şampiyon kulüpler kupası adıyla oynatılan son finaldir.aslında, şampiyonlar ligi bu sezon başlatılmıştır, yani grup sistemine ilk kez bu sezon geçilmiştir ama lig sisteminin ikinci yılından itibaren şampiyonlar ligi adı kullanılagelmiştir.
son 18 yıldır bu kupanın finalini hiç kaçırmıyorum.barcelona, ronald koeman'ın uzatma dakikalarında uzaktan attığı bir serbest vuruş golüyle kazanmıştı.o zamanlar "barcelona 2-6-2 oynuyor" derlerdi.biz anlamazdık tabi ne demek istediklerini.o maçta nasıl bir taktik dizilişleri olduğunu da bilmiyorum.
bu yazı yazılıncaya kadar toplam 4 oyuncu, şampiyonlar ligi(ve önceki hali ile avrupa şampiyon kulüpler kupası’nda) hem oyuncu, hem de teknik adam olarak şampiyonluk sevinci yaşadı.
miguel munoz 1955-56 ve 1956-57 sezonlarında real madrid’de futbolcu olarak, 1965-66’de de takımın başında teknik adam olarak sevindi.
giovanni trapattoni, milan’da 1963 ve 1969’da futbolcuyken, 1985’te de juventus’un başında şampiyon oldu.
johan cruyff 1971, 1972 ve 1973’te ajax’ta futbolcu, 1992’de barcelona da teknik adam olarak kupa kazandı.
carlo angelotti de 1989 ve 1990’da futbolcuyken kazandığı kupayı 2003 yılında bu kez teknik adam olarak milan’da yaşadı.
ilk basımı 2003 yılında olan yiğiter uluğ'un "hatice'den mektuplar" kitabından;
barcelona'yı 1992'de avrupa şampiyonu yapan ve oynattığı futbolla taraflı-tarafsız herkesin takdirini kazanan johan cruyff, takımının bir idmanında kalecisi zubizarreta'ya savunma hattı ile arasındaki mesafeyi her pozisyonda korumasını söyler. takım ataktayken ve savunma orta çizgiye dizilmişken, zubizarreta'nın da kalesini terk edip, yayın üzerine kadar çıkması gerekmektedir cruyff'a göre... deneyimli kaleci, bu talimattan pek memnun kalmaz, "iyi de, o sırada topu kaptırırsak ve rakip, orta sahadan aşırtma bir vuruşla bana gol atarsa ne olacak?" diye sorar.
"çok basit," der cruyff gülerek, "dönecek ve golü atan futbolcuyu alkışlayacaksın. orta sahadan gol atabildiğine göre, alkışı hak etmiştir zaten."
futbol berabere bitebilen ender sporlardan biri... finaller hariç! bu yüzden bütün finaller heyecanlıdır ama bazıları daha heyecanlı...
#5 barcelona: 1 sampdoria: 0 20 mayıs 1992
londra'nın wembley stadı. barcelona ve sampdoria ilk kez avrupanın 1 numaralı kupasını kazanma amacıyla sahadalar. cruyff'un deli gibi hücum eden barça'sı ile vujadin boskov'un çok iyi kontratak yapan sampdoria'sı müthiş bir finale imza atıyorlar. sampdoria kalecisi gianluca pagliuca'nın efsaneleşen performansı maça damgasını vuruyor. 112. dakikada barcelona bir frikik kazanıyor. kameralar on dakika önce oyundan çıkan gianluca vialli'ye yöneliyor. vialli, kafasındaki havluyu yüzünün üzerine iterek ne düşündüğünü gösteriyor. hristo stoichkov, topu bakero'nun önüne bırakıyor. o da koeman'a. hollandalı, topa öyle bir vuruyor ki kaleci pagliuca köşeye giden topa çaresizce uçuyor. o gün katalunya'yı temsil edercesine turuncu bir formayla çıkan barcelonalı futbolcuların sevinci var. asbaşkan joan gaspart, maçtan önce verdiği sözü tutuyor ve thames nehrine giriyor.
bir yıl öncesinde o dönemin efsane takımı kızılyıldız, marsilya'yı penaltı atışları sonucu eleyip kupanın sahibi olmuştu. o finalden sonra grup maçlarının oynandığı ama adının hâlâ avrupa şampiyon kulüpler kupası olduğu son final wembley'de oynanacaktı. turnuvanın statüsüne göre yapılan eleme maçlarından sonra sona kalan 8 takım 2. gruba ayrılacak ve grubunu lider bitiren takımlar kupayı almak için mücadele edecekti. b grubunu sparta prag'ın önünde ilk sırada tamamlayan johan cruyffun barcelona'sının rakibi a grubunu kızılyıldız'ın 2 puan önünde lider olarak bitiren vıalli'li, mancini'li sampdoria'ydı 70.000 futbolseverin tanıklık ettiği, turuncu formasıyla sahada; yer alan barcelona'ya karşı sampdoria bilinen göğüs bantlı formasıyla wembley in çimlenndeydi. karşılaşmada: iki taraf da gol pozisyonları buluyor ama mükemmel oynayan kaleciler skorun değişmesine izin vermiyordu. lombardonun bir korner atışı sonrası barca defansının arkasına sarktığı pozisyonda attığı şutu zubizarreta müthiş bri refleksle çıkartıor, ardından stoichkov'un kafasında da pagliuca kalesini gole kapatıyordu. ilk yarıda italyan ekibinin yüreğini ağzına getiren frikikte ise 1.90 boyundaki kaleci, ronald koeman'ın şutunu zorlukla çeliyor ve maçı uzatmalara taşıyordu. uzatma dakikalarında barcelona frikik kazandığında nerdeyse tüm sampdoria'lı oyuncular hakemin başına toplanmış itiraz ediyordu. itirazlar bu denli yoğun olmasının sebebi topun başına geçecek olan isimde gizliydi. roland koeman. frikiklerin efendisi hollandalı yıldız, beklendiği gibi topu gianluca pagliuca'nın sağından çok sert bir vuruşla ağlara gönderiğ maçın bitimine 8 dakika kala barcelona'lılara kupayı müjdeliyordu. onun sert vuruşlarını bilen sampdoria'lu üç oyuncu daha o topa vurmadan onun önüne atlamış ama gol eengel olamamıştı. wemble'de oynanan 5. finalde kupanın sahibi barcelona olurken asbaşkan joan gaspart maçtan sonra söz verdiği gibi thames nehrine atlıyordu.
#8 thames nehri'ndeki asbaşkan barcelona 1 - sampdoria 0 (uzatmalarda) 20 mayıs 1992
franco diktatörlüğünün baskıları, iç çekişmeler derken şimdiki futbol delisi çocukların her daim rüya takımı barcelona o güne kadar hiç avrupa'nın en büyüğü olmayı başaramamıştı. o gece ise sahada johan cruyff'un ektiği güzeller güzeli total futbolun tohumları ,wembley'de filizlenecek, 36 yıllık hayal kırıklığından sonra ronald koeman'ın 111. dakikadaki şutu katalanları avrupa'nın en büyüğü yapacaktı. şampiyon kulüpler kupası tarihinin bu son finalinde barca şampiyon olursa thames'e gireceğine söz veren asbaşkan joan gaspart maç biter bitmez soluğu londra'nın uçsuz bucaksız nehir kıyısında aldı. mesele 26 yıl sonra bir ispanyol takımının avrupa'nın en büyüğü olup olmaması değildi; o yaz olimpiyatlar' düzenleyecek olan katalanya, tarihinde ilk kez avrupa futbolunun en önemli kupasını kazanırken şeytanın bacağını kırmış, barcelona katalanya ile hiç olmadığı kadar eşanlamlı olmuş, o geceden itibaren kıtanın en büyük futbol ekollerinden birine dönüşmüştü. şimdilerde barcelona sportif direktörü olan beguiristain ve teknik direktörü guardiola'nın da formasını giydiği 1992 model rüya takımın en büyük yıldızı michael laudrup'tu. gaspart kendisini thames'in buz gibi sularına bıraktığında da üzerinde laudrup'un o gece giydiği 9 numaralı forması vardı.
barcelona: zubizarreta, juan carlos, nando, ronald koeman, albert ferrer, eusebio, bakero, michael laudrup, hristo stoichkov, josep guardiola (dk. 113 alexanko), julio salinas (dk. 65 goikoetxea)