ennadi - el - ehli: hasan zihni - kâmil mesut, ahmet elvahiş - murat fehmi, ismail refet, hüseyin elfar - elaşeri, k. muhtar, rüştü, esavat, lâtif.
muhtelit sahaya beşiktaşın yakası ve kolları beyaz gövdesi siyah formasile çıkmıştı. karşılaşmanın 11 ci dakikasında mısır santraforu rüştü ilk golü atmış ve devre de böylece kahire şampiyonunun feneıbahçe - beşiktaş muhtelitine 1-0 üstünlüğü ile bitmiştir.
ikinci devreye fenerbahçe - beşiktaş muhteliti angelidisin yerine ali rızayı, muzafferin yerine de nazımı alarak çıktı.
bu devrenin 14 üncü dakikasında nazım muhelitin beraberlik sayısıni yapmağa muvaffak oldu. fakat mısırlılar 17 ci dakikada savaf vasıtasile ikinci ve galibiyet gollerini yapmakta güçlük çekmediler ve oyun da böylece 2-1 kahire şampiyonunun galebesile sona erdi.
istanbul festival heyetinin spor komitesi, muhtelitlerimizle karşılaştırılacak bir ecnebi takımını getirtmek için dörtbir tarafa başvururken ortaya kendiliğinden yeni bir namzed çıkmıştır. bu namzed de bir mısır takımıdır ve adı ennadiyül ehlidir.
spor komitemiz, mısır millî takımına altı oyuncu veren nasyonal kulübile şerait hususunda muhaberede bulunurken e. ehlililer teklif edilen şartlarla gelmeğe hazır bulunduklarını bildirmişlerdir. ayın sonunda muhtelitlerimize karşı bu takımın oynatılması büyük ihitmal dahilindedir.
ennadiyül ehli bundan yedi sekiz sene evvel şehrimize gelmiş ve kulüblerimizle maçlar yapmıştı.
fener - beşiktaş muhteliti zayıf teşkil edilmişti; üstelik idmansızlıktan fena bir oyun oynadı
mısır şampiyonu ennadiülehli takımı, dün ikinci maçını taksim stadyomunda fenerbahçe - beşiktaş muhtelitile yaptı. sahada beş bin kişilik bir seyirci kütlesi toplanmıştı. evvelâ misafir takım, kısa bir fasıla ile de muhtelit takım sahaya çıktılar.
mısır takımı, dünkü kadrosunda ufak bir tadilât yaparak sahaya şöyle çıkmıştı:
hasan zihni - kâmil mes’ud, ahmedülvahşi - murad fehmi, ismail refet, hüseyin elfar - el'aşri, muhtar, rüştü, savac, lâtif.
fener - beşiktaş muhteliti ise: fikret, esad, hakkı, hüsnü, şeref gibi kıymetli elemanlardan mahrum olarak pek zayıf bir manzara arzediyordu:
oyuna muhtelit takım başladı ve sağdan yaptığı hücum, hasım müdafaasında kesildi. mütekabil bir mısır hücumunda da top hüsamın elinde kaldı. oyunun ilk on dakikası mütevazin cereyan etmekle beraber, misafir takım daha enerjik görünüyordu.
mısırlılar, kısa ve yerden paslarla, muhtelit takım ise oyun tarzlarına tamamen muhalif olan uzun ve havadan oynuyorlardı. muhtelit takımın tutturduğu bu yanlış tabiye tedricî bir surette kendini gösterdi ve misafir takım oldukça üstün bir oyun çıkarmağa başladı.
mısırlıların birinci golü
sık sık muhtelit takım kalesine akmağa başlıyan mısırlı muhacimler 12 nci dakikada sağdan tehlikeli bir hücum yaptılar. on sekiz pas içinde topu yakalıyan orta muhacim, karşısındaki müdafii atlattıktan sonra yerden ve sıkı bir şütle ilk golü yaptı.
1 - 0 mağlûb vaziyete düşen fener - beşiktaş muhtelitinde kısa süren bir enerji görünür gibi oldu. bir iki sıkı hücum yaptılar. bunlardan birinde şabanın tehlikeli bir şütü mısırlı kalecinin elinde kaldı. diğeri de reşadın havadan bir vuruşu, mısır kalesi önünde müthiş bir karışıklık yaptığı halde üç orta muhacimin bu güzel fırsattan istifade edememelerile neticelendi.
25 inci dakikada misafir takımın en iyi oyuncularından rüştü sakatlanarak çıktı. devrenin bundan sonraki kısmında muhtelit takımın bozuk ve durgun oyununa mukabil mısırlılarda fazla bir üstünlük gösteremediler.
37 nci dakikada, muhtelit takımda muzaffer oyundan çıkarak yerine nâzım girdi. ve devre bir müddet mütekabil, fakat neticesiz hücumlardan sonra 1 - 0 misafir takım lehine bitti.
ikinci devre
ikinci devreye muhtelit takım, muavin hattında yaptığı küçük bir değişiklikle çıkmıştı. angelidis'in yerine ali rıza oynuyordu.
oyuna mısırlılar başladılar. ilk dakikalarda muhtelit iki güzel gol fırsatı kaçırdı: sağdan gelen güzel bir pastan önü boş olan eşref istifade edemedi. yaşarın anî bir şütünü de mısırlı kaleci vaktinde yaptığı bir plonjonla kurtardı.
iki tehlikeyi atlatan mısırlılar yeniden hücuma geçtiler. yedinci dakikada mısırlıların sağdan uzanan bir hücumunda top on sekiz içinde faruğun eline çarptı. hakem penaltı verdi. fakat misafirler topu havadan avuta atmak suretile penaltıdan istifade edemediler.
muhtelitin golü
üstüste bir iki hücum çıkaran fener - beşiktaş muhteliti, 14 üncü dakikada bir gol attı. yaşar, sağdan açılan bir hücumda ayağına gelen topu kısa bir pasla nâzıma geçirdi. nâzım da hafif bir vuruşla topu ağlara taktı.
mısırlıların ikinci golü
bu beraberlik vaziyeti çok sürmedi. derhal hücuma geçen mısırlılar, muhtelit kalesi önüne indiler ve muhtarın verdiği pası alan savac. sıkı bir şütle topu ikinci defa fenerbahçe - beşiktaş ağlarına taktı.
çok kısa süren berabere vaziyetten tekrar mağlûbiyete düşen muhtelit büsbütün isteksiz ve ağır bir oyun çıkarmağa başladı. bilhassa hücum hattı şuursuz oynuyordu.
30 uncu dakikada sert ve hatalı çarpışma neticesi yere düşen naci, misafir takım oyuncusuna tokatla mukabele etmek istedi. bu vaziyet karşısında hakem her ikisini de oyundan çıkardı. iki takım da onar kişi oynuyorlardı. biraz sonra feyzi de yorularak yerini angelidis’e bıraktı.
oyunun bundan sonraki kısmı gayet karışık bir şekil aldı.
bu karışık vaziyet esnasında fener - beşiktaş muhteliti, hakem tarafından çıkarılan cezalı oyuncunun yerine bir başkasını alarak tekrar 11 kişi oynamağa başlamıştı. bu münasebetsizliği gören misafir takım oyuncuları pek haklı olarak hakemin nazarı dikkatini çekmek istediler. fakat hakem, bu vaziyeti biraz geç anladı. bu sırada muhtelit takımdan biri gûya, bu vaziyeti telâfi etmek için manasız bir hareket yaparak hakem, oyuncuları sayarken halkın arasına gizlenmek istedi ki, biz, sportmenliğe yaraşmıyan bu çirkin hareketi, memleketin birinci sınıf futbolcularına yaraştıramadık.
bir müddet sonra oyun bu karışık vaziyette 2 - 1 misafir takımın galibiyetile bitti.
misafir takım, cumartesi günkü oyununa nazaran, biraz daha iyi idi. seri oynadılar. en iyi oyuncuları sağiçleri, merkez muhacimleri ve sağ müdafileri idi. fakat tam bir fener - beşiktaş muhteliti bu takımı her zaman için yenebilir.
muhtelit takıma gelince, baştan nihayete kadar bozuk oynadı. bilhassa hücum hattı çok sönüktü. esasen idmanları az olduğu halde lüzumsuz çalımlan ve fazla top sürmeleri neticesi çabuk yoruldular. oyun, umumiyet itibarile zevksiz ve heyecansızdı.
) 
