bozcaadaspor deplasmanına giden beykozspor taraftarları, lodosta feribot seferleri iptal olunca adada mahsur kaldı. otel bulamayan grup, 'nezarethane'ye bile razı oldu.
“taraftarız biz çekeriz cefa”... birçok tribün grubu, takımlarına olan sevgilerini bu tezahüratla ifade eder. beykozspor 1908’in taraftar grubu ‘boğazın yargıçları’ da takımlarının son deplasmanında tam anlamıyla cefanın içine düştü. bölgesel amatör lig 9. grup’ta, kümede kalma mücadelesi veren takımlarını bozcaadaspor deplasmanında yalnız bırakmak istemeyen 23 beykozlu taraftar, fırtına nedeniyle maç sonrası takımlarıyla birlikte adada mahsur kalırken film gibi bir gece geçirdiler.
bozcaadaspor’un son dakika golüyle 2-1 kazandığı karşılaşma sonrası iskeleye giden sarı-siyahlılar, 17.00’deki son seferin iptal olduğunu öğrenince ufak çaplı bir şok yaşadı. kafile, feribot kaptanına kendilerini götürmesi için teklifte bulundu ancak kaptan kendisine yüksel bir bedel teklif edilmesine karşın, “ben canıma susamadım” diyerek reddetti. işin kötü yanı, gelirken de havanın fırtınalı olmasından dolayı otobüsler ana karada bırakılmıştı, yani sığınacak bir yere ihtiyaçları vardı. futbolcular bir otele yerleşirken taraftarlar da konaklamak için pansiyon aramaya başladı. taraftarların beyanına göre kimi oteller “yerimiz yok” dedi. kimisi de ölü sezon olmasına karşın 90-300 tl arası fiyat verdi...
‘başbakan’a ulaşmaktan zor’
taraftarlar, ada esnafından da yardım konusunda olumsuz yanıt aldı. ‘boğaz’ın yargıçları’ bu kez belediye başkanı ve kaymakama ulaşmak istedi ama ne çare... grubun anlatımına göre “başbakana ulaşmak, bozcaada belediye başkanı ve kaymakamı’na ulaşmaktan daha kolaydı”. bunun üzerine grup karakolun yolunu tuttu ve polislere durumu izah ederek “nezarette kalabilir miyiz?” ricasında bulundu. elbette bu ricaları da geri çevrildi.
23 taraftar bunun üzerine tekrar feribota gitti. en azından orada, kapalı bir mekânda olma şansları olduğunu düşündüler ancak iskele kilitliydi. bunun üzerine takımın kaldığı otele gidilerek kulüp yöneticilerine ulaşıldı. “bize paramızla kalacak yer bulun” teklifi karşısında yöneticiler, “biz de yer bulamadık. gidin, kahvede sabahlayın” dedi.
son çare ‘allah’ın evi’
tüm kapıların yüzlerine kapanması sonucu sarı-siyahlı taraftarlar çareyi ‘allah’ın evi’ diyerek camiye gitmekte buldu. cami de kilitliydi. imamı aradılar ama bulamadılar. saatin geç olması, rüzgârın da etkisini arttırması nedeniyle grup içinde bazı taraftarların rahatsızlanmaya başlaması üzerine beş kişi parmaklıklara tırmanarak camiye girdi ve geceyi burada geçirdi. kalanlar, zorla sobayı yaktırdıkları kahvehanede sabahladı. taraftarlar, sabah saat 07.30 feribotu ile de dönüş yoluna koyuldu. 23 taraftarın da hastalandığı belirtildi.
beykozspor: yer yoktu
beykozspor kulüp yöneticisi mustafa ülker , taraftarlara yönetim olarak ellerinden geldiğince yardım ettiklerini, yeterli otel olmadığı için belediye başkanının da yardımlarıyla kahvehane açtırdıklarını belirtti. ülker, “3-4 kişi olsa taraftarımızı takımın oteline almaktan mutluluk duyardık ancak takdir edersiniz 23 büyük bir rakam. bozcaada’daki otellerin durumu da belli. zaten ertesi sabah hep beraber döndük” dedi. ülker, bozcaada’ya futbol maçı vermenin de büyük bir hata olduğunu belirterek “futbolu olumsuz etkileyen bir rüzgâr vardı. kaleye yapılan iki orta yön değiştirip gol oldu, öyle maçı kaybettik. tff’nin buraya maç vermemesi gerek” dedi.
2012-13 sezonun ikinci yarısına beraberlik ile başlayan ardından erteleme maçını farklı kazanan beykoz 1908 a.ş.takımı çanakkale bozcaadaspor deplasmanından eli boş döndü.
maçın ilk yarısında emin uzun ile bulduğu golle 1-0 öne geçen sarı-siyahlılar 63.dakikada yasin mert egeli ile kullanılan korner atışından gelen topun direk kaleye girmesi ile üzüntü yaşadı 1-1. bu andan sonra şiddetli esen rüzgar nedeni ile maça bir türlü konsantre olamayan temsilcimiz beraberlikle dönme umudunu canlı tutarken hesapta olmayan bir mağlubiyetin muhatabı oldu. karşılaşmanın uzatma bölümünde ev sahibi ekip futbolcusu serkan arı girdiği beykoz 1908 ceza alanında sağ çaprazdan vurduğu şutun gol olması ile bozcaadaspor'u galibiyete ulaştı.
maç sonunda kötü hava şartları nedeni ile bozcaada’da mahsur kalan beykoz 1908 a.ş. kafilesi pazartesi sabahı 06.30’da başlayan dönüş yolculuğunu akşam saatlerinde 17.00 civarında tesislere dönerek tamamlayabildi. son dakikada gele gol ile mağlup olan sarı-siyahlı ekipte morallerin bozuk olduğu gözlemlendi. bu arada kadro şişkinliği yaşayan sarı-siyahlı ekipte genç futbolcuların bu sebeple u-19 takıma geri gönderileceği konuşulmakta.
stad: bozcaada 20 eylül ilçe stadı
hakemler: halil umut meler - ali ateş-murat sel / 4.hakem: muhammed ubeyd gevşemezoğlu
bozcaadaspor: kurtuluş xx, gökhan xx, harun xx, hakan xx, güney xxx, erdal xxx, yoldaş xxx, mert xx, xxx, serkan xxx, batuhan xxx, yasin xxx
beykoz 1908 a.ş.: cem xx, emrullah xx, tolga xx, berat xx, soner xx, aytaç içten xx, kadir xx (dk.46 sefa xx), emin xx, aziz xx, murat saim xx (dk.85 oğuzhan ), can keskin xx (dk.75 emirhan xx)
bozcaada'dan bir memleket manzarası: taraftar nerede yatacak?
haftasonu bozcaada deplasmanına giden beykozspor taraftarının başına gelmeyen kalmadı. bir memleket manzarası...
boğazın yargıçları grubundan turgay g. anlatıyor.
''cumartesi gecesi 01:30'da yola çıkıldı. sevdalı 23 kişiyiz. klasik deplasman yolculuğu...
sabah 9:00'da geyikli feribot iskelesindeyiz. feribot normalde sabah 10:00'da ancak fırtına şiddetli. feribotun cesur kaptanı insiyatif alıyo ve hem topçularımızı hem de bizi almak için zor bela iskeleye yanaştı. gerek topçular gerekse de biz feribotun içinde devrilme tehlikesi olduğundan araçları geyikli iskelesi'nde bıraktık.
inanılması güç bir rüzgara karşı adayı dolaştık. fakat klasik sabit fikirli ada halkıyla karşı karşıyaydık. ''maçcılar geldiiii''
bu kadar rüzgara ve takımımızın tehir isteğine ret cevabı verildi çünkü hakem izmir'den gelmişti ve tehir istemiyordu.
ironi yapmıyorum kullandığımız aut atışlarını kendi kalemize girmesin diye dua ediyorduk! gerisini siz hesaplayın...
maçı kaybettik ama yediğimiz rüzgar nedeniyle sağlığımızı da.
17:00'de geri dönmesi gereken feribot iptaldi. kahraman kaptan akla hayale gelmeyecek maddi teklifler, klişe hastamız var yalanları vs her şey söylendi. ama nafile... kısa geçiyorum anca 3 saatlik bir ikna mesaisiydi bu.
ada'daki tüm pansiyon ve oteller dolaşıldı. 300 tl oda fiyatı çekenler mi dersiniz, 100 yatak kapasiteli otelin bu mevsimde yerimiz yok demeleri mi dersiniz, köhne otelin adam başı 90'ar tl çekmesi mi dersiniz! daha saymayayım. ''size barınacak yer yok'' iç sesleri.
polislere yalvardık; bizi tutuklayın nezarete alın yoksa donarak öleceğiz. ya da tutuklanmak için bir şeyler yapmamızı istermisiniz diye sorduk. ''hayır''dı cevapları. belediye başkanı'na 500 kişilik nüfusu olan ada'da ulaşamadık.
kaymakam derseniz.. rte'ye daha kolay ulaşılacağını öğrendik.
bizim müthiş iş bitirici yönetimimiz, kahvede sabahlayabileceğimizi söyledi. allah razı olsun! hatta kendisine de yer bulamadığını bizimle sabahlayabileceğini söyledi. 30 yaşında yaklaşık 20 yılını tribünün tozunu yutarak geçirmiş birine söylenecek kötü bir yalandı. kahretsin yine haklıydım...
saat 21:00'de daha önce gece kalmak için yalvardığımız feribota gittik. tüm kapılar kilitli. (tamamen bize özel bir durumdu çünkü gündüz adada dolaşırken dikkatimizi en çok çeken şey insanlar anahtarlarını kapı üzerinde bırakıyorlardı) o saatten sonra anladık ki bize tüm kapılar kapandı. yöneticiler odalarındaydı, bld. başkanı ve kaymakam sıcak evlerinde.
herkes kapatsa da allah kapatmaz kapılarını dedik camiye gittik. ama süper amatör ligde olduğumuzdan mıdır nedir imam kilitlemiş cami kapılarını. aramızda rüzgarın etkisiyle epey bir rahatsızlanan 5 kişi parmaklıklardan tırmandı ve geceyi caminin üst katında geçirdi.
geri kalanımız kahvede zorla sobayı yaktırdığımız kahveci ile birlikte kahvede geçirdik. 15 dakikada sönen bir soba.
ben şimdi hastanedeyim 23 kardeşimin 23'ü de ağır rahatsız.
kötü konuşmayacağım kimseye kırgın da değilim ülkemin sevdalılara baktığı sabit fikirdir bu. ama 20 yıllık tribün geçmişimde bu olay artık şu fikrimi iyice haklı hale getirmiştir.
''istisnalar dışında kimse bana anadolu insanının misafirperverliğinden bahsetmesin.''
dün gece herşeye rağmen tek bir olay yapmamamız da umarım yüzlerini biraz olsun kızartır...''
beykozspor 1908 a.ş.: cem temizel, emrullah toprak, tolga özbay, berat sabırlı, soner keleş, aytaç içten, kadir ülker (safa suha gelen 46.dk), emin uzun, aziz abaramak, murat saim (oğuzhan öztürk 90.dk), can keskin (emirhan satar 65.dk+)
yedekler: okan öztorun, serkan beğ, alper genç, sinan birdal
teknik sorumlu: nezihi tosuncuk
sarı kartlar kadir ülker 30.dk aziz abaramak 60.dk