"işi gücü ve sevgilisi olmayan insanın ilacı futboldur" diyerek ankara'daki ilk senemizde bolca maça gittik, yıllarca 2. ligden çıkmamak için elinden geleni yapan, ancak sonunda istemese de 1. lige çıkan petrolofisi'ni de aynı yıl birkaç kere izlemiş bulunduk.
antalya maçı oldukça komik bir maçtı. "muhteşem" nartallo'yu bu gözler canlı izledi arkadaşlar o maçta, hele ki bir pozisyonu vardı, ceza sahası dışında kaleciyi ustaca yatırıp çalımladıktan sonra yine aynı ustalıkla önünde boş kale varken topu gecekondu'nun üstünden gençlik parkına atmayı denemişti.
maç çıkışı da ankaralı "bebeler"den laf yiyişimizi de unutamam. - la bah la, antalyalı bunnar heralde, la antalyalılar la bahın la, ehehe...
eh, saçlar uzun, üniversiteye gelmişiz yeni, saç mı keseceğiz, zaten metalciyiz ezelden. ne var diye döndük tabii, eho eho diyip geçti çocuklar.