yardımcı hakem: nagi toshiyuki, krishnan visva nathan
güney kore: kim jong, jin sup park (dk. 74 park jong), kim nam il, yoo song, kim do heon (dk. 53 sung kuk), c.kim (dk. 53 choi jim cheul), eun jung kim, kim jung woo, cho byung kuk, j.j chio (dk. 53 jung hwan ahn), kim dong jin
teknik direktör: ?
türkiye: volkan demirel (fenerbahçe), tolga seyhan (trabzonspor), bülent korkmaz (galatasaray), ümit özat (fenerbahçe), okan buruk (inter milan), nihat kahveci (real sociedad), hakan şükür (galatasaray), yıldıray baştürk (bayer leverkusen), hasan gökhan şaş (galatasaray), deniz barış (gençlerbirliği), serkan balcı (gençlerbirliği)
teknik direktör: ersun yanal
goller: (0-1) dk. 44 hakan şükür (ayakla) (1-1) dk. 66 yoo song (ayakla) (2-1) dk. 76 eun jong kim (ayakla)
sarı kartlar: dk. 16 kim do heon, dk. 57 choi jim cheul (güney kore) dk. 12 serkan balcı (türkiye)
kaynak: tff.org
not: tff kalecileri belirtmediği için yabancı takım kadrosunda kaleci en başta değil herhangi bir sırada olabilir..
dünya üçüncüsü olduğumuz statta oynanan maçta hakan'ın şık golüyle ilk yarıyı önde kapadık. oyuncu değişiklikleri ve bireysel hatalar sonucu 2 gol yedik ve yenilgiyle tanıştık.
daegu world cup stadı'nda tribünleri dolduran binlerce seyirci ve sahadaki futbolcular sanki 2002 dünya kupası üçüncülük maçını yeniden yaşıyorlardı. maça güney kore hızlı başladı. 10 dakika boyunca millilerimiz, bu baskıyı kırıp, topu hakan şükür'le buluşturamadı. bu bölümde evsahibi ekip gol bulamayınca oyundan düştü ve ay-yıldız da çok koşarak baskıdan kurtuldu. maçın başında top çevirme ve teknik kapasitesini ön plana çıkarmakta zorlanan futbolcularımız, en ciddi ilk pozisyonunu 20'de geliştirdi. nihat'ın serbest vuruştan ortasında defanstan seken topa tolga vurdu kaleci young-kwan kim uçarak topu kontrol etti. hasan'ın talihsiz bir şekilde sakatlanıp oyunu terketmesine rağmen oyunda dengeyi kuran ancak pozisyon üretmekte zorlanan türkiye'nin imdadına yine hakan şükür yetişti. 44. dakikada hakan, nihat'ın sağdan ortasına penaltı noktasında uçarak kafayı vurup topu filelere gönderdi: 1-0. 58. dakikada hakan, bülent, okan ve nihat'ın aynı anda oyundan çıkması ilk kore maçında olduğu gibi millilerimiziolumsuz etkiledi. 62'de kaleci kwan kim, önce tuncay'ın dönen topta da yıldıray'ın şutlarını çıkarınca millilerimiz mutlak bir pozisyondan yararlanamadı. 66'da serkan'ın geri pasında topu ayağına dolayıp rakibe kaptıran fatih, dong jin kim'i düşürünce penaltıya neden oldu. kaptan sang chul yoo penaltıyı gole çevirdi. 1-1. golden sonra iyice cesaretlenen ve oyun hakimiyetini eline alan kore bastırıyordu. 75'te ömer, önce eung-jung'un ardından ahn'ın şutlarında gole izin vermedi. ancak bu pozisyonların 30 saniye sonrasında choi'nin sağdan ortasından byung cho kafayı vurdu, ömer çizgiden çıkardı, dönen topu eung jung kim tamamladı: 1-2. 90'da serhat'ın sağdan cezasına girip vurduğu şutu, yan direkten geri döndü. koreliler tarihlerinde ilk kez türkiye'yi yenerken büyük sevinç yaşadılar.
maçın ilk yarısında sakatlanan hasan'ın kasığında sorun var. durumu dönüşte netleşecek.
milli takım kampının en başarılı isimlerinden hasan şaş, dünkü maçta sakatlandı. karşılaşmanın ilk yarısında sakatlanan yıldız oyuncu, kenara alındı ve yerini tuncay'a bıraktı. hasan'ın sol kasık bölgesindeki eski sakatlığının nüksettiği bildirildi. türkiye'ye dönünce mr'ı çekilecek olan yıldız oyuncunun, ne kadar süreyle sahalardan uzak kalacağı bu kontrolden sonra belli olacak.
daegu world cup stadı'nın basın tribününe iki yıl aradan sonra yeniden oturduğumda dünya üçüncülüğüne uzanan yolculuğun son durağındaki gibi tüylerim diken diken oldu. hiç kuşkusuz sahada futbolcular kadar, tribünleri dolduran binlerce seyirci de o unutulmaz günü yeniden yaşıyorlardı. çünkü davullar eşliğinde yankılanan 'tae han min guk (büyük kore cumhuruyeti) tezahüratı ve her pozisyon esnasında topyekün çıkan kışkırtıcı çığlık, stadı her sardığında insanı iki yıl öncesine götürüp-getiriyordu. dünya futbolunda kim lik kazanmaya çalışan g.kore, seyirci kombinasyonuyla herkesin örnek gösterdiği hollanda ve danimarka seyircisi gibi kendine şimdiden bir yer edindiğini görüyoruz. futbol bir şov oyunuysa ve herşey taraftara endeksli yapılıyorsa g.kore'nin futbolda bugünden çok daha ileriye gideceğini söyleyebiliriz. dün gece yenilgiyle sonuçlanan maç, şenol güneş'in yerine bayrağı devralan ve aynı kulübede takımını yönetirken ilk mağlubiyetini alan ersun yanal'a ve bizlere önemli bilgiler verdi.
birincisi; avusturalya ve kore kamplarında hiç bir şeyin eskisi gibi olmayacağını gördük. güneş dönemindeki gibi sahadaki 4-2-3-1 dizilişinde bir değişiklik olmasa da oyunu rakip sahada karşılama ve hucum futbolu isteği milli takım'ın çehresini değiştireceği ve albenisini artıracağı kesin. çok gol atan ve çok gol yiyen bir milli takım izlemeye kendimizi hazırlamalıyız. dünkü karşılaşma, takım olarak hücum yapmayı daha iyi öğrenmiş, ancak takım olarak savunmayı yapamayan bir türkiye vardı. oyun içinde böyle iniş çıkışlar ve yenilgiler yaşanmaması için maçın her anında sorumlukların paylaşılması gerek. özellikle geri dörtlüdeki kenar oyuncuları hücumda ileri çıkıp orta sahanın yükünü paylaşmazsa, ikinci yarılarda milli takım'ın orta sahası yorulmaktan düşer. bu tempoya serkan da, okan da, emre de dayanamaz.
ikincisi; ligden yeni çıkılmasına rağmen dört maçta da hırs ve mücadelenin üst seviyede olması yanal'ın başarısı.. ancak milli takım, teknik kapasitesi çok yüksek oyunculardan kurulu almasına rağmen mücadeleci futbolun ön plana çıkması, dünkü maçta da olduğu gibi önemli bir eksiği gösteriyor. milli takım top çevirmeyi, topa hükmetmeyi, mücadeleci futbolunun gerisinde tutarsa, g.kore gibi kendisinden daha hırslı takımlar karşısında yenilgiye mahkum olur..
üçüncüsü; ersun yanal bu kamplar sonunda 9 banko oyuncusunu bana göre kafasında belirlemiş durumda. rüştü, bülent, emre, okan buruk, serkan balcı, hasan şaş, nihat, yıldıray, hakan şükür.. özellikle 4 maçta attığı 4 golle hakan şükür ve mücadelesiyle 36'lık bülent 2 yıl daha alternatifsiz olduklarını ve bu işi götürebileceklerini gösterdiler. bunu da umut veren ersun yanal'a kabul ettirdiler.
tecrübeli yıldız, kore'ye karşı üçüncü maçında da ağları salladı ve milli formayla gol sayısını 45'e yükseltti.
türk milli takımı, sezon sonu turnesinde oynadığı 4 maçın 3'ünü kazanıp, birinde yenilirken hakan şükür bu dönemin en çok parlayan yıldızı oldu. tecrübeli oyuncu, avustralya ile oynanan ilk maçta iki gol attıktan sonra güney kore karşılaşmalarında da birer gol atarak, milli takım tarihinin en golcü futbolcusu unvanını sağlamlaştırarak sürdürdü. hakan, milli formayla attığı gol sayısını 45'e çıkardı. ayrıca yıldız oyuncu, dünya kupası finallerindeki üçüncülük maçıyla birlikte kora'ye karşı üç kez sahaya çıktı ve yine ağları sallamayı başardı.
yeğenine armağan hakan attığı golden sonra formasının altına yazdığı "kaan ve aylin mutluluklar" yazısını ortaya çıkardı. hakan'ın, evlenmek üzere olan yeğeni aylin için bunu yaptığı öğrenildi. diğer taraftan kaptan bülent korkmaz da, tarihe geçmek için gün saymaya başladı. şu ana kadar milli formayı en çok giyen futbolcu olan bülent'in, '100 kez a milli olan ilk futbolcu' olmasına sadece bir maç kaldı.