1999 yılında şampiyon olduğumuzda ingiltere'deydim. 17 yıl aradan sonra gelen bir şampiyonluk, ben izmir'den uzakta. göztepeli olmak çelişkilerle dolu bir hayat tarzı. ekstra play-off finalinin yani o zamanki 1. lig'e çıkacak son takımı belirleyecek olan rize maçının sonucunu gün içinde bir türlü öğrenememiştim. aslına bakarsanız buna pek de meraklı değildim, çünkü çoğu insanda olan "abi yıllardır çıkamadık yine çıkamayız" havası bende de fazlasıyla mevcuttu ve ingiltere'nin her daim puslu, karalı grili bulutlarla kaplı havasından bile beter bir etkiye sahipti üzerimde. o günün gecesinde tüm bu olumsuz düşünceler kafamda sarı-kırmızı tilkiler gibi dolanırken evi aradım, "göztepe çıktı mı" dedim alelacele telefonda ve "hayır" cevabı gelince yıkıldım. o ara telefon ve benim beyin hatlarım düştü. aslında "hayır" cevabı değildi kardeşimin söylediği ama net bir "evet" de gelmemişti. o gece çok yorgun olmama rağmen uyuyamadım, sabaha karşı 3 sulannda uydudan ntv haber bülteninde göztepe'nin 17 yılın ardından 1. lig'e dönüş haberini alınca o saatte haykırmak, avazım çıktığı kadar bağırmak istedim. o saatte böyle bir şey yapmanın, yıllar önce ada'nın güçlü takımı cardiff city'i elememizi hazmedemediğini tahmin ettiğim britanyalı komşularımın eline bir koz vermek ve benim geceyi nezarethanede geçirmeme neden olacağından, sadece halının üzerinde dizlerimin üstünde "vıjzttt" diye kaymakla ve "oley oley oley" çekmekle yetindim. daha sonra kardeşime neden bana böyle bir cevap verdiğini sorunca "o sırada maçın henüz bitmediği" gibi 'mantıklı' bir yanıt aldığımı hatırlarım.
göztepeli olmak! göztepeli olmak "güce tapmayı" meşrulaştıran düzenin dışında kalmaktır. sadece yıllardır izmir'i bir koloni haline getirmiş, diğer izmir takımlarının kendi taraftarlarını bizans takımları karşısında kale arkalarına hapseden bir anlayışa son veren, diğerlerinin hayatlarına uzun bir süre sonra ilk kez "izmir deplasmanı" kavramını sokan bir takımın taraftan olmak.** bu kentte olumlu ya da olumsuz hep en uç kavramları taşıyan bir kulübün taraftan sıfatını taşımak. yaşamın kendisinde olan çoğu olgu göztepelilikte de fazlasıyla var. futbol hayatla paralel ilerlemek zorunda mı? istediğimiz zaman bilgisayara yerleştirebileceğimiz bir fıfa oyunu olamaz mı? olmuyor!