkiye 1. futbol ligin ve türkiye kupas'ından sonra en uzun süre düzenlenen futbol turnuvası olma özelliği taşımaktadır...
son yıllarda hep dört takımla oynanan kupa bu sezon "tek maç" olarak oynanacak.
karşılaşmada takımlar, kaleci dahil 6'şar oyuncu değişikliği yapabilecek. maçın normal süresinin berabere bitmesi halinde 15'şer dakikalık iki uzatma devresi oynanacak. uzatma devrelerinde de eşitliğin bozulmaması halinde kupa, seri penaltı atışlarıyla sahibini bulacak.
karşılaşmanın bilet fiyatları, kale arkaları 5, maraton tribünü 10, kapalı tribün de 20 lira olarak açıklandı.
türkiye spor yazarları derneği (tsyd) ankara şubesi'nin 44. geleneksel futbol kupası'nda ankaragücü ile gençlerbirliği arasında yapılacak maçın hakemleri belli oldu. tsyd'den yapılan açıklamaya göre, 8 ağustos pazar günü 19 mayıs stadı'nda oynanacak maçı, fifa kokartlı hakemlerden bülent yıldırım yönetecek. yıldırım'ın yardımcılıklarını, erdinç sezertam ve serkan olguncan yapacak. maçın dördüncü hakemi de eser birinci olarak belirlendi.
karşılaşmada takımlar, kaleci dahil 6'şar oyuncu değişikliği yapabilecek. maçın normal süresinin berabere bitmesi halinde 15'şer dakikalık iki uzatma devresi oynanacak. uzatma devrelerinde de eşitliğin bozulmaması halinde kupa, seri penaltı atışlarıyla sahibini bulacak.
karşılaşmanın bilet fiyatları, kale arkaları 5, maraton tribünü 10, kapalı tribün de 20 lira olarak belirlendi.
gençlerbirliği: serdar kulbilge, orhan şam, aykut demir, debatik curri, alparslan erdem, hurşut meriç (dk. 46 bilal çubukçu), cem can, michael john jedinak "mile jedinak" (dk. 74 cem atan), michael stewart (dk. 46 oktay delibalta), ermin zec (dk. 69 william mehmet "billy mehmet"), mustafa pektemek (dk. 40 serkan çalık)
teknik direktör: thomas doll
ankaragücü: özden, uğur (dk. 54 özgür), zewlakow, aydın, güven, sapara (dk. 66 metin), adem, hürriyet, sestak (dk. 66 murat ), meye (dk. 58 mehmet çakır), vittek (dk. 77 rajnoch)
teknik direktör: ümit özat
penaltılar: gençlerbirliği: cem atan, cem can, bilal, oktay, billy, serkan ve orhan gol yaparken, alparslan ve kaleci serdar atıştan yararlanamadı.
ankaragücü: metin, murat, hürriyet, rajnoch, aydın ve güven atışları gole çevirirken, zewlakow, özgür ve mehmet çakır ise başarılı olamadı.
yaklaşık 2.5 aylık bir aradan sonra çok ama çok sıcak bir havada gençlerimizin "yeni" halini görmek için tribünlerde yerimizi aldık. maçın ilk 10 dakikasında gençlerbirliği baskılıydı ve ermin zec çok iyi bir kumaşı olduğunu hemen gösterdi. top ayağına çok yakışıyor ve hem top kazanıyor hem top kullanıyor...
maçta ikinci kazanç jedinak'dı. jedinak geriye dönük orta saha gibi oynadı ve maç boyunca o kadar çok ara topu kesti ki...
samsundan gelen oktay delibalta da çok pozitif ve hızlı bir futbolcu olduğunu gösterdi. ikinci yarı oyuna giren billy mehmet'i pek görmedik. geçen sezon galatasaraydan gelen alparslan erdem gerinin solunda oynadı. zaman zaman güzel hareketler yapsada top çıkartırken yaptığı basit hatalar "aman" dedirtti. serkan çalık ise elinden geleni yaptı ama birkaç pozisyonda ya hızından ya da ayakkabı azizliğinden ayağı kaydı ya da top geride kaldı...
kısaca her iki takımda vasatın üstüne çıkamadı. aslında 90 dakikaya bakarsak ankaragücü daha net pozisyonlar buldu ama serdar güzel kurtarışlarla gol şansı vermedi. iki takım da çok fazla pas hatası yaptı...
90 dakikadan sonra 30 dk uzatma olacaktı ama kötü futbol yüzünden tribünlerde "hemen penaltılara geçilsin" sesleri yükselirken bir anons duyuldu: "sıcak hava yüzünden doğrudan penaltılara geçilecek" :)
çok fazla şut atmayan bir takım olarak ermin'in maçta 3-4 tane şut çıkartması ayrıca bizi mutlu etti :)
maç oldukça sıcak bir havada başladı. maraton'da 100 saatlide 200 civarı kapalıdada 10- kişi vardık herhalde. 4-3-3 ile sahada kalede serdar; geri dörtlü'de orhan,aykut,debatik, alparslan; orta sahada cem can, jedinak, steward;sağ açıkta hurşut, sol açıkta zec ve forvette mustafa ile başladık.
4-3-3 , savunmadayken hemen 4-5-1 e döndü. yanlız açık oynayan oyuncuların yardımı yeterli olmadığı durumlarda sıkıntı yaşadık. rakibin bindirmeleri enderde olsa, zorlu anlar yaşattı
serdar bilindik istikrarlı ve yavaş oyununu tekrarladı.. aykut ve debatik biraz uyum sorunu yaşasalarda fena sinyaller vermediler..arkalarına başlarda adam kaçırsalarda durumu toprladılar. aykut aynı istikrarda...debatik ise uzun boyu ve güçlü fiziği ile iyi bir stoper ama uyum için biraz daha süreye ihtiyacı var..öte yandan orhan ve alparslan açıklardan yeterince yardım alamadıklarından olsa gerek vasat altı görüntü çizdiler...
jedinak orta sahayı yerinde müdahelelerle toparladı. geçen yıl takımda olsa oldukça farklı olabilirdi. steward ısınma aşamasında..direk oynuyor olması ve tek pas yapması iyi özellikleri..cem can istekli oyununa kaldığı yerden devam etti..geçen yıla oranla daha mücadeleci bir orta saha olacağı açık..harbuzi oynamazsa organizasyonda sıkıntı yaşayacağımız açık..
gelelim takımın 10 numarasına...ermin zec....gerçekten de iyi transfer..top ayağına yakışıyor..adam eksiltiyor ve şutu sürekli düşünüyor...uyum sağladığında tam kapasite ile oldukça can yakacağından eminim..yalnız açık oynamak pek kumaşına uygun gözükmüyor ..forvet veya forvet arkasında serbest oynadığında oldukça etkili olur..mustafa ve hurşut geçen yıl ki aynı görüntüyü çizdiler..
serkan,bilal,cem atan yedekten girip ortalama bir görüntü çizdiler...oktay ve billy mehmet ise vasatın biraz üstüne çıktılar...oktayın kumaşı iyi ..ama biraz daha uyumlu oynaması gerek..billy ise kahe yi fiziğiyle hiç aratmayacak..daha teknik olduğu söylenebilir...
maçın bomba olayı ise maç öncesi uzatma oynanacak denmesine rağmen maç sonunda yakarışlarımızı duyan (sorunuz erdem ) hakemlerin direk penaltılara geçmesiydi...serdar 5. penaltıyı kaçırınca biraz uzasada maçı penaltılarla 7-6 kazandık ve kupayı kaldırdık.. bu arada ikincilik kupasının verilmesi biraz ilginç oldu...
penaltı atışlarını izlemek için maratonun ilk basamağına geçtik. haliyle bağırdıklarımızı futbolcualr rahatlıkla duyabiliyorlar. son penaltıyı kullanan ankaragüçlü mehmet çakır topun başına geçtiğinde erdem (aka zeynel soyuer) "bursayı hatırla çakır bursayı" diye bağırdı. gülüştük ama bir yandan da "inşallah" dedik içimizden :) çakır bursadaki kayserisporla oynadığımız türkiye kupası final maçındaki gibi kötü bir vuruşla topu serdara teslim etti ve kupayı kazandık. maçtan sonra "duydu morali bozuldu" diye makara yaptık ama gerçekten duymuş olabilir mi ki :d
gençlerbirliği ligin başlamasına kısa bir süre kala mustafa pektemek şoku yaşıyor. transfer dönemi boyunca ismi büyük takımlarla anılan genç golcü tsyd kupası'nda ankaragücü ile oynanan maçta sakatlanmıştı. dün tetkikleri yapılan mustafa pektemek'in çapraz bağlarından sakatlandığı ve ameliyat olduktan sonra altı ay sahalardan uzak kalacağı açıklandı.
gençlerbirliği'nin golcü futbolcusu mustafa pektemek, transfer haberlerinin yoğunlaştığı günlerde sakatlık şoku yaşıyor. tsyd kupası finalinde gençlerbirliği'nin ankaragücü'nü penaltı atışları sonucunda 7-6 mağlup ettiği maçta yan ön çapraz bağları yırtılan mustafa pektemek yaklaşık 6 ay sahalardan uzak kalacak. genç futbolcu, sakatlığının sebebini ankara 19 mayıs stadı'nın kötü zeminine bağladı.
mustafa pektemek, ankara gibi bir futbol şehrinde hala bu kadar kötü bir stadın nasıl olduğunu anlayamadığını söyledi. pektemek, rakibin bir darbesi olmamasına rağmen, hava topuna çıktığı sırada yere düşer düşmez ayağının bir çukura girdiğini ve çapraz bağlarının yırtıldığını belirtti. genç golcü sözlerini şöyle sürdürdü: "sezona takımımla birlikte iyi bir başlangıç yapmayı hedefliyordum ancak şanssız bir sakatlıkla karşılaştım. ankara 19 mayıs stadı'nın zemini tıpki bir tarla gibi. her yer çukur içinde. hava topuna çıktığım bir pozisyon sonrasında, yere inerken ayağım bir çukura girdi ve bacağım döndü. hangi bacağım o çukura girse sakatlanacaktı. ankara'da iki büyük takımın kullandığı bir stat nasıl böyle kötü bir zemine sahip olabilir anlayamıyorum. üç yıldır buradayım ve üç yıldır bu stadın zemini kötü. yaklaşık 3 aydır bu sahada hiç maç yapılmadı, yeterli yağmur ve güneş de geldi. saha zemini düzeleceği yerde daha da kötü bir hale gelmiş. yere düşen her arkadaşımın bir yeri kanıyordu. benim de ön çapraz bağlarım yırtıldı. son derece üzgünüm ancak bir an önce sahalara dönebilmek için elimden geleni yapacağım. şu an ameliyat olacağım yer ayarlanmaya çalışılıyor ve yakına ameliyat olacağım daha sonra da tedavi süreci başlayacak."
bir ara "bu yıl neden tsyd kupası tek maç üstünden yapılıyor" cevabını ararken mustafa, "çünkü bu maç ankara'nın süper kupası. baksana geçen sezon ankara'nın ligdeki en başarılı iki futbol takımı karşı karşıya geliyor" sözleri ile kahkahalara boğulmuştuk...
son zamanlarda fenomen haline gelen behzat ç. bir ankara polisiyesi dizisinin ilk bölümlerinden birinde behzat bir barda gençlerlilerle bu maçı izler... görüntüde gençler bri gol kaçırır bunun üzerine elemanlardan biri küfreder. behzat da "küfür yok dedik lan" diye çocuğa çıkışır...
sonradan bir gol sesi gelir ve hep beraber "takmadık asla paraya pula, ne de kahpe bizansa. ölürüm gençler uğruna ah bir de şampiyon olsa" tezahüratını yaparlar...
gençlerbirliği – ankaragücü tsyd kupası: bir taraftarın gözünden!
özet gençlerbirliğiyle ilk buluşmamız olması ve yeni transferleri tanımamız anlamında güzel bir maçtı. her iki takımın da futbolu vasatın üstüne çıkmasa da gençlerbirliği adına “umutluyum”!
hikaye maç başlamadan 3 saat önce biletlerimizi aldık. sonra sıra olur sıkıntıya gireriz diye. ama gördük ki toplasanız 1000 kişi yoktu gençler taraftarı olarak. maçın ilk yarısı futbol adına daha güzeldi. bu tür özel maçlarda oyuncu değiştirme trafiği altında özellikle ikinci yarılarda futbolun sürekliliği kayboluyor ve heyecan düşüyor. bir süre sonra siz de sıklıyorsunuz. hatta o kadar ki maçın uzatmalarını kimse izlemek istemedi. maçın hakemi de isabetli bir kararla uzatmaları oynatmadan penaltılara geçti. penaltılardan gençlerbirliği kupa sahibi olarak çıktı.
bu maçta iki futbolcuyu takımda görmek çok güzeldi: jedinak ve ermin zec. jedinak kaç topu kesti saymak mümkün değildi. atakları başlatırken aldığı görev, iri ve diri yapısı rakiplere göz dağı verecek nitelikte. yılın en başarılı transferi! ermin zec hırslı, koşuyor, ayaklar inanılmaz hızlı. kendisine futbol yakışıyor. dün bu iki oyuncunun da katkısıyla kaleye geçen sezon attığımız şut toplamı kadar şut attık sanırım. özellikle zec sayesinde futbol zevkimiz artacak. hiç şüphe yok ki.
dün gençlerin vasat seviyesini geçememesinin en büyük sebebi orkestra şefinin olmayışıydı. kaliteli defans, kaliteli hücum. ama topu taşıyacak ve atakları organize edecek adamımız yoktu. harbuzinin eksikliği çok büyük. onsuz 3 ay nasıl geeçr düşünmek bile istemiyorum. bu açık nasıl kapanır; thomas abimizi büyük bir zorluk bekliyor. geçen yıl gençlerin en büyük eksiği yine bu pozisyondu. şimdiden kolay gelsin.
maçın adamı oyuncu sirkülasyonunun çok olduğu bu tür maçlarda maçın adamını belirlemek zor . ama sahanın en iyi, en güçlü ismi kesinlikle jedinak’tı. yuvaya hoş geldin, iyi ki de geldin.
taraftarın güzelliği dün taraftarımız oldukça azdı. maratonda en fazla 200 kişi vardı. ama muhabbet, futbol söyleşileri harikaydı. gençler taraftarının özelliği de bu değil mi zaten? 3 kişi bile olsa buluşmaya değer. dün ankaragüçlü maraton ve gecekondu taraftarı arasındaki çekişme ve karşılıklı atışmalar da dikkate değerdi. hatta gerilimin arttığı dakikalarda maraton tarafının “ahmet gökçek” şeklindeki tezahüratları ilgi çekiciydi.
heyecan verici dakikalar dünkü maçta çok heyecan yaşamadık. ilk yarıda zaman zaman gördüğümüz organize gençler atakları umutlarımızı yeşertti o kadar. lig maçlarımızda daha heyecanlı dakikalar olacak elbette. o zaman ben de bu bölümü daha güzel yazacağım sanırım.
haftanın önerisi harbuzi bir an önce iyileştirilsin! ha birde, gençler forumlarında bu maç hakkında birçok yorum ve tartışma vardı. bu kadar tartışma yerine forumlara üye insanların yarısı maçı stattan izlese tribünlerimiz dolabilirdi. ama herkesin bir sebebi vardır muhakkak. bir sonraki maçımızda buluşmak üzere…