spor servisi- türkiye birinci futbol ligi 1997-98 sezonu tamamlandı. şimdi gözler ankara'da. başkent ankara, futbolun en büyük kupalarının sahiplerini bulacağı maçlara evsahipliği yapmaya hazırlanıyor. ligi ikinci ve üçüncü sıralarda tamamlayan fenerbahçe ve trabzonspor'u bugün karşı karşıya getirecek ilk büyük karşılaşma saat 20.00'de başlayacak. ankara 19 mayıs stadı'nda oynanacak olan karşılaşma show tv ve atv ekranlarından naklen yayımlanacak. başbakan mesut yılmaz 'ın da izleyeceği bu büyük karşılaşmanın hakemi ayhan yücebilgiç.
fenerbahçe başbakanlık kupası'nı, en fazla kazanan takım unvanına sahip. kupayı 7 kez müzesine götüren sarı lacivertliler'i 6 kupayla beşiktaş, 5 kupayla trabzon ve g.saray takip ediyor. boluspor ve eskişehirspor, bu kupayı 3 kez kazanma başarısını gösterirken, ankaragücü 2, bursa, izmir, denizgücü ve mersin idmanyurdu takımları ise birer kez kupayı müzelerine götürdüler.
geçen yıl başbakanlık kupası tarihinde ilk defa iki kez oynandı. a milli futbol takımının avrupa futbol şampiyonası elemeleri hazırlıkları dolayısıyla iptal edilen bu kupayı 1996 yılında beşiktaş'ı 4-0 yenen trabzonspor, geçen yıl da trabzonspor'u 4-3 yenen beşiktaş kazandı.
sarı-lacivertliler, trabzonspor'u uzatmada moshoeu'nin penaltı golüyle yenerek sezonu kupayla kapattı
başbakanlık kupası fener'in
erdinç sezen
ankara - sezonu kupasız kapatmak istemeyen fenerbahçe ile trabzonspor, ankara'da başbakanlık kupası için karşı karşıya geldi ve uzatma dakikalarında penaltıyla golü bulan sarı -lacivertliler kupayı kazandı.
maçın 18. dakikasında trabzonspor ceza alanı içinde fenerbahçeli moshoeu' nin düşmesiyle doğan penaltı itirazları sonuçsuz kaldı. ilk yarının son dakikasında faruk' un ceza alanı içerisindeki vuruşu da sonuçsuz kalınca devre golsüz sona erdi.
2. yarının ilk tehlikeli atağı trabzonspor'dan geldi. orta alandan aldığı topla kenardan bomboş gelen vugrinec 'in ortasını f. bahçe defansından uche kornerle savuşturdu. karşılaşma 60. dakikadan itibaren oldukça hız kazandı. f.bahçe, moshoeu'nin taşıdığı başarılı topları faruk ve kubilay' la sonuçlandıramazken trabzonspor son bölümde oyunu sahasında kabul etti. 85. dakikada faruk'un tehlikeli ortasını trabzonspor kalecisi metin çizgiden çevirince normal süre 0-0 sona erdi.
uzatma dakikalarındaysa gol geldi. bu dakikada ceza alanı içerisinde topla buluşan b.saffet , kaleci metin tarafından düşürülünce fenerbahçe penaltı kazandı. atışı kullanan moshoeu, topu ve kaleciyi ayrı köşelere gönderdi ve takımını 1-0 öne geçirdi. karşılaşma böyle sona erince 35. başbakanlık kupası'nı müzesi ne götüren taraf fenerbahçe oldu.
ankara - iki takım da oyuna o kadar kontrollü başladı ki, neredeyse birbirlerine dokunmama yarışı içerisine girdiler. 12. dakikada ogün , erol 'a faul yapmasa, ezeli rakipler centilmenlik rekoru kıracaklar. fenerbahçe ile trabzonspor başbakanlık kupası'nı değil de, sanki barış kupasını oynuyorlar. insan, trilyonların konuşulduğu bir ortamda futbol adına hiçbir şey göremeyince kahroluyor.
savunmada uche ve saffet akbaş , ünal ve vugrinec 'den kurulu bordo-mavili forvete karşı futbol yaşamlarının en sorumsuz maçını oynuyor. defansın önünde oynayan kemalettin ise başına buyruk. ona da fazla iş düşmüyor.
iskender , osman ve rada 'dan kurulu trabzonspor'un savunma bloku da, moshoeu ve faruk 'a karşı aynı rahatlık içerisinde. sarı- lacivertlilerde, forveti destekleyen kubilay , karadeniz ekibinde ise orhan . ikisi de hücumu desteklemekte yetersiz. bu yetersizliğe teknik adamların diziliş hatası da eklendi. oyun kurgusu ise zaten yok. forvette gerek faruk, gerekse vugrinec, orta saha alışkanlıkları olan ünal ve moshoeu'nin içeriye kaçmasıyla yalnız kaldılar. bloklar arasındaki kopuklukla birlikte futbolun bir koşu oyunu olduğu unutulunca ortaya inanılmaz bir kötü futbol çıktı. ilk yarıda fenerbahçe'de mustafa doğan ve moshoeu, trabzonspor'da ise erdal ve ogün biraz olsun hareketli olan futbolculardı.
durgunluk ikinci yarıda da devam etti. pas alış-verişi bir yana, topla dripling yapmak serbest. karşı koyan, pres yapan yok; seyreden ise çok. oynayanlar için de, seyredenler içinde eziyet. bloklar arasındaki mesafe uzatma dakikalarında kopmadı, adeta uzadı. bir taraf gol atmaya çalışırken diğer taraf savunmada kaldı, orta saha tamamen ortadan kalktı. oyun disiplini, teknik ve taktik uygulama gibi futbol değerlerinin yerini, savruk ve sorumsuzlukla bezenen ilkel bir anlayış aldı. top oynamaktan ziyade top çevirerek maçı tamamlama gayreti vardı. bu, taraftarlarla alay etmekten başka bir şey değildi. maçın atmosferi ne olursa olsun, motivasyonu koşullar arttırıyor veya azaltıyorsa, futbolcularımızın sadece bilincini değil bilinçaltını da sorgulamalıyız.
118. dakikada ayhan yücebilgiç 'in çaldığı penaltı pozisyonunda haklı olsa ne olur, haksız olsa ne olur? bütün futbolcular yanlışlık içerisinde olduktan sonra.
ankara - ovuşturmaktan kıpkırmızı olan gözlerle tamamladım maçı... hâlâ da emin değilim fenerbahçe ve trabzonspor'u izlediğime... birisi, daha on gün önce şekerspor karşısında uyuşuk uyuşuk gezinen lig ikincisi; diğeri, ulusal takımın bel kemiğini oluşturan kadrosuna rağmen olmadık sonuçlarla sezonu kapatan lig üçüncüsü... meğer bu takımlar futbol oynamak için ligin bitmesini beklerlermiş de haberimiz yokmuş. meğer başbakanlık kupası lig kupasından önemliymiş de bilmiyormuşuz. o ne hırs, o ne istek, o ne mücadele? madem böyle bir kapasiteniz vardı da hiç mi düşünmediniz, koca bir sezon sizleri izlerken sinir krizi geçiren binlerce taraftarınızı?
sevgili fenerbahçeli futbolcular, yoksa bu inanılmaz değişimi cemşir hoca'nıza mı borçlusunuz? ya da yaklaşan transfere mi? nedir sizi motive eden? ilgililer bilsin de ona göre davransınlar... bilmem dikkat ettiniz mi, biraz futbol oynayınca, tribünler hiç susmadan nasıl destekledi sizleri? lig için üç kez gelip de 3 dakikalığına bile futbol oynamadan gittiğiniz ankaralı taraftarlarınıza bilmem dikkat ettiniz mi?
bu maçla birlikte ''başbakanlık kupası gereksizdir'' söylemi de iflas etmiş oldu. futbolun, kalitesi değilse de heyecanı için bir sezon beklenip 'teselli kupası' seyredilecek artık...
fenerbahçe : 1997-98 türkiye 1.ligi ikincisi trabzonspor : 1997-98 türkiye 1.ligi üçüncüsü
- 30.kez düzenlendi, fenerbahçe 5.kez kupayı kazandı. - kupa finalisti galatasaray cumhurbaşkanlığı kupası maçı oynayacagından statü gereği lig üçüncüsü trabzonspor oynadı.
